Genç Wang Yibo Xiao Zhan ile ,daha olgun ve daha deneyimli bir adamla, tanıştığında babası tarafından kısa bir süre önce evlatlıktan reddedilmişti. Birlikte beklenmedik bir tutku ve belki aşk - sadece belki - yolculuğuna başladılar.
All credits bel...
Çeviri yapmak neredeyse bütün günümü alıyor. O yüzden lütfen birkaç saniyenizi ayırıp beğenmeyi unutmayın.
Ve çeviri hakkında ne düşünüyorsunuz?
Anlamadığınız yerler falan oluyor mu?
Düşüncelerinizi bana aktarırsanız sevinirim. Teşekür ederim :'D İyi okumalar!
Calum Scott- Dancing on my own
Yibo'nun bunu beklediğini söylemek yanlış olurdu. Cinsel içerikli bir iş teklifi olabilir miydi? Ne yapacaktı? Red mi edecekti? O kadar emin değildi. Dikkatini topla lanet olsun!
Mr. Xiao sonunda konuştuğunda Yibo düşüncelerinde kaybolmuştu.
"Buraya gelme sebebimin iş için olduğunu biliyorsun. Kabul edilebilir derecede ingilizce bilgim var, ama yalnızca bununla iş dünyasına girmek için yeterince kendime güvenmiyorum. Ana dilinin çince olduğunu biliyorum ama ingilizcen de müthiş, öyle değil mi? "
" Mn. Üç yaşımdan beri özel öğretmenle ingilizce öğrendim. "
Mr. Xiao gerçekten şaşırdı, ama yüzüne yansıtmadı. Küçüklüğünden beri özel öğretmenle yabancı dil öğrenmesi demek Yibo'nun varlıklı bir aileden gelmesi anlamına geliyordu. Ama, bir şöfor olarak çalışarak ne yapıyordu? Daha sonra araştırmak için aklının bir köşesine yazdı.
"Pekala, burada senin dil bilgine ihtiyacım var."
"Benim?! Neden? Çevirmen değilim ben."
"İşin özü tam olarak da bu zaten. Görüyorsun ya, gelecekteki ortaklarım ve ben bir çevirmen tuttuk. Mükemmel bir özgeçmişi var, ama...onu tanımıyorum ve anlaşmalarımızda karşı tarafı tercih etmeyeceğine dair ona güvenemem. "
" Öyleyse, ben tam olarak ne yapacağım?"
" Benimle iş görüşmelerine geleceksin, ve ingilizce bilmiyor gibi davranacaksın. Sonra çevirmenimin çevirilerini dikkatle dinleyeceksin. Görüşmeden sonra çevirileri doğru muydu bana söyleyeceksin. " diye cevapladı Mr. Xiao.
" Orada olmamın sebebi ne olarak ne göstereceksiniz? Şüphelenmezler mi? Bu mantıklı gelmiyor! "
" Akraba olduğumuzu söyleyeceğim."
"Gerçekten mi? Nasıl bir akraba?" diye sordu Yibo patronunun gerçekten hayret verici olduğunu düşünerek.
" Kuzen olabiliriz. "
" Mn?"
" Evet, bu iş görür."
" Ama...ama... İnandırıcı olması için sizinle yakınmış gibi konuşmak zorunda kalacağım."
"Şey, bana Zhan ge diyebilirsin. "
" Ya berbat edersem."
" Benim hatam olur, senin değil."
" Bu çılgınca... "
" Çılgınlık her zaman işime yaramıştır. "
" Bilmiyorum... "
" sana vereceğim... " Mr. Xiao kağıda bir sayı yazdı ve Yibo'ya verdi.
Yibo kağıdı aldı ve gözleri şaşkınlıkla büyüdü. Bu üniversite parası için iyi oldu. Ama o zaten Mr. Xiao için çalışıyordu, bu doğru hissettirmedi.
" Benim zaten bir maaşım var. "
" Evet ama o şoförlük için. Bu başka."
" Diğer işimden ayrılmam gerekecek mi?" diye sordu genç olan.
"Gerek yok. Yine benim şoförüm olacaksın."
" Ama bu tuhaf görünür."
"Hayır eğer süreceğin arabayı değiştirsek görünmez." diye cevapladı Mr. Xiao.
" Ne demek istiyorsunuz? "
" Spor arabaları nasıl süreceğini biliyor musun?"
Yibo biliyordu. Elbetteki biliyordu. Eskiden bir adrenalin bağımlısıydı. Ama şimdi, Mr. Xiao'nun bunu bilmesine gerek yoktu.
" Mn. "
" Başka bir detay daha var." dedi Mr. Xiao
" Nedir?"
" Üniforma giyemezsin. Unutma benim kuzenimsin. "
Şey, bu Yibo için bir sorundu. Artık kaygısız, varlıklı bir gence uygun hiçbir şeyi yoktu. Bu, yüzünden anlaşılmış olacak ki Mr. Xiao ekledi.
" Bunun hakkında endişelenme. Sana doğru kıyafetleri alacağız. Kabul ediyor musun?
"Mn." Yibo kafasını sallayarak onayladı.
" Teşekkür ederim. Bu benim için çok şey ifade ediyor. "
Yibo parlak bir şekilde gülümsedi. Mr. Xiao çok mutlu ve heyecanlı görünüyordu.
" Oh neredeyse unutuyordum! Burada yaşaman gerek, benimle."
Ve Yibo'nun gülüşü yüzünden silindi. _
Zhan Grey yakında sizlerle :') xdjkd
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
