Princess VS Idiot || VHope

VIII

Birkaç sat sonra.

   Hoseok, üniversitesinin parkında ders boyunca kendisine çok çok önemli bir konuşma ile ilgili mesajlar atıp duran Yoongi'yi bekliyor. Son zamanlarda Yoongi için her şey çok çok önemli. Hoseok'a göre arkadaşlıkları daha az önem arz etmeye başladı ve ikinci plana atıldı gibi geliyor. Yoksa, Yoongi'nin davranışına başka nasıl bir açıklama bulunabilir? Arkadaşlar ilk kez karşılaştıkları birine birbirini satar mı? Tabii ki satmaz.

- Merhaba, hain! – Hoseok, Yoongi'ye gözlerinden ateş saçarak bakıyor.

- Özür dilerim – Yoongi, pişmanlık ve suçluluk dolu gözlerle bakıyor.

- Benim arkadaşım olduğunu düşünüyordum, o aptalın değil. Nasıl da yanılıyormuşum!

- Hoseok-ah, - arkadaşına karşı kendisini nasıl savunacağını bilemiyor. – Düşündüğün gibi değil. Sadece, dün akşam Instagramda buldum kendisini, birkaç fotoğrafına beğeni attım.. ve onun kendisi yazdı bana...

Yoongi, iyice büzüşüyor ve suç üstü yakalanmış çocuk gibi gözlerini kaçırıyor. Hoseok, o "çocuğu" öldürmeye hazır, Kim'i aramak niye?

- Hyung, salak mısın?! Numaramı ne diye verdin? Niye onunla konuştun? Kim istedi?

- Kimse, kendim istedim. – özgürlüğünü göstermek için Yoongi gururla çenesini kaldırıyor ama bu hareketi Hoseok'u daha fazla kızdırıyor. – Benim işim, anladın mı? Ayrıca, Taehyung gayet normal biri, niye onunla arkadaş olmayayım ki?

- Hmmm, bilemedim, - Hoseok, gözlerini kısarak "düşünmeye" başlıyor. – O "normal biri"nin arkadaşına yürüyor olması sorun olabilir mi? Dün akşam olanları unuttun mu yoksa?

- Ama sen kız kılığındaydın. Onu anlamak mümkün, ilk gördüğümde ben de dilimi yuttum. – Yoongi, Taehyung'un dünkü davranışlarının gayet normal olduğunu anlatmaya çalışıyor.

- Yani onun yanını alıyorsun?! Numaramı biliyor olması ve sürekli arayıp duracak olması seni endişelendirmiyor?

- Sanki çok büyük bir sorun, engellersin olur biter.

- Dahisin ya! Teşekkürler! – Hoseok aydınlanma numarası yaparak çığlık atıyor ve arkadaşı "Önemli değil" bile diyemeden yumruğu yiyor. – Üniversiteye gelemez sanki ya da evimi bulması çok zor olacak ya! Kişisel bilgilerimi kim olduğu belli olmayan kişilere dağıtıyor olduğun için teşekkür ederim hyung!

- Öncelikle: Taehyung – kim olduğu belli olmayan biri değil, sarhoş olduğunda nazikçe evini açan biri o. İkincisi ise: - Yoongi, Tae'yi korumak için neler bulabileceğini düşünerek susuyor, sonra aniden: - Bu arada, niye içtin? Ben gelmedim diye üzüldün mü?

- Hee, yapacak başka bir şeyim yoktu! – Hoseok, arkadaşı bir aptalmış gibi bakış atıyor.

   Bir anda o günün anıları Hoseok'un kalbine saplanıyor, gözünde başkasıyla dans eden Dain canlanıyor ve Yoongi'nin söylediklerini tam olarak anlayamıyor.

"Her gün o günü düşnüyorum ve sakinleşemiyorum. Hiçbir zaman affedemem gibi... Beni çıldırtıyor"

- Hey! Uyudun mu? Neyi düşünüyorsun?

- Ne? – Hoseok, düşüncelerini kurcalarken Yoongi endişelenmeye başlıyor.

- Hoseok-ah, endişelendiren bir şey mi var? Anlat bana.