☆avcı☆

30 6 3
                                    

Uyandığım da başım ağrıyordu. Ellerim ve ayaklarım bağlanmıştı. Bir mağaradaydım. Ağlamaya başladım, başıma gelen tüm bu saçmalıkların nedenini bilmiyordum. Ellerim arkamdan bağlı, ayaklarım da uzun bir kazığa bağlanmıştı. Etrafıma bakındım belki birşey beni bu durum dan kurtarır umuduyla. Etrafım da hayvan derilerine  benzer bir kaç tüylü postlar vardı. Postları görür görmez korkudan vucudum titremeye  başladı. Etrafıma göz gezdirmeye devam ettim, sivriltilmiş taşlar, kemikler, duvara asılmış bir kaç et parçası vardı. Korku dan deliye dönmüş bir şekilde hiçkırarak ağlıyordum. İçim den " buraya kadarmış, bu şey benim derimi yüzecek bittim ben." Diyerek ağlıyordum. Ellerimi ipten kurtarmaya çalışıyordum ama nafile, çok sıkı bağlanmıştı." Keşke şu an evimde olsaydım." Diyordum içim den. Sıcacık yatağimda olsaydım, duş aldıktan sonra kahvaltımı yapsaydım ve tertemiz kıyafetleri giyinip işime gitseydim. Hayatım resmen gözlerimin önünden geçiyordu. Ailem beni yetim haneye ben daha bebekken terk etmişti. Çocukluk yıllarım çok güzeldi. Harika öğretmenlerim olmuştu. Derslerim de hep başarılıydım.  Sevgilim bile olmuştu. Yetim hane sayesinde iyi bir işim ve evim olmuştu. Her şey yolunda gidiyordu, tâki bu adaya  gelene kadar. Bu lanet yerde ölmek istemiyordum. Sırt üstü yatıp bağlı olduğum kazığa tekme atmaya başladım. Kazığın yerinden oynadığını fark ettim ve daha da şiddetli vurmaya başladım. Kazığı son bir darbe ile yerin den çıkarttım. Hemen dizlerimin üzerinde sürünerek, sivriltilmiş taşların olduğu kısıma doğru gittim. Arkamı dönüp taşlardan birini elime aldım ve keskin kısmını ipi kesmek için kullandım. O yaratık geri dönmeden bu mağaradan gitmeliydim. Mağaranın çıkışına doğru koşmaya başladım. Çıkışa geldiğimde ise o şey yaklaşık 20 metre ilerimde duruyordu.

 Çıkışa geldiğimde ise o şey yaklaşık 20 metre ilerimde duruyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bir kaç saniye göz göze geldik, hareketsiz kaldık. Ani den sağ tarafımdaki ormanlığa doğru koşmaya başladım. O da hemen beni kovalamaya başladı. Ben daha ormana yetişemeden beni belim den yakaladı. Çığlıklar atıyordum, beni yakalayan kollarına yumrular atıyordum. Beni kendine çevirip sırtına aldı. Ben hâlâ çırpınıyordum. Son gücümle ona direnmeye çalışsamda nafile, çok güçlüydü. O bir aslan gibi ben ise yavru bir sincap gibiydim. Beni mağaraya doğru götürmeye başladı ben ise sadece bağırıyordum...
" bırak beni cirki boğa."
"Bırak dedim."
"Bıraaak."
O ise bu çırpınışlarıma tepki vermiyordu.
Ne kadar yumruklasam da, tekmelesemde işe yaramıyordu. Pes etmiştim. Mağaranın içine girip, beni postlarla dolu bir köşeye fırlattı. Başımı kaldırdım, elinde keskin bir ilkel buçak vardı.

~~~Evet sevgili okurlar umarım bölümü beğenmişsinizdir yorum yazmayı ve yıldızlamayı unutmayın. Bu arada bölümü kapak resmine koyduğum şarkı ile okumanızı tavsiye ederim şimdi den ☆TEŞEKKÜRLER.☆

Hâlâ hayattayımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin