Telefonu açıp yavaşca kulağıma götürdüm. Özgür, neden böyle bir tepki verdiğimi anlamaz bir şekilde bakıyordu.
"Alo." dedim, kısık bir sesle.
"O evde misin?"
"..."
"Cevap versene niye susuyosun hâlâ onun yanındamısın? Seni almaya geliyorum."
"Gelme."
"Neden?" sesi biraz afallamış gibiydi.
"Gelme işte eve geçerim ben."
"Ne yapıyorsunuz siz orada?"
"Koluna pansuman yaptım. Şimdi de eve gidecektim zaten."
"Tamam o zaman, gelmiyorum ben."
"Tamam o zaman, eve geçiyorum ben."
"Kapat."
"Kapat."
"Sumru kapat diyorum hadi."
"Tamam kapatıyorum.""Buraya geldiğin için kızdı dimi."
"Ee, hayır kızmadı." dedim,yere bakarak.
"Sumru duydum Ateş'in sesinin nasıl geldiğini. Ayrıca yüzün soldu, telefonu açarken de tedirgindin. Büyük ihtimalle evindeykende kavga ettiniz."
"Evet ettik." kafamı çevirip gözlerinin içine baktım.
"Ve sen yinede buraya geldin öyle mi."
"Geldim, çünkü benim yüzümden bu haldesin. Oldu mu?" dedim ayağa kalkarak
"Bana acıdığın için mi geldin yani. Bunu herkesten beklerdim ama senden beklemezdim. İnsanların bana acımasından nefret ettiğimi biliyorsun."
"Özgür saçmalama yok öyle bir şey sana acımıyorum tabii ki."
"Neden geldin o zaman."
"Çünkü sen benim çok sevdiğim bi arkadaşımsın sen benim zor zamanlarımda hep yanımda oldun. Bırak da bende senin yanında olayım."
"Sumru, biz farklıyız, sen ve ben farklıyız anlıyormusun."
"Özgür biz çok yakınız birbirimizin her şeyini biliyoruz sen benim yanımda olmasan ben senin yanında olmasam ne olur hiç düşündün mü?"
"Ben senin her şeyini biliyorum, sen değil."
"Ben bildiğimi sanıyordum. Neyse gidiyim ben o zaman, istersen hiç konuşmayalım. Senin için bir şey fark etmez sonuçta dimi?"
"Evet hayatımda sen olsan yada olmasan benim için bir değişiklik olmaz."
"Yani..."
"Seninle bir daha konuşmak görüşmek istemiyorum."
"Sana inanamıyorum ya, ben sana gerçekten güvenmiştim be." Sanki ses tonuma bütün hayal kırıklıklarım eşlik etmişti.
"Ben güvenilecek birisi değilim. Şimdi evimden gidermisim yoksa zor kullamak zorunda kalıcam."
"Dövücek misin yani beni?"
"Sumru saçmalama da çık git şurdan kızlara el kaldırmadığımı sende biliyosun."
"Peki. Giderim ama sonra bir daha yüzüne bakmam. Gerçekten hayatından tamamen gitmemi istiyormusun?"
Gözlerimin içine bakarak "Hemde çok istiyorum." dediğinde gözümden bir damla yaş damladı ve arkama bakmadan oradan ayrıldım. Sadece yürüyordum nereye gittiğimi bile bilmiyordum hatta nerde olduğumu da.
Kaybolmuştum...
Hem yollarda hem kendi içimde, çevremdeki insanlar hep kaybolmama sebep oluyorlardı. Hava kararmıştı ıssız sokaklarda tek başıma yavaş yavaş yürüyordum. Belki de kendi evimden çok uzaklaşmıştım bilmiyorum, daha önce hiç gelmediğim sokaklardı buralar. Telefonum sessizde, birileri aramışsa bile duymuyorum ve telefonuma bakma gereği görmüyorum. Bir yandan yanlız kalmak istiyorum bir yandan yanımda birileri olsun beni yanlız bırakmasın istiyorum. Boşluktaymış gibi hissediyorum ben dört senelik en yakın arkadaşım için sevgilimle kavga ettim. O arkadaş beni bir daha görmek istemediğini beni önemsemediğini söyledi. Ben ona güvenip her şeyimi anlattım ya, her anımı onunla paylaşmak istedim. Yine göz yaşlarımı tutamadım..🦉🦉🦉
Nasılsın bakalım?Vote ve yorum yaparak bana destek olmak istermisin.
👇🏽
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK MI? ARKADAŞ MI?
Teen FictionAşk ve arkadaşlıkta karmaşa var! Sumru Kül ve karmaşık hayatı, son zamanlarda arkadaşından dolayı sevgilisi ile çok kavga etmeye başlayan bir genç kız. Bir seçim yapmak zorunda kalacak mı? Kimi seçecek? Ailesi uzaktayken tek oturduğu evde neler yaş...