XXIX-yb

1.5K 135 230
                                    

"Sana geldim Jeno."

Esen rüzgar eşliğinde burnuna ulaşan lezzetli kokuyu ciğerlerine doldurdu sarışın. Bu genç her şeyiyle onun başını döndürme gücüne sahipti.

Kaldırdığı kafasını yeniden koluna yasladı. Bir kaç dakika önce gördüğü görüntü kalbini derinden sarsmışken şuan kollarını açıp hoşgeldin diyecek değildi.

"İşin çabuk bitmiş."

İmalı sözcükleri gencin anlamsız bakışlarına sebep olurken kırgınlığını saklamaya çalıştı zorlukla.

"Bir sorun mu var? Ne işinden bahsediyorsun?"

"Uçkuruna bu kadar düşkün olduğunu bilmiyordum Jaemin."

Çok geçmeden sarışının onları gördüğünü anlamıştı genç. Saçma sapan bir olaya şahitlik etmişti ve devamınında sürdüğünğ düşünmesi çok normaldi ancak Jaemin'in böyle bir şey yapmamış olmasını - yapamamış - bilmesi gerekiyordu.

"Göründüğü gibi değ-"

"Bana açıklama yapmak zorunda değilsin."

Sarışının yanına çöküp üşüyen ellerini avucuna aldı. Kendi sıcaklığı bir nebze de olsa Jeno'nun ellerine ulaşırken derince soluklandı.

"Zorundayım Jeno, benim için değerlisin ve yanlış anlamanı istemiyorum."

Genç adamın sıcacık elleri yaralarına merhem olan sarışın çekti ellerini kendine. Genç adamın kaşları çatışmış onun ise gözleri buğulanmıştı.

"Sen seçimini yaptın Nana, bana umut vermeyi kes lütfen."

"Ben bir seçim yapmadım!"

"Onun yatağında yatıyorsun ama."

"Senin yanındayım Jeno, onun yatağında değil. Senin kollarında uyumaya geldim. Senin kokunla. Ama sen sürekli bir şeyler için beni seçim yapmaya zorluyorsun."

"Ne yapmam gerekiyor? Bana geldiysen tamamen gel Jaemin! Benim sevgilim ol, bir başkasının değil."

Kafası önüne eğildi genç adamın. İç muhasebesi onu delirtmişti. Kalbi ona ait olması için delicesine zorluyor, beyni ise ona prensiplerini hatırlatıyor, sürekli eşcinsel olmadığını hatırlatıyordu. Jaemin'e göre bu bir düşüklüktü. Onlar gibi olamazdı.

" Eşcinsel olmanı dilerdim Jaemin. Korkusuzca beni sevebilmeni..."

Sarışının yanağına değdirdi dudaklarını. Yanağından süzülen yaşın üzerinde gezdirdi sonra parmağını. Dudaklarını yudum yudum öpmek istiyordu. Sarhoş olana kadar boynunda soluklanmak. Sarışının da dediği gibi, korkusuzca...

Kafasını ümitsizce sağa sola salladı Jenove Yeniden kumlara serdi bedenini. Genç adam da onun yanına uzandı. Gökyüzü parlak ve yıldızlıydı bu gece.

"Şu yıldızı görüyor musun Jaemin?"

İşaret parmağının ucunu takip eden genç, ışıl ışıl parlayan yıldıza baktı.

"O kutup yıldızı. En parlak yıldız olarak bilinir ancak onu özel yapan asırlar boyu insanlara yol göstermiş olmasıdır. Ne var ki bir Zelandalı o yıldızı hiç görmemiştir, ya da bir Bostvanalı... Hep anlatılan, merak uyandıran özel bir yıldız olarak düşünürler kutup yıldızını ama hiç bir işlerine yaramaz. Ulaşılamazdır o, onlar için. Ne kadar değerli olursa olsun. İşte bu yüzden Güney yarım kürede sadece bir yıldızdır o. Fakat bizim kürede polaris derler, kutup yıldızı derler, deniz feneri derler. Ben bu olayı hep iç dünyama benzetiyorum. Ben o yıldızı gördüğüm için bana yön gösterdi ancak bana 'ibne' diyen o insanlar o yıldızı hiç göremediler. Hayatlarına o ışık hiç girmedi. "

wish you were gay //nominHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin