O kadar çok şey olmuştu ki artık şaşırmam gereken yerde bile şaşıramıyordum...
Gözlerime inanamıyordum. O yaşıyor ve burda... gözlerimi açıp kapatmaya, ellerim ile gözlerimi ovalamaya başlamıştım. Bunun gerçek olduğuna inanmak istiyordum...
Ve evet gerçekti, o buradaydı...
Fakat bizle değil onlarla? Bunun bir açıklaması olmalı elbet, biz burda meraktan ölüyor iken onun bu kadar umursamaz davranması? Cidden bunun hesabını verecekti...
Y/n gözlerini onlardan ayırmış ve dong hyun'a dönmüştü.
Y/n; neyi bekliyoruz?? Gidelim yanına.
Dong hyun sanki bir rüyadan yeni uyanmış gibi gözlerini kırpıştırmış ve y/n'ye dönmüştü.
Dong hyun; bunun için pek emin değilim.
Y/n; neden?
Dong hyun; yani o çocuklar pekte iyi tiplere benzemiyor ve bong cha'nın biz yerine onlarla takılması... anlarsın.
Y/n; bunu açıklaması gereken tek kişi o ve hemen şimdi yanına gidiyoruz.Y/n dong hyun'nun bir kolunu tutmuş ve yürümeye başlamıştı. Onuda yanında götürebilmek için çekiştire çekiştire hareket ettiriyordu...
Dong hyun gitmemekte ısrarcı olsa bile y/n'nin bu hareketi karşısında savunmasız kalır...
Çıkış kapısından hızlı adımlarla geçmiş ve yanlarına doğru yürümeye başlamışlardı.
Günlerdir herkes onu arıyorken o burada ve karşımızda... ah cidden çıldıracağım.
Yanlarına vardığımda o ve diğer erkekleri umursamadan aralarından sızmış ve bong cha'nın karşısına dikilmiştim.
Öylece ona bakmaya başlamış ve bir tepki vermesini beklemiştim. Ama onun yaptığı tek şey boş gözlerle bana bakmak olmuştu.
Bu kıza neler olduğu hakkında bir fikrim yoktu ama benim de sabrımın bir sonu var...
Y/n daha fazla beklemeye dayanamamış ve konuşmuştu.
Y/n; bong cha.
Bong cha; buyrun siz kimsiniz?Y/n bu soru ile şok üstüne şok yaşamaya devam ederken bir yandan sinirli bir hâl almaya başlamış, diğer
yandan bu yaşadığı şeylerin gerçek olmaması için dua etmeye devam etmişti...Ne tepki vereceğimi şaşırmış bir vaziyette dong hyun'a dönmüştüm.
Bir dong hyun'a bir bong cha'ya bakmaya devam ederken,
Jungkook; buyrun bir sorun mu var?
Y/n gözlerini Jungkook'a doğrultmuştu.
Y/n; evet hem de çok büyük bir sorun.
Gözlerini ondan ayırmış ve bong cha'ya dönmüştü.
Y/n; sen bu cümleyi nasıl kurarsın? Kendine gel!
Y/n sabrının son kırıntılarını da tüketmiş ve sert bir şekilde konuşmaya başlamıştı.
Y/n; biz bu geçen 2 hafta boyu seni arayıp duralım, sen ise karşımıza dikilip kim olduğumuzu sor he? Bana bak kendine gel ve şu oyunlardan vazgeç. Sen ortalıktan kaybolmadan hemen önce neler konuştuk? Hah onu da hatırlamıyorsundur sen, ne de olsa anlattığın her şey bir palavraydı değil mi? Bu kadar küstah ve oyunbaz olduğunu cidden nasıl göremedim ben, kendime kızıyorum...
Jungkook her şeyin yeni yeni farkına varmaya başlamıştı... bu o kızdı, o gece oradan kaçan kız...
Şuan bong cha'yı hipnoz altında tutmakta cidden zorlanmaya başlamıştım.
O yüzden gözlerimi rm'e dikmiş ve bir şeyler yapması gerektiğini ifade eden bir bakış atmıştım.
Rm kafasını sallamış ve y/n'nin konuşmasını bölmüştü...
Rm; pardon pardon bölüyorum ama siz ne anlatıyorsunuz böyle? Bong cha yaklaşık 1 2 aydır bizimle kalıyor. Sizden de hiç bahsetmedi ve sizi tanıyor gibi de görünmüyor.
Y/n işittiği cümleler karşısında bong cha'ya dönmüştü. Bunlar neler söylüyordu böyle...
Bu kız neden bu kadar tepkisiz, bitkin ve soluktu ki... her neyse artık beni ilgilendirmiyor orası kesin.
Ama son bir şey yapacaktım, gitmeden önce son bir şey...
Y/n bong cha'ya yaklaşmaya başlamıştı. Aralarında bir iki adım kadar bıraktığında herkesin pür dikkat onu izlediğini farketmişti...
Birden kollarını ona dolamış ve kokusunu hissetmesi için elinden geleni yapmıştı. Neden mi böyle bir şey yaptı? Bu koku onların ortak kokusuydu ve bunu unutması cidden imkansız gibi bir şeydi...
Y/n her saniye daha sıkı bir şekilde sarılmaya devam ediyorken jungkook ne yapmaya çalıştığını anladığı an
y/n'ye yaklaşıp kollarından tutmuş ve geriye doğru bir çırpıda fırlatmıştı...Dong hyun ise buna karşılık olarak ona yaklaşmış ve yüzüne sert bir yumruk geçirmişti.
Y/n yere düşmeden önce geriye doğru bir iki adım sendelenmiş ve yere kapaklanmıştı...
Jungkook dong hyun'a karşılık verecekken rm önünü kesmişti.
Rm; gidelim burdan.
Dong hyun ise o sırada y/n'ye yaklaşmış ve kolunu uzatmıştı. Y/n kolundan destek alıp ayağa kalktığında son kez bong cha'nın gözlerine odaklanmıştı.
Jungkook yediği yumruk yüzünden hipnoz altına aldığı kızın kontrolünü kaybetmişti...
Y/n ve dong hyun arkalarını dönüp yürümeye başlamışlarken bong cha'nın sesi kulaklarında yankılanmıştı...
Bong cha; yardım edin!...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAVEYLA
VampireYazıpta sevdiğim hikayelerden biri. Umarım beğenir ve görüşlerinizi yazarsınızzz