Elifin anlatımıyla
Kafeye gittiğimizde öyle çok önemli birşey olmadı herkes birşey söyledi ve onları yedi pek konuşmadık zaten sebebi ise bence uykulu olmamız ve emir in boş esprileri idi çünkü kim ne derse espri yapıyordu ve bu espriler çok boş boş olduğu için insanı hayattan soğutuyordu en sonunda patlayan Berkay oldu .
Berkay : abi bir sus ya insanı hayattan soğutuyorsun biz alıştık ama kızlar pek alışamadığı için onlara esprilerini kaldırmak biraz zor gelebilir .
Elif : haklısın bir sus ya normal espri yapsan neyse de esprilerin hiç güzel değil.
Şeyma : eğer susarsan sana pasta alırım susmak veya susmamak senin kararın
Sema : oh be sonunda
Emir : benim esprilerim satılık değil dimi Ayşenur hem o benim esprilerimi seviyor .
Ayşenur : hıhı ne demezsin
Elif : sana bunu ilk ben mi söylüyorum bilmiyorum ama esprilerin gerçekten bok gibi
Zeynep: bencede öyle
Kerem :acaba biz bunun ağzını mi bantlasak
Emre : valla iyi fikir yoksa bizim bundan çekeceğimiz var
Yusuf : bence çok iyi fikir bunu denemeliyiz
Emir :yazıklar olsun size hemen sattınız beni biraz insanlık be
Emre : bence bizden insanlık isteme çünkü içimizdeki insanı sen hayattan soğuttunuz için intihar etti buna katlanmak zorundasın
Emir: sin nasıl arkadaşsınız ya hemen satın beni zaten hemen satın
Şeyma : biz buraya sizin kavganızı dinlemeye gelmedik bir salın be yiyelim tatlilarımızı
Emir :tamam yenge bu arada pasta sözünü unutmicam söyleyeyim
Yusuf :abi laflarına dikkat mi etsen acaba
Emir :ne var ya
( bu arada masanın altında bir iç savaş başlamış gibiydi Yusuf emirin ayağına vuracağına cerenin ayağına vurmuştu ama aralarında iki kişi vardı ve bunu nasıl yaptı anlamadık. Bu savaş sanırım 10 dakika boyunca gereksiz bir şekilde sürdü sonra biz yurda geri dönmek istedik diye savaş yarıda kesildi .)
Yurda geri döndüğümüzde herkes uyuyor gibiydi bu yüzden geldiğimiz gibi tekrar yurda girdik 3. Kata çıktık ve odaya girdik girer girmez de şok olduk tabi çünkü duvarda kocaman
"BU DAHA BURADA BİTMEDİ " yazıyordu odanın lambası kırılmıştı dolaplarımizda çizikler vardı ve kıyafetlerimizden bazıları yırtılmıştı . Düşünmeye başladım biz şu ana kadar kimlerin canını yaktık diye çok kişi vardı ama neredeyse hiçbiri burada kalmıyordu ve bunları yapacak kadar ileri gitmezlerdi .
Hemen müdüre sena hanımın yattığı odaya gittik oda kızıyla birlikte burada kalıyordu kapıyı çaldık ve içeri girdik ama uyuyordu bizde yarın konuşuruz diye yukarı çıktık zaten bizi bu kıyafetlerle görse siz neredeydiniz diye sorardı bi riski alamazdık .( bir sonraki sabah)
Kalkar kalkmaz sena hocanın Odasına gittik kapıyı çalıp içeri girdik sena hoca kafasını Masaya koymuş galiba uyuyordu .
Şeyma : hocam
Ayşenur : biz yanlış bir zamanda geldik herhalde Yine
Sena hoca : tamam kızlar sorun yok gece pek uyuyamadım da ne oldu ne dicek siniz? ( sena hoca kafasını kaldırıp bize baktı )
Zeynep :hocam şey bizim odaya
Elif : hocam odanın ağzına birileri sıçmış ( bunu denememeliydim karşılık olarak çok değişik bakışlar bana doğru döndü )
Sena hoca : tamam kızlar biraz daha laflarımıza dikkat edelim ( kısık sesle =" ilkenin neden böyle dediği anlaşıldı " dedi .)
Ceren :efendim hocam
Sena hoca : yok birşey kızlar gözlemlerimize göre her bir öğrenci bir gruplaşma içerisinde neden bu böyle?
Sema : hocam kimse kimse ile arkadaş olmak zorunda degil herkesin kendine göre arkadaşları var ve onlarla takılıyor hepsi bu kadar.
Elif : aynen öyle
Sena hoca : tamam kızlar siz o odayı kimin o hale getirdiğini bulun ve bana getirin olay kapansın bende onları disipline göndereyim bu olay da burada kapansın.
Şeyma : biz mi ?
Sena hoca :evet
Elif :bu sizin göreviniz olmuyor mu biz niye yapıyoruz?
Sena hoca : benim görevim sizin deyişinizle çocukların odalarının ağızlarına sıçanları bulmak değil okulu yönetmek.
Elif :haklısınız hocam pardon biz çıktık
Sena hoca : tamam çıkın
Dışarı çıktık okula gitmemiz gerekiyordu ders 9 da başlıyordu ve saat 8 .50 idi bizde çantalarımız alıp yurdun yanındaki okula gittik sınıfa gittiğimizde yerlerinize geçtik ve dersi dinledik kavgacı falan olabiliriz ama derslerimiz iyidir ve hep takdir alırız.
Öğle arası
Şeyma : kızlar napicaz bu odamızı alt üst eden kızların işini
Ayşenur : bizim bulmamız gerekiyormuş nasıl olucak
Ceren :benim bir fikrim var ama kabul eder misiniz bilmiyorum
Ayça :şöyle ona biz karar verelim
Elif : aynen Ceren çıkart ağzındaki baklayı
Ceren :bakın çok riskli ama başka çare yok şimdi bizim bu duvarları boyayan kişilerde neredeyse her renk sim parlak boya ruj ve ojeler var birde sprey boya okulda zaten herkeste o renk ler yok resim hocası o renkleri yasakladı o renk sizler kimde varsa onlardır ben diyorum ki herkesin odasına girip bakalım ne dersiniz?Ayça : bence iyi fikir
Elif :banada uyar ama herkesin eşyasına nasıl bakıcaz odalarına girip pardon sizde şu renk şu renk sim var mı diye mi sorucaz ?
Şeyma : bence arama yapılacak diyip herkesi dışarı çıkaralım sonra da kendimizi yurda kitleyip tüm odalara bakalım.
Sema : olabilir ama sonuçlarını ağır öderiz
Elif : olsun her zaman risk iyidir
Zeynep :bir şey sorucam siz kafayı mı yediniz acaba bu nasıl plan ya
Şeyma : başka çaremiz mi var yanlarına kar mı kalsın buna izin veremeyiz .
Elif :bence öyle yapacağımıza okul vakti gidelim okul vakti yurtta kimse olmuyor sonuçta dimi
Ayşenur : evet ama yokluğumuz fark edilir
Elif : evet oda var
Şeyma : acilen bir plan yapmamız gerekiyor hemde çok acil
Elif : beynim sanki durdu ya aklıma birşey gelmiyor
Zeynep : benimde
Sema : gece herkes uyurken odalara bakalım
Ceren : olur hem böyle eğer yakalanmazsak dikkat de çekmeyiz
Elif : mantıklı o zaman bu akşam iş başına geçiyoruz ama şimdi derse gitmeliyiz çünkü zil çalacak___
Merhaba bunu okuyan kişi sana teşekkür ederim ama şöyle bir sıkıntı var çok kişi okumasına rağmen az oy ve yorum var daha çok yorum olursa daha mutlu olurum ama yinede okuduğunuz için teşekkür ederim .
Bir daha ki bölümde görüşmek üzere ...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR PİZZANIN YEDİ DİLİMİ
Teen FictionNe demiş sherlock holmes "korku en bulaşıcı hastalıktır ." Bizde de öyle olmuştu birimizin korkusu hepimizin duygularını altüst etmişti , çünkü biz mutluluğumuzu da üzüntümüzü de birlikte yaşardık ne de olsa biz bir pizza nın yedi dilimiydik...