Jaehyun iki kere parmağıyla kapıya vurduktan sonra kapıyı açıp odaya girdi. Kafası televizyona dönük olan Taeyong duyduğu sesle yavaşça kapıya doğru çevirdi bakışlarını. Gördüğü kişiyle nefesini bıkkınca vererek geri kafasını televizyona çevirdi.
"Özür dilemek için geldim."
"Diledin. Mutlu musun?"
Hayır. Kendimi berbat hissediyorum."
"Biliyor musun aslında gerçekten arkadaşın olmayı düşünüyordum. Ve neden böyle düşündüğümü hiç bilmiyorum şimdi. Hiç fikrim yok."
alayla Jaehyun'a baktı Taeyong.
"O atlayışı ben de bir kez yaptım. Kendimi çok matah zannediyordum. Karın üstü düşmeye çalıştığımı söylediğimi hatırlıyorum."
"Acıttı mı?"
Jaehyun kafasını salladı. "Hem de nasıl."
"Güzel."
Taeyong ilk başta duygusuz bir şekilde konuşurken bunu dedikten sonra küçük de olsa gülümsedi. Bunu gören Jaehyun da aynı şekilde gülümsedi ona.
"O zaman okulda görüşürüz."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Trouvaille [Jung Jaehyun]
Hayran KurguBelki de en başından yanlıştı her şey. Ama olması gerekiyordu. O duyguları hissetmem ve öğrenmem için oldu tüm tesadüfler. Gülüşünün sebebi oydu, sürekli karşıma çıkışının, radyoda çalan şarkı, izlediğim filmdeki kadın, yolda yürüyenleri sana benzet...