İyi okumalar💋
-Başlamadan önce oy atın lütfen❤️
Jungkook'un saçı başı dağılmış, gömleğinin düğmeleri yarısına kadar açıktı. Sun hee ise dekoltesi sonuna kadar açık. Üstindeki ince yelen yeri boylanıştı.
"Noluyor burda! "
Şuan gözlerim şelale olmuş, akıp akıp duruyordu.
Jungkook'un gözleri kıpkırmızı olmuş bana bakıyordu.
"Ş-şey ıhm Hana. Yani-"
"Kes sesini! Şuan napıyorsun biliyor musun!"dedim kızla aramızdaki mesafeyi azda olsa kapatırken.
" Bu banyodan siktir olup gidiyorsun! Duydun mu beni!"
Sun hee korkudan ağlayıp geri adım atarken Jungkook aramıza geldi.
" Hana lütfen dur, dinle beni."dedi ellerini birleştirip dolu gözlerle bana bakarken.
"Senin beynin algılamıyor mu? Yoksa sağır mı oldun?"
"T-tamam, gidiyorum."diyip yerden ceketini aldı ve kapıyı kapatıp dışarı çıktı."
Nefes nefese halde Jungkook'a bakıyordum.
"Hana sana noldu böyle?" dedi elimi tutarken. Fakat ben hemen elimi elinden çekip arkama attım.
Neden bu kadar çok tepki verdim bilmiyorum fakat bu tepkimden pişman değilim. Benim evimde bu ikisini sevişirken duymaya dayanamam. Bayılırdım cidden.
Onu bu kadar çok seviyorken bu pisliğe, ve benim evimde buna izin vermem.
"Bir şey olmadı. Sadece..."
"Sadece ne?"
"Benim evimi kirletemezsiniz."dedim sert bir tavırla.
" Asıl sebebinin bu olduğuna emin misin, Hana?"
" Eminim. Şimdi bahçeye girip hiçbir şey olmamış gibi davransan iyi edersin."
Ani bir hareketle kolumdan tutup beni duvarla kendi arasına sıkıştırdı.
" Gitmezsem nolur. Beni keser misin?"dedi alayla.
Hayır anlamıyorum. Şuan gerçekten çok ciddiydim ve benim ciddi halim hiç iyi değildir.
" Hayır ama..."
"Ama ne?"
Kaşınıyorum. Hemde fazlasıyla.
"Boşversene."
Hemen Jungkook'u göğüsünden itekliyip kapıya doğru yöneldim. Fakat tam kapı kolunu açıcakken, Jungkook'un kapıyı kilitleyip beni kapıya itip sıcak dudaklarını dudaklarımla buluşturması bir oldu.
Öyle yumuşak öpüyordu ki, sanki dokunsa pantlıyacağım. Dudaklarını dudağımda hareket ettirirken öpüşüne karşılık verdim.
Olayın şokuna daha yeni geldim sanırım.
Jungkook beni öpüyordu. Beni. Jungkook. Öpüyor.
Ellerini hemen belime dolayıp kendisine yaklaştırdı. Her saniye eriyip gidiyordum. Onun yanında kendimden geçiyordum ve şuan öpüşüyorduk ve ben nasıl bir mucizeyse ayaktaydım.
Jungkook dudaklarını çekti ve aramızda santimler kala durdu.
"Emin misin?" diye kısıldadı dudağıma.
"Ha-hayır."dedim benim bike duyamayacağım bir sesle. Fakat Jungkook duymuşa benziyordu. Çünkü bana pişkin pişkin bakıyordu.
" Demek öyle."diyip eliyle saçlarımı önümden alıp oynamaya başladı.
