Rᥱᥒt | Yιzhᥲᥒ

Bölüm 17

Smut alert!

Lady Gaga
I'll never love again

Yibo yolun geri kalanında sessizce sürdü. Maliyeti 3 milyon dolar değerinde olan bir araba sürerken aklında ortaya çıkan soruları sormanın akıllıca olmadığını düşünmüştü. Beyni bir
döngü içindeydi, Zhan'ın altta olmayacağını söylediğini açıkça hatırlıyordu, o zaman neden? Neden bunu istemişti? Böyle bir şeyi hayal etmeye bile cesaret etmemişti. Ama şimdi bir
olasılığın var olmasıyla, o
gerçekten, gerçekten istedi.

Zhan eşit derecede sessizdi,
biraz da tedirgin. Bo'dan ne istediğinin tam olarak farkındaydı. Yibo tarafından tamamen ele geçirilme ihtiyacı hissediyordu. Bu onun gibi kontrol manyağı için açıklanamaz bir durumdu ama dürüst olmak gerekirse şimdi umurunda değildi. Bo'ya ihtiyacı vardı ve ona şimdi ihtiyacı vardı. Yibo gerçekten ateşle oynadı çünkü onlar rekor bir zamanda apartmana ulaştılar. Kapıyı geçtikten sonra, ilk konuşan Yibo oldu.

"Neden?...Yani...Sen dedin asla yapmayacağını..."

"Hiç denemedim, birtanem."

Bo gerçekten şaşırmıştı. Zhan gibi bir adam birçok teklif, birçok seçeneğe sahip olmalıydı. Öyleyse neden şimdiye kadar hiç denememişti?

"Neden?" diye sormaya cesaret etti.

"Her şey kontrolle ilgili, bebeğim. Tadını çıkarabilmek için kontrolü bırakabilmelisin. Bunda hiçbir zaman iyi olmadım. Bu bir kişilik özelliği sanırım. "

"O halde ... neden ben?" Yi Bo
sorguladı.

Bir nanosaniye içinde Zhan'ın zihnine gazilyon sebep belirdi. Çünkü sen güzelsin, çünkü seninle güvendeyim, çünkü bana asla ihanet etmezsin, çünkü senbenzersizsin, çünkü senden başka kimse olmazdı, çünkü ben...

"Çünkü sana güveniyorum,
tatlım." Yibo'ya verdiği cevap fazla mı basitti?

"Gerçekten iznim var mı ...?" Yibo tereddütlüydü.

"Ne olursa... her şeye. " Zhan
mırıldandı. Yi Bo hemen onun dudaklarına saldırdı. İkisini birden tutarak Zhan'ın bileğini başının üzerinde birleştirdi. Zhan şaşkınlıkla gözlerini açtı. Vücudu biraz sarsılmıştı ama Yi Bo onu tuttu.

"Direnme güzel Zhan'ım. Kendini bana ver. "
Yibo emir verir bir sesle konuştu.

Sertlikleri her ikisini de kışkırtırken bu ses bile tek başına Zhan'ın omurgasından aşağı titreşim gönderdi. Yibo'nun kendisi gibi gelmiyordu kulağa. Şehvetli bir iblis onu ele geçirmiş gibiydi.

Yibo Zhan'ın iki elini de tek eliyle tuttu ve diğer eliyle onun papyonunu çözdü. Kulaklarını kemirerek ve boynuna yumuşak ısırıklar kondurarak Zhan'ı öpmeye devam etti.

"Bebeğim lütfen. " Zhan inledi.

Yibo ona izin verirken sırıttı,
Zhan'ın ellerini aşağı indirdi. Adamı ona doğru yaslarken belinden tuttu.

"Bu gece bana ne yapacağımı söyleyemezsin güzelim. Kontrol bende." dedi Yibo agresifçe, ve Zhan buna bayılmıştı!

Bo, Zhan'ı soymaya devam etti. Zhan'ın ceketini aldı ve onu attı. Sonra Zhan'ın düğmesini açmaya başladı, gömlek yavaşça açılırken meme uçlarına kadar öpücükler kondurmaya başladı. Onlar daha
yatak odasına ulaşmadan Zhan çoktan gömleksiz kalmıştı. Bo, Zhan'ın kemerini aldı, iki eliyle gevşetti ve onları yere düşürerek Zhan'ın kıyafetlerine ekledi. Büyük olanın odasına doğru sürüklendiler.