Işık 'tan
Ben öğretmenler odasında otururken birden kap açıldı ve beklenen dörtlü içeri girdi Sinan kapıyı kapatırken Eda, Kerem ve Osman da benim başıma toplandılar. Ama yook kendimi ezdirmicem. Blöflerinide yemicem.
"Anlat" dedi Kerem
"Ne anlatıyım?" dedim soğuk kanlılığımı korumaya çalışarak. Hani hayvanlara korktuğunu belli edersen ya da korktuğunu hissederlerse saldırırlar ya bunlar için de geçerli o kural gerçi bunlar her türlü saldırır da neyse.
"Masal anlat- ne anlatabilirsin burda olanları anlatıcaksın!" diye gürledi Eda
"Oldu başka. Size hiç bir şey anlatmak zorunda değilim ki zaten anlatmak istesem de anlatamam çünkü yasak. Tabi siz yasak kelimesini algılayamamış olabilirsiniz çünkü muhtemelen sizin sözlüğünde bu kelime geçmiyo"
"Boş boş zırvalama kızım! Anlat yoksa-"
"Yoksa ne Kerem yoksa beni de mi döversin" bu sefer Eda konuştu
"Yoksa-"
"Yoksa bana iftira faln mı atarsın sonuçta bi şeyler atmaya bayılırsın" vay bee! Bendeki cesarete bakın frenleyemiyorum kendimi.
"Acaba arkadaşlar sana kötü bir şey yapmadan daha sakin bir şekilde mi konuşsanız" dedi Osman
"Konuşulacak bir şey yok" dedim ve ayağa kalktım kapıya doğru yürürken Kerem beni geriye doğru çekip demin oturduğum yere geri oturttu.
"Zorluk çıkarmadan anlat bence yoksa diğerlerini bilmem de şu -başıyla Kerem 'i gösterip- havlamaya başlayabilir. Sonra kuduz aşısı falan çok uğraşırsın" dedi Sinan. Ağzıma fermuar çeker gibi yaptım ve tekrar ayağa kalktım eşyalarımı topladım ve aheste aheste adımlarla dışarı çıkmayı başardım.
Yuh be! Ne varmış kızım senin içinde!
Sen varsın ya iç ses
Çok komik
Komiklik yapmaya çalışmıyorum
İç sesimle olan bu kısa tartışmadan sonra sınıfa vardım ve sırama geçip oturdum.
Eda' dan
"Nasıl ya?! Bu kızın bizden korkması gerekmez miydi?! Resmen kafa tuttu kız bize. Bak ya bu küçük kızı hafife almışız meyer sandığımız kadar saf değilmiş bu kız" dedim.
"Hakkaten ya kız nasıl da kafa tuttu size"
"Osman sen de bizim taraftaydın yalnız biliyosun dimi?" diye sordum.
"Ama ben kıza kötü bi şey demedim" sonra da Sinan konuştu
"Kız sandığınızdan akıllı, anlicağınız boktan blöflerinizi yemedi" dedi sonra da matarasıntan büyük bir yudum aldı.
"O zaman biz de blöf yapmayız, yapmadığımızı da ispatlarız" dedi Kerem sırıtarak.
"Aklında ne var?" diye sordu Osman
"Bence kızı kaçırlalım" dedi Kerem.
"Tabi sonra da işkence ederiz oradan da hoop karakol. Benim kaybedicek bi şeyim yok. Şimdi Kerem 'i ailesi çıkartsa, Osman' ın orda da tanıdıkları vardır o da çıksa, Eda en az bir - iki yıl yatar içeride"
"Başka iyi Bn i fikrin var mı ayyaş?"
"Okuldan atılmak beni s*kimde değil. Sadece bok Necdet 'in yaptıkları yanına kar kalsın istemiyorum, onu mutlu etmek istemiyorum"
"E o zaman ortağız değil mi gençliik?" diye ortaya attım ve elimi ortaya uzattım. Sonra Osman elimi elimin üstüne koydu
"Evet ortağız" sonra Kerem de elini koydu
"Yani, neden olmasın? " dedi. Hepimiz Sinan 'a baktık
"Elimi koymak zorunda mıyım?" hepimiz başımızı onaylar manada salladık.
"İyi" dedi ve elini en üste koydu. Ve böyleliklee
"Artıık 'en kötüler' gerçek bir grup, bir çete oldu yani tam anlamıyla" dedim heyecanla çünkü daha önce hiç bu kadar kendimi yakın hissettiğim, gerçek olduğuna inandığım arkadaşlarım olmamıştı.
"Kesinlikle, o zaman bunu kutlayalım akşam bir yerlere gidelim" dedi Osman
"Baba uyar" dedikten sonra herkes onay verdi ve akşam barda buluşmak için sözleştik.
