2.2

3.3K 201 15
                                    

Bulut: Çok sıkıldım

Tuğçe: Ben de keltoşum

Bulut: Yakışıklı keltoşum diyecektin eksik söyledin

Tuğçe: Yoo

Tuğçe: Direkt keltoşsun

Bulut: Lan Eda bile ben senin her halini seviyorum çok yakışıklı oldun abi diyor

Bulut: Bizimki anca dalga geçsin

Tuğçe: Yalan söyleyeyim yani

Tuğçe: İlişkimizde yalan yoktu hani

Bulut: Küstüm ben sana ya

Bulut: Konuşma benimle

Bulut: Hıh

Tuğçe:

Tuğçe: Sen bu fotodan sonra da konuşmazsın tabi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Tuğçe: Sen bu fotodan sonra da konuşmazsın tabi

Bulut: Ama bu haksızlık

Bulut: Rüşvet bu yani

Tuğçe: Ben bilmem öyle şeyleri ne rüşveti canım

Bulut: Canım diyen ağzını yerim senin

Tuğçe: Ben de kelini yerim senin

Bulut: Bana uyaaaar

...

"Lan bir film açacaksın sadece becereksiz gerizekalı." Tuğra bana döndü.

"Tuğçe köpeğine söyle havlamasın." Keltoş köpeğim benim. Şaka. Yanaklarını sıkıştırdım Bulut'un. "Deme öyle abime ya." Aha Eda Tuğra'ya kızdı. Sevgili kavgası geliyor. "Tamam bi daha demem güzelim." Sevgili kavgası gelemiyor.

"Lan yavşama kardeşime ayağımın altına alırım bak." Tuğra Bulut'u bir yerine takmadan sonunda filmi açmanın sevinciyle Eda'nın yanına geçip yayıldı hemen. Film bitene kadar bütün karakterlere ana bacı girdik tabi ki. Film bitince de yorumladık filmi. En sevdiğim şey buydu işte. Sevdiğim insanlarla film izleyip yorumlamak. Bundan daha çok zevk veren şey nadirdir.

"Hadi gel bahçeye çıkalım." Bahçeye çıktıktan sonra tabi ki de bahçedeki bütün çiçekleri gören koltuğa geçip oturduk. Nedense her bahçeye çıktığımızda bu koltuğa oturup sessizce çiçekleri izliyorduk. Sevdiğim adamla beraber huzuru burada buluyordum işte. Başımı göğsüne yasladım oda kolunu omzuna doladı ve başını bana yasladı.

"Sınav yaklaşıyor." Bu aralar aklımda sürekli bu vardı. Sınav yaklaşıyordu tamam ben düzenli bir şekilde çalışıyordum ama sınavda olabilecek en ufak aksilikte işim biterdi. Bütün emeklerim boşa gidebilirdi. Bizimkilerle farklı şehirleri kazanabilirdik. Şu an hepimiz İstanbul istiyoruz ama olmayabilir.

"Kafana takma şunu. Çok verimli bir şekilde çalışıyorsun beni de aynı şekilde çalıştırıyorsun hatta bizim tayfayı sen çalıştırıyorsun. Hepimiz iyi yerlere geleceğiz. İleride çocuklarımıza anne babanızın mesleği ne dediklerinde mühendis diyecekler. Bak eminim buna. Sen de rahatla iyi düşün iyi olsun." Evet ikimizde mühendislik istiyoruz. Mühendis çift olacağız biz.


Maskot•Texting•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin