Ben 'en kötüler' le aynı sınıftayım!

3.2K 82 20
                                    

(Not:Hikaye günümüze yakın bir tarihte geçiyo)

Işık 'tan

Sabahın erken saatlerinde uyanmıştım yine yani her zamanki gibi. Bugün okulun ilk günü. Lise üçe başlıyorum. Ve çook heyecanlıyım! Hemen yataktan kalkıp formamı giydim. Çantamı akşamdan hazırladığım için direk mutfağa geçtim.

"Annecim"

"Kızım, günaydın"

"Günaydın annecim. Babam yok mu?"

"İşten çağırmışlar, erken çıktı bu yüzden. Gel sende kahvaltıya otur." başımı olumlu manada salladım. Ve masaya geçtim. Annemde oturdu ve kahvaltınedip sohbet ettik. Keşke babamda bu yemeklere katılsaydı genelde erken çıkar, eve de geç gelirdi. Bu yüzden de bizimle fazla zaman geçiremez hatta birlikte yemek bile yiyemiyoduk doğru düzgün. Kahvaltımı bitirdim ardından annemin yanağına bir öpücük bırakıp

"Görüşürüz annecim"

"Dikkatli git, tamam mı kızım? Yabancılarla konuşma-"

"Tamam annecim, ben geç kalcam biraz daha burda kalırsam" tekrar anneme veda edip evden çıktım. Evim okula yakın olduğundan yürüyerek varmışım okula. İlk gün diye tören yapıcaktı müdür. Herkes bahçede toplanmıştı. Müdür konuşmaya başladı.

"Sevgili öğrenciler, biliyorsunuz ki geçen sene pek hoş olmayan, tatsız olaylar yaşandı bu sebepten dolayı sınıflarınızı değiştiricez." kalabalık içinde bir uğultu oluştu. Herkes konuşup, şikayet ediyodu. Söyleniyordu.

"Yeter! Susun artık! Sınıflar değişicek dedim bitti! Yeni sınıflarınız okulun girişinde yazıyo" dedi ve kürsüden indi. Tören bittikten sonra herkes sınıflarını öğrenmeye gitti. '11-C' sınıfındaydım. Sınıfa girdim. Çoğu kişi gelmemişti. Boş bulduğum bir sıraya oturdum. Zil çaldıktan bir süre sonra sınıf dolmuştu. Şöyle bir çevreme bakındım. Olamaz ya! Ben 'en kötüler' le aynı sınıftayım! Sağ yan sırada kumar ve ödev ticareti yapan Osman vardı. O sıranın en arkadaki sırasında öfke sorunları olan Kerem oturuyo. Kerem' in bir yan sırasında ise öğretmenlerle yatan Eda vardı. Oh! Çok iyi, gerçekten yeni sınıfıma bayıldım en korktuğum kişilerle aynı sınıftayım. Mükemmel yani. Ben düşüncelere dalmışken hoca sınıfa girdi. Ayağa kalktık selamlaşma falan derken ders başladı. On beş - yirmi dakika sonra kapı açıldı. Ne yani 'en kötüler' in tamamı bizim sınıfta mıydı?

"Oooo Sinan beyler de teşrif etmişler. Hiç gelmeseydiniz Sinan bey" dedi alaycı bir tonla hoca.

"Gelmemeyi tercih ederdim zaten" dedi ve ilk gördüğü boş yere doğru yol aldı kiii şansa bakın ilk gördüğü boş yer benim yanımdı. Yanıma geldiğinde geçmesi için bacaklarımı çektim. Sonra önümden geçip yanıma oturdu. Ardından çantasını çıkardı ve kollarını masada bağdaş yaptı, kafasını gömüp muhtemelen uyudu. Ben ise her zamanki gibidikkatle dersi dinliyodum. Bu sefer kapı çalındı ardından açıldı. Bu sefer müdür geldi.

"Hocam izninizle dersinizi bölüyorum ama -dedi hocaya bakarak sonra bize döndü- siz en kötüler! Her sene olduğu gibi gözüm üzerinizde! Ama bu sefer daha kolay olucak, bütün öğretmenlerin gözü bu sınıfın üzerinde olucak sakın bir vukuat çıkartmaya kalkmayın! -sonra beni fark etti- Işık, kızım seni de mi bu sınıfa yerleştirmişler"

"Evet Necdet hocam" dedim.

"İstersen sınıfını değiştirebiliriz"

"Yok hocam düzen bozulmasın şimdi"

"Peki kızım. Bu arada bu seneki öğrenci temsilcimiz yine sen olucaksın." bunu duyduğuma çok sevinmiştim.

"Teşekkür ederim Necdet hocam" dedim ve samimi bir şekilde gülümsedim. Bu adamdan pek hoşlanmasam da iyi anlaşıyoduk. O da bana gülümsedi. Ardından iyi dersler dileyip çıktı. Bu sene nasıl geçicek çook merak ediyorum doğrusu.

Aşk 101 | Kusursuz KusurHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin