"En yakın arkadaşlarım mı?"

588 27 29
                                    

Işık 'tan

Kapıyı açma la birlikte karşımda Sinan, Eda, Kerem ve Osman 'ı gördüm. Ne yapıcağımı bilemediğim için de kapıyı açar açmaz suratlarına geri kapattım. Neden ya nedeeenn?!!! Ya bunlar beni krize sokmaya falan mı çalışıyorlar? Ne istiyorlar benden?! Bi peşimden düşmediler. Bunlara vereceğim cezayı buldum sanırım. Uzaklaştırma! Ama benim çevremden uzaklaştırma!

Yok, yook! Ben bunları çekemem. Ne yapsam camdan falan mı kaçmaya çalışsam? Ben bu hallere düşecek kız mıydım yaa?

Kızım sakin olsana biraz! Gören de sancak ki, uluslararası bir kaçaksın ve FBI seni buldu. Allah Allah. Ne biçim iş bu? Bekle Bi nefes al önce...

Nefes aldım.

Tutmasana kız! Bırak nefesini!

Ve nefes verdim.

Aferin şimdi sen bunları tekrar et ve ben de sana yürümeyi öğretiyim- açsana kapıyı!

Olmaz iç ses!

Olur, olur. Hadi bakalım.

Ama olmaz ki.

Işık, çok yoruyorsun beni. Aç şu kapıyı, hadi Işık 'çım hadi güzel dış sesim benim hadi.

Off, peki.

Ben iç sesimle konuşurken, iki kez zile basmışlardı ve şu an da ise kapıyı yumrukluyorlardı.

Ayy acaba açsam bi yumruk da ben yer miyim? Buldum! Evde yokuz diye bağırıyım!

Hıı, bi yumruk yersin, ye de zaten belki beynin düzelir. Bu aralar çok mantıklı konuşuyorsun biliyor musun Işık? Bence bunlar senin beyin ayarlarınla oynamışlar. Çünkü bu IQ düşüşünün başka bir açıklaması olamaz değil mi?

Açıyorum. Açıyorum. Aaaççtttıııımm- yok yapamayacağım.

Yaparım, yaparım.

Ve bu sefer gerçekten açtım kapıyı. Tabi ki bir umutla. Ne biliyim belki beklemekten sıkılıp gitmişlerdir diye. Ama maalesef hala buradalar. Hayır bu ne inattır arkadaş?!

"Işık, niye açmıyorsun kapıyı canım arkadaşım?" diye sordu sinirini gizlemeye çalışsa da beceremeyen Eda.

"Hakkaten ya kök saldık kızım burada." diye devam etti Kerem.

Yani evime izinsiz gelen onlar ama azarı işiten ben. Oh ne güzel!

Sen önceden böyle değildin. Ne ara sinir hastası oldun sen Işık? Vallahi bunları gördüğün an böyle arkana bile bakmadan kaç tamam mı? Bunlar bozdu bütün ayarlarını. Devredışı oldun. Sabrına kırmızı kart gösterdin resmen.

Daha da abart lütfen iç ses çünkü sen abartmayın a ben uyuyamı- ne oluyor bana ya?! İyice kendilerine benzettiler beni de. Haklısın iç ses bunları görünce arkama bile bakmadan topuklamam lazım.

Ne zaman haksız olduğumu gördün ki?

Hı hı.

"Keşke geleceğinizi haber verseydiniz çocuklar. Hayır yani haber verseydiniz ben önceden hazırlık yapardım -bundan sonrasını kısık sesle söyledim- evden kaçmak için falan."

"Çok ayıp ama Işık. İnsan hiç en yakın arkadaşlarının suratına kapı kapatır mı?" Bu lafları söyleyen Eda dışında hepimiz aynı anda konuştuk.

"En yakın arkadaşlarım mı?" Ki bence bu söylediklerine kendi bile inanmamıştı.

"Evet Işık, çocuklar. Biz BFF 'iz yani Best Friends Forever."

"Bence hepimiz ne anlama geldiğini biliyoruz Eda."

Aa güzel, demek bir şeyler biliyormuş bu Osman. Ben de o yediği fındıklar ters etki yapıyor zannediyordum.

İç ses!

Off, sustum!

İyi.

"Işık kim gelmiş kızım?" Annem yanımıza doğru gelmeye başlayarak konuştu. Annem. Yanımıza. Gelicek. Hayır ya hayır! Artık hiç gönderemem ben bunları, artıı bunlarla gitmek zorunda kalıcam!

Annem gelmeden tekrar kapıyı suratlarına kapattım.

"İyi alıştın sen de haa!" diye bir ses geldi dışarıdan. Bu ses Kerem 'in sesiydi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 27, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Aşk 101 | Kusursuz KusurHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin