Ateş beni yaklaşık bir saat önce evime bırakıp gitmişti. Bende bir şeyler atıştırdıktan sonra tek kişilik yatağıma sırt üstü yatıp bugün olanları gözden geçiriyordum. Özgür daha önce benim için çok kavga etmişti, ama bu denli büyük bir kavga ya gireceğini hiç düşünmemiştim. Kolu nasıl oldu acaba eve gittiğinde pansuman yaptığını hiç sanmıyorum. Aramak için yatağın baş ucundaki komidinin üzerinden telefonumu aldım, ve saatin 02.46 olduğunu gördüm. Ne ara geçmişti zaman. Özgür'ün uyumadığına emiynim ama yine de bu saatte arayıp rahatsız etmek istemiyorum. Yarın evine gider koluyla bizzat ben ilgilenirim yoksa kendimi kötü hissetmeye devam edeceğim.
Uyanmıştım, ama gözlerim açılmak istemiyorcasına sımsıkı kapalıydı. Ancak Özgür'ün yanına gideceğim için kalkmam gerekiyordu. Yatakta doğrularak telefonuma uzandım. Ateş, kısa denilemeyecek kadar günaydın mesajı atmıştı. Yüzümde hafif bir tebessüm ile mesaji okudum. Bende ona uzunca günaydın mesajı yazdıktan sonra telefonu bırakıp su içmeye gittim. Normalde bu tür mesajları nadir atar. Dün kötü bir gün geçirdiğim için olsa gerek güne güzel başlamamı istemiş olmalıydı.
Suyumu içtikten sonra her sabah olduğu gibi lavaboya gidip ellerimi, yüzümü yıkadım dişlerimi de fırçalayarak mutfağa gittim. 11.30 gibi uyandığım için acele etmem gerekiyordu.Kahvaltımı yaptıktan sonra. Ateş'i aradım;
Ateş: "Efendim canım."
"Selam, ne yapıyorsun?"
Ateş: "Kahvaltımı yaptım şimdi de film izleyecektim. Sen?"
"Bende yaptım kahvaltımı Özgün'ün evine gideceğim bugün, dün için hem özür dilemeye hemde koluna bakmaya."
Ateş: "Neden onu bu kadar önemsiyorsun? Artık neredeyse onu benden daha çok sevdiğini düşüneceğim."
"Ateş çocuk dün benim için üç kişi ile kavga etti tabii ki de yanına gideceğim bunun seninle ne ilgisi var."
Ateş: "Etmeseymiş sen mi dedin ona beni koru diye. Direkt beni arayıp haber verebilirdi."
"Herşey aniden gelişti. Nereden bilebilirdik böyle olucağını, o anda seni arayamadık ya kusura bakma."
Ateş: "İstemiyorum o herifin evine gitmeni falan kızım anla işte. Dışarıda görüşün madem."
"Ne demek istemiyorum. Ayrıca o herif dediğin benim sekiz senelik en yakın arkadaşım. Çocuk o halde nasıl çıksın dışarıya aşkım."
Ateş: "Sokarım arkadaşlığına be. O çocukla bu kadar yakın olmanı istemiyorum. Dışarıya çıkmazsa görüşmezsiniz."
"Sen ne zamandan beri bana emir veriyosun?"
Ateş: "Sumru !"
"Ateş !"
Ateş: "kapat tamam nereye gidiyorsan git."
"Gidicem ama seninde gönlünü alıcam merak etme. Trip attığının farkındayım ama şu an olmaz aşkım lütfen."
Ateş: "Seni seviyorum film izleyeceğim ben hadi kapat."
"Bende seni seviyorum."Odama gidip üzerime oversize siyah bir tişört, altıma siyah, kısa, yüksek bel şort giydim. Saçlarımı yukarıdan toplayarak dağınık topuz yaptım. Kâhküllerimi anlımı kapatacak şekilde düzleştirdim ve rimel sürdüm. Saat 13.14 olmuştu. Siyah deri sırt çantamı da alarak evden çıktım. Converse ayakkabılarımı giymek için yaklaşık beş dakika uğraştıktan sonra apartmandan çıktım. Yol yürüyerek 25-30 dk süreceği için dolmuş ile gitmeyi seçtim. Durakta beklerken Özgür'e haber vermediğim aklıma geldi. O sırasa dolmuş geldi ve hiç düşünmeden bindim. Evdedir sonuçta nerede olabilirdi ki. Balkartı basıp boş bulduğum ilk yere oturdum. Küçüklüğüm olsa en arkadaya cam kenarına oturmak ister. Dolu olunca da hiçbir yere oturmaz ayakta dururdu. Ne kadar inatçıydım küçükken, annen sadece inatçı olmamdan ve burnumun dikine gitmemden şikayetçi olurdu. Şu anda da şikayetçi gerçi.
Dolmuştan inip biraz yürüdükten sonra Özgür'ün evinin önüne gelmiştim. İçimden ev arkadaşlarının olmamasını dileyip zile bastım. Bir yandan da Ateş'in söyledikleri aklımdan gitmiyordu. Nasıl böyle konurşurdu Ateş ile bir sene altı aydır sevgiliydik ama Özgür benim sekiz senelik en yakın arkadaşım. Dış kapının otomatiğe basılıp açılmasıyla düşüncelerimden kurtulup apartmana girdim. Asansöre girmeye korktuğum için bir kat merdiven çıktım. Özgür kapıyı yarım açmış, sadece şort ile bekliyor olması ilk gördüğümde beni şaşırttı, onu bu halde çok görmüştüm aslında. Yeni uyanmış gibi görünüyordu.
"Merhaba."
Özgür: "merhaba, geliceğini söylemedin."
"Süpriz yaptım işte, içeriye almayacakmısın beni."
Özgür: "Ha?"
"Uykucu, saat kaç oldu yeni mi uyandın sen?"
Özgür: "Ne geveliyosun kızım ya?" dedi sersem bir sekilde daha ayılamamış anlaşılan. Özgür'ü gögsünden geriye doğru iterek içeriye girdim.Koridorun sonundaki salona gittiğimde geniş salonun ortasında kahverengi, üçlü koltukğa ev arkadaşlarından biri yayılmış televizyondan maç izliyordu. Arkamı döner dönmez Özgür'ün dibimde olduğunu fark ettim. Bir kaç saniye yüzümü inceledikten sonra beni anlamış gibi,
"Benim odama geçelim." dedi. Başımla onayladım. Koridorun sonundaki sağ kapı Özgür'ün odasıydı salonun kapının önünden ayrılıp hemen diğer kapıya yönelip Özgür'ün odasına girdim. Ortada iki kişilik siyah, ayak bileklerimden neredeyse bir karış yükseklikte yatak vardı. Yatağın iki yanında da küçük, yatak ile aynı boyda kirli beyaz komidinler vardı. Kapı tarafındaki duvarda köşeye uygun çalışma masası vardı. Ve yere kadar inen siyah perdeler.Yatağına oturmuştuk Özgür'ü koluna pansuman yapmak için ikna etmiş ve pansumanı zorla yapmıştım.
"Benim yüzümden böyle bir şeye karıştığın için çok özür dilerim."
"Saçmalama kızım ne özürü."
"Saçmalamıyorum, böyle bir şey yapmak zorunda degildin ama yaptın, hem özür dilerim hemde teşekkür ederim."
"Özürde dileme teşekkürde etme bunu istediğim için yaptım kaç senelik arkadaşımsın hatta en yakın arkadaşım sensin seni koruyamayacaksam kimi koruyacağım."
"Yaa sen ne tatlı bi çocuksun senin gibi bi arkadaşım olduğu için çok şanslıyım." diyerek gülümserken elimi kıvırcık saçlarına daldırıp dağınık olan saçlarını daha çok dağıttım. Oda gülüp;
"Tamam kızım ya uzatma." diyerek saçlarına uzattığım koluma hafifçe vurdu.
Elimi çeker çekmez telefonum çaldı. Ekrana baktığımda
Sevgilim arıyor... yazısını gördüm.🦉🦉🦉
Bir bölümün daha sonuna geldin.
Eğer bölümü beğendiysen vote ve yorum yapmayı unutma, seviliyorsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK MI? ARKADAŞ MI?
Teen FictionAşk ve arkadaşlıkta karmaşa var! Sumru Kül ve karmaşık hayatı, son zamanlarda arkadaşından dolayı sevgilisi ile çok kavga etmeye başlayan bir genç kız. Bir seçim yapmak zorunda kalacak mı? Kimi seçecek? Ailesi uzaktayken tek oturduğu evde neler yaş...