미안해/ SORRY ~~TaeKook ✔

🌹15🥀M🌺

Woaaaaw 2K olmuş fic🎉🎊

Cidden bu kadar yükseleceğini düşünmemiştim. Cidden her gün şaşırıyorum ve hızla 3K ya ilerliyor. Cidden çok çok mutluyum.

Geçen bölümde yazacaktım fakat unuttum sonra yazmak istedim fakat wattpat sorunlu olduğu için bölümü elleyip bozmak istemedim.

Ve ve ve çokçokçokçok teşekkür ederim okuyan beğenen ve yorum yapan herkese.

Yiaa cidden çok mutluyum. Çok teşekkür ederim. ☺️

İyi okumalar 💜

Hiç ama hiç gitmek istemiyordum. Neden istemediğimi ben bile bilmiyorum. İçimde bir şey var ve beni engelliyor. Babam bu konuda ısrarcıydı ama.

Herkes birbirine bakıyordu Jungkook dışında. O ise donmuş şekilde duvara bakıyordu. Yaklaşık bir buçuk haftadır böyle. Odadan bile sadece yemek yemek için çıkıyor. Bazen yemediği oluyordu. Şimdi de babam emrettiği için geldi. Yoksa asla çıkmayacağını biliyordum.

Düzgün yemek yemediği için çok zayıflamıştı. Zaten zayıfken çok kilo vermişti. Her zaman alfam onun yanına gitmemi söylese de onu susturdum. O bile bile buraya gelmişti sonuçta. Çeksin acısını.

Ama bebeğimin gidişi hala canımı yakıyordu. Evet daha bir kez hissetmiştim ama çok kabullenmiştim. Peki ben bir kere hissetmişken Jungkook. O her saniye hissetti onu.

Acımıyacağım! Asla ona üzülmeyeceğim. Çeksin! O kendi istedi.

"Evet sizi buraya toplama sebebim kısa bir aile toplantısı yapmak istemem." dediğinde Jungkook babama döndü. Umarım ters bir şey demez.

"Öyle mi? Beni yanlışlıkla çağırdılar sanırım. Ben çıkayım mı Kral Kim?" demişti. Aayş yapma ya.

Babam anlamaz şekilde bana döndü. Sustum. Ne diyebilirim ki? "Oğlum ne diyorsun sen? Sen Taehyung'un omegasısın."

"Hayır. Taehyung'un omegası o" demişti. Sanki günler önce bağıran o değilmiş gibi çok kısık ve sakin konuşuyordu. Günlerdir sustuğu ve ağzını açmadığı için sanırım. Jin hyung'la bile konuşmamıştı. Kimseyle..

O diye belirttiği kişi He Ran'dı. Sen kafayı mı yedin Jungkook!? Sensin benim omegam. Tabii He Ran'ın olmasını çok isterdim.
"Oğluum-" babamın sözünü annem kesti.

"Keşke öyle olsaydı. Böyle saygısız bir omega almak iyi olmadı." dediğinde Jungkook anneme bakarak kafasını çevirdi. "Beni almadan önce düşünecektiniz o zaman paranıza yazık etmişsiniz kraliçem." demişti. Ne bide yüzsüz yüzsüz bunu mu diyor?

"Sen küçük -"

"Kapayın çenenizi! Ben konuşacağım! Hem sen! Sen burada ne aradığını bilmiyorum fakat aile meselesi bu çık dışarı!" diye bağırdı He Ran'a babam. Jungkook mutlu musun?

Onu hissetsen üzüldüğünü anlarsın.

Demişti o çenesi düşük alfam. "Baba! O benim omegam. Ve onu böyle kovamazsın." dedim. Tamam omegam olmuyordu ama onu seviyorum. "Herkes kendine gelsin! O ve o benim damadım! Siz ikinizde benim oğlumsunuz. Bu da anneniz! Ben başka birini tanımam bilmem. Bu yüzden hemen çık odadan." diye bağırdı. Hayır baba ya. Sabır diledim o an içimden.

He Ran bana somurtarak odadan çıktı. Al işte ya. Kızacak bana. Jungkook'a baktığımda gözleri dolmuştu. Ne oluyor ya? Hala karşıya bakmaya devam ediyordu. O duvarda bir şey mi var?

"Evet evlatlarım. Ben, Taehyung ve Namjoon ile bir uzun yolculuğa çıkacağız. Önemli işler için ve bir hafta kadar belki de daha fazla gelmeyeceğiz. Bu sırada canım damatlarımın bazı şeylerle ilgilenmesini istiyorum. Jungkook yeteneklerinin bazılarını öğrendim. Ev işi kısmınıda iyi yaparmışsın fakat bunu SeokJin oğlum hamile diye ona veriyorum. Sanada yönetimi veriyorum. Umarım sarayı güzel yönetirsin. 3 alfa olmayacak sonuçta. "