"Ne yani, hiçbir şey olmadı mı?"
"Hayır,"
"En ufak bile bir şey mi? Yapmak isteyip vaz mı geçtiniz?"
"Brian yeter artık, hayır hiçbir şey olmadı! Zorunda da değiliz. Zamana ve akışına göre gidiyoruz. Bu önemli mi sence?"
Brian güldü. "Tamam, Mendes. Anlıyorum romantik bir adamsın."
Gülerek kafamı iki yana salladım ve okuldan içeri girdik. Lia bugün Bayan Jones onu sergi konusunda yardım için çağırdığından ve beni uyandırmaya çalışsa da başarısız olduğundan erkenden kendi gelmişti. Dün gece film izleyip geç yatmıştık, bu benim suçum değildi ki!
Yarın o büyük sergi vardı ve nasıl hissediyorum bilmiyordum bile.
İnsanların bizi o tabloda görmesi benim için önemli değildi ama Lia çekingen biri olduğundan nasıl hissedecek bilmiyordum. Ama ne olursa olsun onun yanında olduğun sürece garip hissetmesine izin vermeyecektim.
"Ben bir soyunma odasına çantamı bırakacağım," dedi Brian dikkatimi kendine çekerek.
"Tamam, ben kafeteryadayım."
"5 dakikaya ordayım!" diyerek hızlıca gözden kayboldu. Cebimden biraz para çıkarıp kafeteryaya girdim ve bir kahve aldım. Uyanmamı ancak kahve sağlayabilirdi.
Boş bir masa bulup oturduğum sırada etraftaki fısıltılar dikkatimi çekti. Bana bakıp fısıldıyorlar ve gülüşüyorlardı.
Aniden Brian koşarak kafeteryaya girdi.
"Shawn, bunu görmek isteyebilirsin." dediğinde hızla ayağa kalkıp yanına ilerledim.
"Neler oluyor?" diye sordum merakla. "Lia iyi mi?"
Brian yutkundu. "Kendin görsen iyi olur."
Hızla bir grup insanın toplandığı kapının önüne geldiğimizde Brian durdu.
"Hadi ama seni sürtük! Çık artık, sonsuza kadar orada kalamazsın."
Kaşlarımı çattığım sırada gözler bana döndü.
"Ah ha, sevgilin de geldi. Ya da suç ortağın mı demeliyim?" Kız iğrenç bir şekilde güldü.
"Brian," dedim dişlerimi sıkarak. "Düşündüğüm şey mi?"
"Adamım, bu daha da berbat."
"Sana ne olduğunu söyleyeyim, Mendes. Ah, ya da göstereyim."
Telefonunu çıkardı ve bana doğru tuttu.
Video... geçen hafta portre çizimi sonrası havuzda yüzen ben ve Lia'ydı.
Uzak bir noktadan uygunsuz şeyler yapıyor gibi görünüyorduk. Oysaki o gün sadece onu öpmüştüm ve yüzmüştük, o kadar.
Peki bu neden 1 hafta sonra durduk yere ortaya çıkıyordu? Tam da sergiden bir gün önce...
"Çekil şuradan," dedim onu iterek. İnsanlar geri çekilip kapıya ulaşamama izin verdi.
"Ah, tabi. Git ve minik sürtüğümüzle konuş. Ya da siz belki daha da fazlasını yaparsınız."
Dişlerimi sıktım. "Kes sesini." diye tısladım. "Kız arkadaşımla aramdaki ilişki neden bu kadar sizi ilgilendiriyor? Ya da ne yaptığımız? Bu nasıl onu sürtük yapıyor? Sana kim sürtük söyleyeyim. Her gün başka bir adamla olan sen. Sevgilisiyle normal bir şekilde hayatını yaşayan Lia değil. Eğer bir daha birinin bu konu hakkında bir şey dediğini veya paylaştığını görürsem, bu kadar kibar olmayacağım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Why
Fanfiction"Bir kız tanıyorum, o bir lanet gibi. Birbirimizi istiyoruz ama neden bu hiçbir anlam ifade etmiyormuş gibi davranıyoruz bilmiyorum. "