İyi okumalar💋
-Lütfen başlamadan önce oy atmayı unutmayın❤️
Jungkook beni lavabonun kenarına oturttu ve birkaç bir şey mırıldanmaya başladı. Biraz daha can kulağıyla dinleyince pişmanlık sözlerini duymaya başaldım.
"Bunu yapmamalıydım, bu olmamalıydı. Hayır hayır hayır."
Aniden bana döndü ve hafif eğilerek yüzümü elleri arasına aldı.
"Çok mu korktun? Ha?" dedi bana masum bakarak. Ağlayacak gibiydi sanki. Gözlerinden kendi yansımamı görebiliyorum. Gözlerinde kayboluyordum adeta.
Elleri arasındaki yüzümü 'hayır' anlamında salladım.
Fakat o beni reddetti. Başını 'evet' anlamında salladı.
" Evet korktun. Yüzündeki korkuyu ve acıyı görmedim mi sanıyorsun."
Gözünden bir damla yaş döküldü o kusursuz yüzünden. Beni bu kadar önemsiyeceğini bilseydim ona çok başka şekilde yaklaşırdım.
Fakat bu duygularımı bastıran şey elimdeki acı oldu. Hemen elimi yavaşça diğer elime aldım ve acıdan inledim.
Jungkook birden ellerini yüzümden çekip başına koydu.
"Off. Olaya el atmalıydım. İzin vermemeliydim. Benim hatam."
"Jungkook yapma. Nereden bilebilirdin ki?"
Başını olumsuzca salladı ve elini yüzünde geçdirdi.
"Hayır hayır." dedi nefes almaya çalışarak.
"Bu köpek babamın. Arada böyle şeyler yapar. Durdurmam gerekiyordu. Ben."dedi bana odaklanarak. Dudağı titriyordu.
" Ben çok özür dilerim."
"Jungkook lütfen özüe dil- öhö öhhöö"
Ahh. Boğazım çatladı galiba. Havuzun kloru boğazımı feci şekilde boğazımı yaptı anlaşılan.
"Konuşma. Yoksa daha çok acır."
'Peki' dercesine başımı salladım.
Hemen acil durum dolabından pansuman, bant ve sargı bezi aldı ve yanıma geldi. Jungkook'a baka kaldım. Tatlı hali, ciddi hali, kızgın hali o kadar güzel geliyordu ki bana. Benim için endişelenmesi beni kendine daha çok bağlamıştı.
"Bitti."
"Efendim? Dedim hala o gözlerine bakarken."
O da ayağa kalkıp benim ona baktığım gibi bakmaya başladı. Ne kadar böyle kaldığımızı bilemiyorum. Bir süre sonra bana hafifçe güldü. Ben de onun gülüşüne güldüm. Ben neden onun gülüşüne böyle tepki veriyorum ki.
" Daha ne kadar bakışıcaz Hana?"dedi. Bu sefer bana tüm gülüşünü bahşetti.
" Bilmem."diyip omuz silktim. Ben bakardım. Uzun uzun bakardım hemde.
" Bi sıcak duş al istersen."
"Olabilir."
Jungkook'un çıplak hali beni benden alıyor. Islanmış saçları başından, çıplak bedenine doğru yavaşça süzüldü.
"O zaman ben gidiyim. Sen rahat, davran. Ben de kıyafetlerini kurulamaya çalışayım olur mu?"
"Eteğim geç olsa da kurur ama üstümün kuruyacağını pek sanmıyorum."
"Hmm. O zaman ben Eun Su'nun kıyafetlerini getireyim."
"Tamam."
Tam gidicekken kolundan tuttum ve bana dönmesini sağladım.
"Lütfen benim için Eun Su'ya kızma. Benim yüzümden iki kuzenin kavga etmesiniz istemiyorum."
"Ama-"
"Sen de ne olucağını bilemedin o da. O sana kızdı mı? Kızmadı. Senin de ona kızma hakkın yok Jungkook. Lütfen."
O da hatasının farkındaydı ve pişmandı.
"Haklısın."dedi memnun olmuş bir halde.
" Ben gidiyim istersen havlu şu çekmecede. İşin bittiğinde bana seslenirsin. Ben kapıda bekliyor olucağım. Sana kıyafetleri veririm."
" Olur. Teşekkür ederim."
"Rica ederim."dedi ve bana son kez bakıp banyodan ayrıldı.
Beni bu kadar önemsemesi beni çok değerli yapmıştı. Ona karşı bende bir şeyler hissetmeme davetiye çıkartıyordu. Korkusunu gözlerinden rahatlıkla okuyabiliyorum. Bana oldukça değer veriyor.
Yüzümdeki saf gülümseyi silmeye çalışıyorum fakat bir türlü silinmiyor.
Hemen ıslak kıyafetlerimi çıkartıp lavabonun kenarına koydum ve sıcak, suyun altına girdim. Şuan tek yapmak istediğim şey Jungkook'u düşünüp duljn tadımı çıkartmak.
_______________
10 dakikalık duşun ardından havluyu bedenime iyice sardjm ve kapıp açıp Jungkook'a seslendim. O da Minho, Mi Cha ve Jiwon'la konuşuyordu. Beni görünce herkes yanıma gelmeye başladı.
"Herkes gitti?"
"Eun Su yolcu ediyor arkafaşlarını. Birazdan gelir."dedi Jiwon.
"Hana, daha iyi misin kardeşim?"
"İyiyim Minho. Merak etme."
"Al bakalım Hana. Kıyafetlerini getirdim."
Teşekkür edip kıyafetkeri aldım ve banyoya girdim. Saçımı kuruladıktan sonra Jungkook'un bana verdiği kıyafetleri giydim ve bizimkilerin yanına gittim.
"Hana. Daha iyi gözüküyorsun."
Beni boğucak gibi sarılıyordu Eun Su. Sanırım şimdi ölücem.
"Bırak kızı Eun Su havuzda boğulmadı elinde boğucaksın onu."dedi Minho.
Hemen kendine gelerek geri çekildi.
" Evet haklısın hayatım."
"E o zaman napalım? Biz de gidelim artık saat epey geç oldu. Dedi Mi Cha.
" Evet iyi olur. Tekrardan doğum günün kutlu olsun Eun Su."diyerek son bir kez sarıldım.
Teşekkür etti ve herkesle teker teker vedalaştı. Jungkook tekrardan teşekkür ederim.
" 2.kez bana yardımetmiş oldun mahçup oluyorum."
" Yapma böyle, seni her zaman koruyacağım kaç kez olursa olsun. Asla vazgeçmeyeceğim."
O böyle konuştukça içim kıpır kıpır oldu. Aklıma gelen ani şeyle Jungkook'a sarıldım. O da ilk başta şaşırsa da ellerini belime dolayıp bana karşılık verdi.
Geri çekilip en sıcak gülümsememi takındım.
" Görüşürüz."
" Görüşürüz."
~~~~~
Merhaba💗
Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Sıkıcı olmamıştır umarım.
Bölüm hakkındaki görüşlerinizi mutlaka bekliyorum. Tekrardan söylediğim gibi. Oy atmayı ve yorum yapmayı lütfen unutmayınız.
Öpüldünüzzz💗
