Elma Ağacı

Gerçekler

Semih'ten

Savaş ile birlikte masaya otururken sinirim hala geçmemişti. "Şimdi bana bu şerefsizliği neden yaptığını açıklayın." dedim.

Bilmemezlikten gelerek "Neyi?" diye soran Nida ile "Kızsın diye sana dokunmadım ama şansını zorlama. Ben yapamazsam Gizem yapar." dedim.

Nida dehşetle Savaş'a bakarken "Tamam anlatacağız." dedi. "Hızlı olsa iyi olur." dedim.

"Hepiniz biliyorsunuz ben Dolunay'a Nida da Barlas'a aşık. Bizde bir anlaşma yaptık." diye konuşmaya başladı Savaş.

Nida'nın kafası öne düşerken "Devam et." dedim.  "Ben Dolunay'ı buraya çağırıp ona yaklaşmaya çalıştım. Nida da o yaklaşma anlarımızda fotoğraflarımızı çekti." dedi Savaş.

İğrenerek "İkinizde beş para etmez aşağılık insanlarsınız." dedim. "Her şeyi öğrendiğine göre gidebilirsin." dedi Savaş.

"Sen benimle gelip Barlas'a her şeyi anlatıyorsun. Nida da Gizemlerin yanına gidip olanları ona anlatacak." dedim.

"Ben bunu yapmam" diyen Nida ile "Size seçim hakkı vermiyorum. Yoksa insanların gizlice fotoğraflarını çekmekten dolayı polise gidip şikayette bulunurum." dedim.

"Tamam lan ne istiyorsan yapacağız." dedi Savaş ve kafede içtiklerinin ücretini ödedi. Beraber kafeden çıkarken Nida'ya "Dolunaylar 9 numaralı kulübede git ve olanları anlat. Eğer doğruları anlatmazsan direkt polise giderim." dedim.

Nida oflayarak yanımızdan ayrıldı. Onun bu ergence tavırlarını takmadım ve telefonumu çıkarıp Barlas'ı aradım.

Barlas telefonumu açmazken "Hadi gidelim." dedi Savaş. "Barlas'ın nerede olduğunu bilmiyorum." dedim.

"Birde o herifi arayacak mıyız?" diye soran Savaş ile "Saçma salak işler yapmadan önce düşünecektiniz onu." dedim.

Savaş oflarken "Oflamayı kes ve Barlas'ı bulmaya koyulalım." dedim. "Bence ormana gidip arayalım." dedi Savaş.

"Neden?" diye sordum. "Ben olsam ormana giderdim." dedi. Savaş sanırım haklıydı. Bende ormana gidip kafamı dinlerdim.

Savaş ile birlikte hızla ormana girdik ve Barlas'ı aramaya başladık. "Barlas burada mısın abi?" diye bağırırken Barlas'ı bir ağacın altında otururken gördüm.

"Kampa gelmemiş olsaydık elma ağacının oraya giderdim." dedi Barlas ve bize baktı. Yüzünden ağladığı ve acı çektiği anlaşılıyordu.

"Savaş'ın sana anlatması gereken bazı şeyler var." dedim. Barlas anlamayarak bize bakarken Savaş olan biten her şeyi anlattı. 

Barlas sinirle ayağa kalkarken Savaş'ın yüzüne sert  bir yumruk attı. Savaş sendelenirken Barlas daha çok dövecekti.

 "Bu herifin dövülüşünü izlemek benim de hoşuma gider ama bence Dolunay'ın yanına gitmelisin." dedim.