ANLA || Texting

*36*

Helööw ♡

Fazla bekletmeden geldim diye umuyorum ')

Neyse hadi bölüme geçelim zjdmlsld

^

"Ama devamını benim anlatmam gerek, Meva. Senin değil. O da bana düşer."

Sözümün başka bir sesle kesilmesi üzerine ikimizde başımızı kaldırıp konuşanın kim olduğuna baktık.

Gözlerim kurumadığı halde yeniden yaşlarla doldu. Kafamı yere eğip olacakları beklemeye başladım. Arel ise kaşlarını çatmış meraklı gözlerini benim üzerimde gezdiriyordu.

~

"Berat?" Arel şaşkınlığının yansıdığı sesiyle yanımıza ne zamandan beridir gelmiş olduğunu bilmediğim Berat'a seslenmişti. 

"Merhaba kardeşim. Ve şimdiden özür dilerim." Arel anlamaz gözlerle bir Berat'a bir bana bakıyordu.

Berat sakin adımlarla yaklaşıp yanımıza kuruldu. Bense gözyaşlarıma hakim olamıyordum. Yine.

"Meva, çok zor zamanlar yaşarken sana aşık oldu. Ama sen ilişki adamı değildin işte. Fakat o bunu asla anlamadı. Senin hakkında hiçbir şey bilmiyorken bile, içinde bir yerlerde vicdanıyla ve merhametiyle yalnız başına yaşayan bir çocuk olduğuna inandı. O sana hep inandı. Ben de sana hep inandım. Şimdi sıra sende Arel. Sen de bize inanacaksın."

Berat bir eliyle beni omzumdan tutup kendine çekerek sarıldı ve Arel'e bakmaya başladı. Arel'e bakmıyordum fakat anlamsız gözlerle bizi izlediğine, hafif çatık kaşlarıyla birbirine girmiş olan uzun kirpiklerini kırpıştırdığına emindim.

"Ne diyorsun Berat amk?"

"Her şeyi anlatacağım, Arel. Ama lütfen kusura bakma. Bunu daha önce anlatmalıydım fakat yapamadım oğlum, anla işte! "

"Sikerim böyle işi!"

Arel küfredince kafamı kaldırmıştım. Gözleri bana kayınca özür diler gibi baktı. Oysa benim için önemli değildi. Çok küfür duymuştum ondan.

"Berat. Yavrum anlatacak mısın ne bo-, halt olduğunu?"

"Arel, belki dikkat etmişsindir. Ceyda- "

"Yine mi Ceyda meselesi lan?" Arel, Berat'ın bu şekilde sözünü kesince yüzümü buruşturup kafamı tekrardan Berat'ın göğsüne gömdüm. Onun konusunun açılmasından nefret ediyordu.

"Bir sakin ol sende! Bırakmıyorsun ki anlatayım! Bir kesme sözümü!"

"Tamam! Kesmiyorum, anlat." Arel'in sesi yumuşamıştı. Saçlarımın arasından gördüğüm kadarıyla ellerini de havaya kaldırmıştı konuşurken. Cebinden sigara paketini çıkardı. Tam yakacakken gözleri bana kaydı. Bir süre baktı ve sonrasında geri bıraktı paketi.

"Ceyda ve Meva bir ara yakın arkadaş olmuşlardı. Ceyda, Meva'nın seni sevdiğini biliyordu."

Arel gözlerini kocaman açarak Berat'a baktı.

"Bakma öyle. Biliyordu işte. Meva ona çekinerek de olsa anlatmıştı. O, senden hoşlanmıyordu tabiki. Hoşlandığı ya da takık olduğu mu demeliyim, başka biri vardı."

Berat zorlanarak konuşuyordu. Kendini kasıyordu ve sesi kısık çıkıyordu. Arel, durgunlaşmış ve sessiz bir şekilde Berat'ı dinliyordu.

Kısık bir sesle konuştu.

"Kim?"

Gözlerimden yaşlar tekrar akmaya başlamıştı. Berat sıkıntıyla kafasını başka yöne çevirip derin bir nefes alırken kendine birkaç saniye süre tanıdı.