"Evet baba biber gazı aldım yanıma." Dediğimde babam "Sen yine de kendine dikkat et tamam mı kızım. Müdürü arıyacağım bugün, güvenliğe daha fazla dikkat edilsin." Dediğinde bir şey diyemedim. Babamdı sonuçta korkuyordu. "Neyse baba görüşürüz seni seviyorum." Diyip yanaklarından öptüm "Bende seni seviyorum kızım kendime dikkat et." Dediğine ona el salladım ve okula doğru ilerledim.
Bekçiye "Günaydın dayı." Diyip kafamla selam verince gülümseyerek "Günaydın dayım." Diye cevap verdi .
"Ekin!"
Adımım söylenmesiyle arkama döndüm ve yanıma yaklaşan Boraya baktım. Birde onunla mı uğraşacaktım..
"Günaydın." Diyip benimle birlikte yürümeye başladığında "Günaydın." Diye cevap verdim.
"Dün pek konuşamamıştık, Kaan engel oldu." Dediğimde cevap vermeyip kafamı sallamakla yetindim. Kaana laf söylemek istemiyordum. "Onunla aramızda bir şey var mı?" Diye sorunca biraz duraksayıp cevap verdim. "Yok."
"Yakın görünüyorsunuz da biraz, ama yok diyorsan yoktur tabi." Diyip gülümsedi. "Dün cevabını alamamıştım, bi ara takılmak ister misin?" Diye sordu.
"Ya Bora, kusura bakma ama şu anda bu olaylarla pek ilgilenmiyorum. Manitacılık falan yani." Dediğimde gülümsemesi birazcık kaybolmuştu.
"Ekin!"
Adımı bağıran kişiye döndüğümde iç sesim şimdi sıçtın kızım demişti.
Kaan "Ne konuşuyorsun bununla." Diye bağırınca sinirlenmiştim. Boranın "Kıza bağırmasana." demesiyle Kaan sinirle ona döndü. "Sanane lan sanane."
"Sevgilisi değilsin bir şeyi değilsin niye hesap soruyorsun."
Boranın söylediklerinden sonra Kaan iyice sinir olmuştu "Bora, bunu o sikik beynine sok. Ekin senin gibi biriyle olmaz. Ondan uzak dur. Anlıyor musun beni canım kardeşim?" Diyince "Buna sen mi karar vericeksin?" Diye cevap verdi Bora.
Kaan "Ha bak orası doğru, Ekin cevap vericek." Diyince ikiside bana doğru döndü. "Seni de üzmek istemem ama cevabımı az önce verdim zaten Bora." Dedim mahcup bir şekilde. Bora gülümsemeye çalışarak elini koluma koydu ve "Önemli değil Ekin." Diyip arkasını dönüp bizden uzaklaştı.
Kaan "O elini sikicem şimdi o olucak." Diye homurdandığında ona döndüm. "Sana evden çıkarken haber ver demedim mi?" Diyince "Unutmuşum." Diye çıkıştım. "Hem çocuk haklı. Sen kim olarak karışıyorsun?" Diye eklediğimde "Seni-Sana değer veren biri olarak." Diye cevap verdi.
"Yapma şunu, sanki gerçekten bana değer veriyormuş gibi davranma. Sana hayran olan kızlardan olmam için bu kadar uğraşmana gerek yok." Dedim kırgın bir şekilde. Söylediklerim onu şok etmişti. Onu orda bırakıp okula girdim. Herkes yine bana bakıyordu bense başım önüme eğil yürüyordum. Kaana söylediğim şeylerin doğruluğu beni üzüyordu.
Sınıfa girdiğimde bana bakan insanları takmayıp eşyalarımı yerime koydum. Ceyda yanıma gelip elini omzuma koydu ve "Ne konuştunuz da böyle üzüldün." Dediğinde gözlerimi kaçırdım. Bu kadar belli ediyor muydum cidden.
"Kantine falan gitsek, orda anlatırım." Dediğimde kafasıyla onayladı. Koluna girdim ve kantine indik. Bi masaya oturduğumuzda içimde tuttuğum nefesi dışarı verdim ve anlatmaya başladım.
. . . . .
"...Ondan sonra Kaan bana bişeyler söyledi şimdi tam aklımda değil, bende ona "Bana değer veriyormuş gibi davranma, o kızlardan olmam için bu kadar uğraşma." Dedim. Ben böyle diyince şok oldu tabii, sonra bende arkamı döndüm geldim." Anlatmayı bitirdiğimde bir süre sessizlik oldu.
"Sence gerçekten o kızlardan olman için mi sana iyi davranıyor." Dediğinde biraz düşündüm ve konuştum. "Evet."
"Peki madem bunun farkındasın, neden üzgünsün." Dediğinde düşünsemde verecek bir cevap bulamamıştım.
"Ondan hoşlanıyor musun Ekin?" Dediğinde Ceydaya döndüm, kafamı hayır anlamında salladım. "Neden üzüldün o zaman? Şimdi cevap vermene gerek yok. Bazı şeyleri kendin fark etmelisin." Dediğinde kafamı sallamakla yetindim. Muhtemelen Kaandan hoşlandığımı iddia ediyordu. Kafamı kaldırdığımda hızla bize doğru gelen Hakan ve Kutayı gördüm.
Kutay yanıma bir sandalye çekti ve kollarını bana doladı. Birinin bana sarılmasına ne kadar çok ihtiyacım varmış. Kafamı omzuna koydum ve gözümden bir damla yaşın düşmesine izin verdim. Ondan ayrılırken diğerleri görmesin diye gözümü sildim hızla. "Oof of. Ee siz nasılsınız." Dediğimde gülmüşlerdi.
Zilin çalmasıyla ayaklandık ve sınıfa doğru ilerledik. Kutay ben sınıfa girmeden önce beni durdurdu ve ellerimi tuttu. "Üzülmek yok tamam mı Ekin, bana olayı sonra anlatırsın ama kendini üzme tamam mı?" Dediğinde gülümsedim. İyi ki Kutay gibi bir arkadaşa sahiptim. Ona "Tamam üzülmem." Diye cevap verdim ve sınıfa girdim.
Pelinin Kaanla konuştuğunu gördüğümde Kutaya verdiğim sözün ne kadar saçma olduğunu gördüm, üzülmüştüm.
Yerime oturduğumda Kaanın bana baktığını hissetmiştim.
"Kaan gel işte bu akşam bara, kırma beni." Pelinin söylediği şeyle refleks olarak o tarafa döndüm. Hay refleksimi sikeyim. Kaan hala bana bakıyordu, onunla göz göze gelince önüme döndüm.
"Gelmeyeceğim Pelin."
"Neden böyle yapıyorsun, uzun süredir kimse seni oralarda görmemiş."
"Gitmediğim içindir. Hadi sende sınıfına git." Dediğinde Pelin gitmişti. Hoca sınıfa geldiğinde onu dinlemeye başladım. Daha doğrusu dinlemeye çalıştım, beni izleyen bir Kaan varken bu pek mümkün olmuyordu. Ona doğru döndüğümde bir tepki vermedi ve beni izlemeye devam etti.
"Ne var?" Dediğimde gülecek gibi olsada kendine engel oldu. "Şu kostümü ne zaman giyeceğim."
"Ha?" Dediğimde gülmüştü.
"Hani bana bir tulum giydirecektin ya." Dediğinde neyden bahsettiğini anladım. Ben bunu nasıl unutmuştum ki? Ciddiyetimi korumaya çalışarak "Bilmem, giymek mi istiyorsun." Dediğimde "Evet." Diye cevap verdi.
Şaşırmıştım. "Ne zaman?" Diye sorduğumda duraksadı ve cevap verdi "Bugün?" Dediğinde kafamı tamam dercesine salladım. "Çıkışta gideriz." Dediğimde "Tamam." Diye cevap verdi.
Daha fazla konuşmayıp önüme dönüp dersi dinlemeye çalışıyordum ama aklım Kaanda olduğu için başaramamıştım. Pes edip kafamı sıraya koydum ve uyumaya çalıştım.
Selamlar.
Nasılsınız? Ben çok kötüyüm temizlik yapıcam az sonra :( Oy ve yorum atmayı unutmayın. Görüşmek üzere💖
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KEDİCİK
Teen Fiction"Öpsene oğlum neyi bekliyorsun." "Demek seni öpmemi istiyorsun kedicik." Dediğinde kendimi öldürmek istedim, nasıl oyununa gelmiştim?