BÖLÜM 7 : KALP YANGINI ...

11 3 0
                                    

1 hafta sonra İlahi bakış açısı...

Şans uyurken sürekli ilacı değiştiriliyor . Sera her ziyaretine geldiğinde şok içinde ayrılıyor. İlaç her geçen gün iyileştirmek yerine daha kötü hale getiriyor. Toprak hastahane'nin karşısındaki parkta yatıyor . Deniz ve Cansu dağılmış bir şekilde . Sera ara sıra babasının yanına gidiyor ama içi buruk bir şekilde . Rasim Amca duyunca şoka girmiş. Hepsi berbat bir halde ama Şans hepsinden beter karşı yatakta yatan adam sürekli ona zarar veriyor . Şans'ın kolları morarmış Toprak her geldiğinde gizliyor. Buradan çıkmak için çabalasa da hemşirelerin yaptığı iğneler onu sürekli uyku halinde tutuyordu. Bugün herşey değişecekti . Şans herşeyi daha fazla karanlığa çekecekti....

*** Şans'ın anlatımı ile ***

Yorgun gözlerimi yavaşça açtım . Gece 3 gibiydi . Kolumun ağrısıyla dudaklarımı birbirine bastırarak yavaşça yataktan kalktım. Sessiz adımlarla odadan çıktım. Herkes uyuyordu . Bunu fırsat bilip aşağı kata indim . Kapkaranlık koridor şimşek çakmasıyla aydınlandı . Yutkunarak ilerledim . Önüme çıkan sehpa'nın üstündekilere baktım . Bir küllük içinde sigara izmariti vardı . Yan tarafında duran çakmağı görünce yüzüm aydınlandı. Burdan kaçmak değil burda ölmek istiyordum. Çakmağı görünce dudaklarım belli belirsiz hareket etmeye başlayınca gülerek çakmağı elime aldım. İlerleyip hemşirenin odasına ilerledim . Kapının önüne gelince çakmağı çakıp söndürmemeye çalışarak odanın içine girdim. Ve perdenin önünde durdum.

Bunu sana yaşattı . Yak burayı !

Ona itaat edip çakmağı perdeye yaklaştırdım . Perde yavaş yavaş alev alınca gözlerimdeki haz büyüdü . Elimi yanan perdeye götürdüm. Çığlık atmadan gülerek acıyı çektim. Sonra yavaşça çektim . Perde büyük bir alev topu gibi önümde duruyordu . Ben ise gülerek bakıyordum. Duman büyüdü büyüdü ve alevler çoğaldı. Öksürerek dizlerimin üstüne oturup izlemeye devam ettim . Arkamdan gelen öksürme sesiyle hızla arkamı döndüm. Hemşire uyanmış öksürerek etrafına bakıyordu.

- sen ne yaptı...

Devamını getiremeden tekrar öksürdü. Hızla kolumdan tutup beni çıkarmak isteyince kolumu hızla ondan çektim . Israr edince kalktım . Benden önce çıkınca gülerek kapıyı üzerime kilitledim . Ve önümde alev alan duvarı öksürerek izledim.

- ben burayı yaktım mı ?

Yaktın .

Birinin kapıya vurmasıyla hızla kapının yanından uzaklaştım . Sonra kapıyı kırdı . Dumanlardan kim olduğunu göremiyordum.

- Şans ! Allah kahretsin nerdesin ?

Cevap vermedim . Alevlere doğru ilerleken son kez öksürüp yere düştüm .

- Şans!

Dedi yabancı . Gülerek elimi aleve tutacakken birinin kucağında buldum kendimi . Sonrasını hatırlamıyorum.

*** Toprağın anlatımı ile ***

Yarım saat sonra...

Bahçede bankın üzerinde uyurken kabusla uyanıp karşımdaki binaya baktım. Gördüklerimin rüya olmasını diledim. Hastahane yanıyordu. Hızla telefonumu çıkarıp itfaiyeyi aradım . Deniz'i arayarak koşa koşa binaya girdim.

- acil hastahane'ye gelin !

Dedim ve telefonu yere fırlatıp yangının çıktığı kata koştum. Dumanla dolmuş koridora girince yutkunarak yangının çıktığı odaya ilerledim. Kapı kilitliydi . Yerde baygın yatan hemşireyi umursamadan kapıyı kırarak içeri girdim. Eğer biraz daha gecikseydim . Şuan kucağımda yatan kızın cenaze işlemlerini yapacaktım. Şuan acil bölümündeyiz. Onu o halde görünce hızla hastaneye getirdim. Solunum cihazı bağlandı .

- Şans ?

Dedi ağlamaklı bir ses . Sera'ydı bu .

- burdayız.

Dedim . Perdenin hızla açılmasıyla suratı kömür içinde kalmış Deniz , Cansu ve Sera'yı gördüm.

- sizin bu haliniz ne ?

Deniz sinirle Sera'ya bakınca gözlerim hızla Sera'yı buldu.
O ise kucağımda yatan kıza bakıyordu.

- ne yaptı ?

Dedim .

- abi hiç sorma sinirim çok bozuk .

Sera ona bakmadan omuz silkti .

- ne oldu oğlum anlatsana .

Dedim merakla .

- şu şahıs varya şu şahıs !

Dedi Sera'yı göstererek .

- e...evett!

Dedim tereddütle .

- sizin orda olduğunuzu sanıp binanın içine girmiş . Cansu onun buraya değil binaya gideceğini tahmin edince hızla oraya gittik. İyi ki gitmişiz alevlerin arasında
' Şaaans ! Nerdesin lan ! ' diye bağırırken bulduk. Yarı baygın haldeyken getirdik.

Dediğinde o halde bile tebessüm ettim.

- bak sen !

Dedim buruk bir şekilde gülerek.

- o iyi mi ?

Dedi Sera . Başımı salladım.

- biri oyun oynuyor .

Dedi Cansu .

- ne ?

Dedik aynı anda.

- bir haftadır Şans orda iyileşmesi gereken yerde daha kötüye gidiyor.

Haklıydı .

- Sera buraya gel .

Dedim Hızla konuşarak . Hızla yerimi ona teslim ettim . Tam gidecekken arkamdan Deniz seslendi.

- bensiz gitmene izin vermiyorum. Bende geliyorum . Kızlar Şans size emanet.

Dedi sonra Cansu'nun sesini duyduk.

- şuan en akıllıca şey benimde sizinle gelmem .

Dediğinde Deniz'e baktım.
Başını salladı.

- Sera en ufak şeyde bizi arıyorsun.

Dedi Deniz . Başını salladı .
Hızla hastahane'den çıktık.

- durun ! Akıllı bir plan yapmamız gerekiyor. Iki dakika oturun .

Dedi Cansu . Başımızı salladık Deniz'le banka oturduk.

- hazırlanın adam kaçıracağız .

Dediğinde gözlerim parladı . Deniz rahat bir şekilde arkasına yaşlandı.

- kaçıralım.

Dedim gülerek . Bunu Şans'a yapanın mezarını bizzat ben kazacaktım.

~ bölüm sonu ~

Kısa oldu ama kusura bakmayın .

BURUK KALMIŞ HAYAT (Düzenlendi )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin