- ne kadar kaldı ?
Dedim başımı Deniz'in boynundan kaldırmadan.
- 10 dakika sanırım .
Dedi Toprak halsiz bir sesle. Başımı salladım.
- sen yolu görebiliyor musun ?
Dedim Deniz'e .
- görebiliyorum sen orada rahat mısın ?
Dediğinde yüzüm alev almaya başladı. Elimi yavaşça omzuna vurdum. Bu onu güldürmüştü.
- ben artık üstünden kalksam iyi olacak zaten vücudun yara içinde.
Dediğimde umursamadı bile. On dakika sonra havaalanına gelmiştik. Bir tarafta normal uçuş uçakları diğer tarafta ise özel uçuş uçakları vardı. Deniz ve Toprak , Semih , Ayşe ve Tuğçe ile tanıştıktan sonra Semih bize iki küçük özel uçağın yanındaki orta boyda ki özel uçağı gösterdi. Çok inanılmaz derecede güzel bir uçaktı. Herkesten bir hayret nidası çıktı.
- bu gerçekten inanılmaz...
Dedi Cansu. Hepimiz başımızı salladık. Semih bize yolu gösterince merakla herkesten önce koşarak özel jetin içine girmiştim. Aniden duraksayınca arkamdan bana çarpan Tuğçe , Cansu ve Ayşe ile kendimi hızla yerde buldum.
- kahretsin !
Diye homurdandım. Göz alanıma giren dört erkek ayakkabı çifti ile zor da olsan başımı kaldırdım. Deniz , Toprak , Semih ve Emre'nin bize gülerek bakan yüzünü görünce yüzümü buruşturdum.
- lanet olsun pestile döndüm yardım edin güleceğinize !
Dediğimde hepsi gülerek üstümdeki 3 kızı kaldırdılar . Emre elini bana uzatınca tam tutacakken Deniz beni kucağına almıştı. Deniz'in kucağında etrafa baktığımda büyük bir şok yaşadım. Bu jette yaşamak için nelerimi vermezdim.
Deniz beni cam kenarında ki koltuğa oturtup yanıma oturdu.
Semih'in de gelmesi ile jet hareket etmeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BURUK KALMIŞ HAYAT (Düzenlendi )
RomanceKlişe sandığımız bu hikaye aslında felaket öncesi mutluluktu.