Adıyaman
...
-Sultanım yeter! İmdiye kadar size yaptığım hizmetler karşılığından kardeşimin intikamını istiyorum çok bir şey değil . Hemde bir vatan haini ölecek .
-Alper senin o vatan haini dediğin...
-Eee . Sultanım babanız size öğretmedi galiba! vatan haini her kim olursa olsun bedelini öder.
-Haklısın ama ...
-O zaman sorun yok sultanım. Hiç bir şey intikamımdan üstün değildir bu buradaki herkes tarafından biline .
-(Hamit Ağa) Sultanım . Kağan haklıdır , Hacı hem vatana ihanet etmiştir hemde Alperin intikamına saygı duyulmalıdır.
-(Ferizan Paşa) Sultanım . Bende aynı görüşteyim . Sayın Uğur ile irtibata geçip durumu izah edip ardından gebzede halka şüphe ettirmemek için tatbikat yapılmasını istiycem . Tabi sizde uygun görür iseniz .
-(2.Vezir Çağatay ) ben katılmıyorum buna sultanım . Bir hata yüzünden devlete verdiği hizmetler göz önünden kalkamaz . Hem Ferizan Paşa yeni geldiği saderet makamını sağlama almak ister her hal .
-Sen ne dersin be! Bilge denilen o o.....
O şerefsizin ölmesi vaciptir vacip .
-(2.Vezir) Senden mi öğreneceğim haddi binbaşı !
-Gerekir ise evet! Peki ya senin bilgeyi geri yerine getirmek yada bilgenin hainlik planları senin devam ettirmek istemediğini nerden bileyim ?
-(2.Vezir) Ne dersin sen...
-(Sultan) Kes!!! Hepinizi fikirlerinizi söylediniz . Gerisi bana kalmıştır.
-Sultanım bakın aynı acıyı bende çekiyorum , hem ben daha kötü çekiyorum . Kardeş kaybını heleki dava kardeşini kaybetmek daha ağırdır . Ama bilge kardeş değil kalleş idi . Lütfen iyi düşünün .
-Ferizan . Gerekeni yapasını, Çağatay hükmümdür ki Hacı öldürülecek. Ve kimse buna karşı gelmesin . Alper istediğini yapmada serbesttir herkes iyi bilsin bunu .
-Eyvallah sultanım. Ferizan bey siz dediğiniz gibi sayın bakan ile iletişime geçin . Bende müsadenizi istiyorum . Mevlide teşrif ettiğiniz içinde şükranlarımı sunarım.
Masadan kalkıp ağır ve güçlü adımlar ile çıktım lokantadan. Telefona baktığımda keremden mesaj vardı "kaleye geçtik biz seni bekliyoruz ."
Arabaya binip direk yola koyuldum mimar Sinan parkının etrafından dolanıp dümdüz sürdüm arabayı . Kalenin orada arabayı park edip indiğim zaman bir anda olduğum yerde kaldım . Nurullah ile burada fotoğraf çekilmiştik . Hatta Adıyaman Merkezde Nurullah ile beraber geldiğimiz ilk yerdi burası . Adamın birinin omzuma çarpması sonucu kendime geldim. Bu dalgınlıklar bir gün başıma bela olacaktı ama ne zaman . Merdivenlerden çıkınca sağ taraftan bir ıslık sesi geldi kafamı çevirip baktığımda keremle Berat ayağa kalkmıştı , hızlı adımlarla ilerledim direk ;
-Lan faşist , diyerek sarıldı.
-Tabi resmi değiliz ya .
-Eee ne yapayım .
-İmdilik hiç bir şey .
-Peki , Başımız sağolsun kardeşim Türk Devleti varolsun .
-Eyvallah kardeşim benim Allah razı olsun.
-Tam vaktinde çağırdın ha bana 1 aylık izin verdiler hemde illegal . En sevdiğim .
- O izni benden. Seni o yüzden buraya davet ettim ya zaten .
-Bir parmağın yok demi bu işte ?
-Kismen. Mesele o değil .
-Ney mesele ?
-Benimle nereye kadar ? Berata dönerek .
-(Berat)Ölüme kadar reis böyle bir soru olamaz yani . Haksız mıyım kerem .
-Aynen öyle .
-O zaman ...
Bitti gitti .
Dediler ikiside aynı anda .
Paketimden bir sigara çıkarıp masaya attığım sıra garson yaklaşarak.
-Hoşgeldiniz . Ne alırsınız.
-3 Türk kahvesi , biri sade hatta acı .
-Peki abi .
-(Berat) Kahveler senden galiba?
-(Kerem) koskoca avukat oldun hala böylesin ya .
-Huylu huyundan vazgeçmez kardeş.
Bende vazgeçmem . Ağzındaki baklayı çıkarsan artık Alper .
-(Kerem) Anlamadım olum adam Nurullah'ın intikamını alıcam , benimle misiniz ? Dedi .
-Öyle mı lan ?
-Öyle Berat öyle .
-Kardeşim . Diye bağırdı garsona, sen birde buz gibi bir su getir bana .
-Niye la ?
-Lan kafasına tövbe tövbe tüm meslek hayatı vırrap çöpe .
-He şu mesele diyorsun .
-Neyse o önemli değil de , Reis nasıl yapıcaz kimin kafasına basıyoruz . Hacı Bilge kuşçu .
-Lan şu Gebze'deki bir çok fabrikanın sahibi olan kuşçu mu ?
-Evet Berat .
-(Kerem) Tam olarak nereye saldırıcaz . Ev mi iş yerine mi ?
-Galiba iş yerine . Eğer evine bir baskın verirsek tüm evi öldürüyor kadın ve çocuklara zihin sildirici haplar iteliycez yada mermi .
-(Berat) yakışık almaz bence . Ev insanın namusudur.
-(Kerem) Başlarım namusuna ha .Diye sesini yükseltti bir an , o sıra garson kahveleri bırakıp gitti . Ben bir sigara daha yaktım ardından . Manyak, bu şerefsiz çoluğun çocuğun olduğu yerde sıktırdı size . Eve gelince namusmuş , namussuzun namusunu biz ne ara düşünür olduk Berat !
-Kerem sakin ol . Berat doktorun bana başınız sağolsun dediği an ben bunu yapan her kim ise soyunu kuruturum dedim . Sonra düşündüm suçları günahları yok . Neden bir kancık yüzünden ölsünler dedim . Yoksa bende biliyorum . Ama yani biz öldürmesek bile yine ölecekler diye düşünüp öldürme düşüncesinin geldiği anlarda oldu .
-Kendinde değilsin sen ha . Dediler ikiside aynı anda .
-Ne diyorsunuz la siz ?
-(Kerem)Reis yani senin ilk defa bu kadar karasız olduğunu görüyorum .
Aman boşverin ya .
-(Berat) Silah teminatı ?
-Atsızlar timinden temin edicez.
-(Kerem) Mit mi ?
-Evet . Bir yardımım dokundu onlarında bana dokunacak .
-(Kerem) Eyvallah. Reis son bir soru sadece üçümüz mü ?
-Evet kardeşim sadece Üçümüz . Ölürsek mezar yok kalırsak her şey aynı şekilde devam .
-(Berat) İş bittikten sonra kaçmak yok demi Alper?
-İsteyen istediği yere gömüle bilir .
-Ne gömülmesi be! Sana diyorum sana.
-(Kerem) Haklı adam . Sakın Alper .
-Beyler hazırlanın o zamanın 4te yola çıkıyoruz .
-(Berat) Hangi 4 ?
-(Kerem) 16.00 bize yakın olanda kardeş .
-Ben kaçar beyler Kahtaya uğrayıp görmem gereken biri var .
-(Berat) lan sen var ya .
-(Kerem) Tamam komutan . Allah'a emanetsin dikkat et kendine .
-Eyvallah kardeşim benim .
Tam masadan kalktım Dursun buldum buda bilgileri diye mesaj attı .
***
Yola çıkalı 6 saat olmuştu hemen hemen Pozantıya gelmiştik . Dinlenme tesislerinde bir yemek yiyip Ankara'ya devam ettik , saat 4 buçuk gibi Bursa'ya giriş yaptık . Göktuğ ile burada buluşacaktık zaten bir otopark ismi söylemiş idi orada . Otopark a giriş yaptığımız sıra geniş bir transporter araçtan iki kişi indi . Biri hızlı adımlar ile bize geldi meğersem Göktuğ imiş . Aracı park edip ilerledik ;
-Kimi vurucaksın Alper ?
-Hacı bilge'yi
-Vezir olan yanı sıra Gebze'nin kralı olanı mı kastediyoruz ?
-Evet .
-Ve onu öldürmeye sadece siz üçünüz gidiyor . Bir Özel kuvvetler personeli bir jandarma astsubay diğeride avukat .
-(Kerem) Beğenemedin mi ? Dedi göz kırparak .
-Beğenmeme değilde imkansızla oynuyorsunuz .
-Bak hele ya . Ne diyor bu ya.
-Keremm. Sen bizi Merak etme girdiğimiz gibi çıkarız , tamda arabanın yanına gelmiştik, Sen bize silahlardan bahset.
-Peki abi . Bu arada küçük dilinize hakim olun . Kapıyı açarak eğildi .
-(Kerem) Adam haklı imiş lan .
-(Berat) ben kullanmayı severim . Gerisi beni ilgendirmez zaten .
-Yani call of duty oynamadığımıza göre ,keskin nişancı tüfeklerine ihtiyaç yok yani .
-Reis sen bana silah lazım diyince az buçuk bir şeyler anladım . Timle beraber gelmeni bekliyordum .
-Timi karıştırma imdi . Onların başka görevleri var .
-Ee , hangisi alıyorsunuz ?
-Aracı alıyoruz .
-(Berat) Hı ney ?
-(Göktuğ) Gebzeyi mi işgal edileceksiniz anlamadım aq !
-O p.... Oradan sağ çıkmayacak . Onun için bunca hazırlık beyler .
-Alper , harbiden Turan abiden farkın yok .
-(Berat&Kerem)Ruhu şad olsun .
-O zaman anahtarı vereyim size . Tedbiren sicil numaralarını sistemden kaldırdık . Bunun yanı sıra araçta estetik kamuflaj ve çelik yelek var . Telsiz hattı vs hepsi var . Yormayın beni işte . Alper ben iyi bir kardeş edindim lütfen sağ salim gel .
-Eyvallah kardeşim benim . Gel bir sarilim . Sende dikkat et bak .
-Beni geç sen gayri .
Kerem ve Berat ilede selamlaştıktan sonra başka bir arabaya binip uzaklaştılar kerem paketinden bir sigara fırlattı üzerime . Yakıp sağa sola döndüm . Kerem ve Berat arasında bir şeyler konuşuyordu ama duymuyordum . Telefonumu arabanın kaportasına koyup arabanın teyibini açtım . İşin sonuna geldik , ya hacı cehenneme yada biz cehenneme . Her şeyi her planı yolda konuşmuş idik . Her şey resmen sıfırlanmış idi yine , yine her şey alt üst olmuştu . Kafamı arkama çevirip baktığımda iki kişi vardı kendi aralarında konuşuyorlardı , kimdi acaba onlar ? Biri bana doğru dönüp eliyle gel işareti yapınca kendime geldim . Berat ve Kerem di ya onlar. Nasıl oldu da onları bir anda unuttum yada hatırlayamadım . Yavaştan yanlarına yürüdüm ve araca binip binmelerini bekledim . Kulağım bir anda keskinleşti;
-(Berat) Yazık lan , adam suçu kendinde buluyor .
-(Kerem) Nasıl bulmasın bilader ya . Sizi Bahçeye çağıran oydu . Bundan dolayı suçlu hissediyor .
-Orası öyle ama o şerefsizin Nurullah'ı her şekli ile öldüreceğini neden anlamıyor ki ?
-Anlıyor anlamasına ama kağan bu sonuçta . Neyi nasıl kafaya koydu ise öyle çalıştırır .
-Orası öyle ama deli gibi . Nerde ne yapacağı belli olmaz bunun . Eğer fabrikada bulamaz isek evi basar . Evi basarsada kadın çoluk çocuk demeden sıkar .
-Ee huyunu biliyoruz . Ne yapıldı ise onu yapar . Onlarda parkın orada sıktı . Çoluk vardı kadın vardı .
-Lan aq racon ile büyümüş biri bunu yapabilir mi ?
-Racon racondur . Raconun dışına ancak raconun sahipleri çıkar , unutma . Yani bize göre .
-Siktir lan .
-Lan ya yolda çevirme olursa ?
-E aq halletti sağar her şeyi .
Harbi lan . Yolda çevirme olursa ne yapacaktım ben ? Ya uff ben bunu nasıl atladım . Olursa olsun banane ya illa bir şekilde geçeriz . Allah'ım sen yardımcı ol .
-(Nurullah)Vay be demek bana vatan haini iftirası atılacak ve beni tutuklamaya ise gardaşım gelecek . Biz vatanı sevmekten başka ne yaptık lan ?
-Ah birde ben bilsem Yavuz ah birde ben bilsem . Ama başkası gelse bile müsade etmezdim yine ben gelirdim yoldaşım .
-(Komser yardımcısı) Beyler sizin dostluk bağınız bizi ilgendirmez . İşimiz gücümüz var . Daha bu haini savcı karşısına çıkarıcaz .
-(Murat) Ne diyorsun lan sen ? Seni burada yerin bin kat dibine gömer üstünüde lağam yaparım gelen giden sıçar ha .
-(Komser yrd.) Benimle düzgün konuş Astsubay!
-(Memoş) sen kime sesini yükseltiyorsun lan ? Diyip üzerine yürüdü .
-(Başkomser) Sana ne oluyor Cihat ? Senin üstün durur iken sana laf düşer mi ?
-(Komser yrd) Ama Abi ...
-(Başkomser) Kes sesini Cihat . Çık evden aşağıda araçların orada bekle ... Haydi Cihat neyi bekliyorsun!
-Emredersiniz. Diyip kafa sallayarak çıktı .
-Turgut Eyvallah kardeşim .
-Olur mu öyle şey Yüzbaşım . Sen benden bir şey istemişin ben seni mi kırıcam ?
-(Nurullah) Varol Turgut. Ee ne bekliyoruz Alper ? Hadi çıkalım .
-Emre gilin gazetecileri kovmasını.
-Neden ki ?
-Eline kelepçe mi takayım kardeş !?
-Alper hakkımda tutuklama kararı , takacaksın elbet .
-(Memoş) Sayın Savcım saçmalamayın .
-Esas siz saçmalamayın lan ! Takın kelepçeyi ardından çıkalım .
-Turgut ben yapamam .
-Anladım Alper , anladım . Kusura bakmayın savcım .
-Sıkıntı yok Başkomserim . Aklımız açık bizim .
-Murat kapıyı çekin gelin . Turgut bir koluna sen diğerine ben .
Yüzü gülüyor içi kan ağlıyordu. Göreve geldiğinden beri yaptığı doğruluklar ile adını duyuran Savcı Nurullah'ı evinden alıyoruz ya hemde Vatan hainliği suçlaması ile . Buda geçecek kardeşim buda sen dimdik ayakta dur yeterki ...
-Huhu Alper ?
-He . Ne oldu ?
-Çıkmıyor muyuz yola ?
-He tamam ya dalmışım .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEFES TANRI DAĞININ ÇOCUKLARI
AcciónÇıkmazlar içine yürüyen bir Özel kuvvetler timi . Onlarca olaya rağmen canından geçen bir binbaşı. Babasının intikamı peşinde koşan bir mıt amiri . Ve sınır tanımayan bir vatan davası. Müthiş sırlar ile dolu bir derin devlet . Filimleri filan unu...