|35

104 9 0
                                    

İyi okumalar💋

-Başlamadan önce oy atın lütfen❤️

Son zamanlarda yeni çıkacak olan koleksiyonumdan dolayı hayatımı düzgün yaşayamamaya başladım. Eskiden hayatım çok yoğun gelirdi. Fakat iş hayatına atılınca asıl yorgunluk neymiş öğrendim.

Dışarı çıkmak için bej tonlarında bir kombin yaptım.

Uzun bir aradan sonra Jungkook, Eun Su ve Minho ile dışarıya çıkacaktım ve şık olmak istedim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Uzun bir aradan sonra Jungkook, Eun Su ve Minho ile dışarıya çıkacaktım ve şık olmak istedim. Kim bilir en son dışarıya kahve içmeye ne zaman çıkmışımdır. Israr etmeseler bugün de dışarıya çıkmazdım fakat gerçekten de ilişkiler benim için önemliydi ve Jungkook'la eski günlerdeki gibi olamıyorduk.

Kapımın çalmasıyla Minho içeri girdi.

"Hazırsan çıkalım mı?"

Minho'yu onaylandıktan sonra çantamı aldım ve odadan çıktım.

_______________

Arabadan iner inmez karşı kafedeki masallardan birinde oturan Jungkook ve Eun Su'yu gördük ve hızlı adımlarla yanlarına ilerledik.

"Hoş geldiniz"

"Hoş buldukk"

Jungkook'un beni görünceki gülümsemesini özlemiştim. Birbirimize sıkıca sarıldıktan sonra ayrıldık. En azından çok yakında işlerim ara vermiş olacağım ve Jungkook'la güzel bir tatil yapacaktım. İkimiz de bunu heyecanıyla yaşıyorduk.

"Ayakta kaldık oturmaz mıyız?" dedi Eun Su.

"Ah tabi otururuz. Dalmışım sap gibi. Kimse bir şey demiyor." dedim gülerek.

Biz oturur oturmaz Minho dördümüze de birer kahve almak için içeri girdi.

"Ee? Dökülün bakalım tatil ne zamana?"

"1 hafta sonra Perşembe günü. Biletleri aldım bile."

Ani söylediği şeyle Jungkook'a bakmıştım. Ne ara planlamıştı? Ama ben daha önümdeki projelere bile bakamamıştım.

"Jungkook bana neden söylemedin? Ya o zamana işlerimiz bitmezse?"

"Iseul'dan programına baktım hayatım. Çarşamba günü işlerin bitiyor. Ondna sonra geri kalanı da şirketin yapacağı bir iş. 2 hafta tatil yapıp defilelerine hazırlanabilirsin öyle değil mi?"

Gülümseyip başımla onayladım. Minho da kahvelerimizi getirerek bize gülümsedi.

" Hayırdır? Ne kaynatıyorsunuz?"

" Hana ve Jungkook haftaya Perşembe tatile gideceklermiş. Onu konuşuyoruz."

"Hmm? İşlerinizin bu kadar çabuk biteceğini düşünmemiştim çocuklar. Nereye gidiyorsunuz?"

"Milano" dedi Jungkook.

_______________

Kafeden ayrılıp Jungkook'un arabasına bindim. Bugün şirkette ufak tefek işlerim vardı. Onları halledip hemen gideceğim. 5 gün sonra Milano yolcusu olacağız. Yanlış hatırlamıyorsam Milano'ya 2 kez gitmiştim fakat ilk kez Jungkook'la baş başa bir tatile gidecektim ve bunun verdiği heyecan hat safhadaydı.

"Benim şirkette bir toplantım var. En geç 2 saate seni almaya gelirim. Tamam mı güzelim?"

"Tamamdır benim işlerim de anca biter sanırım."

Şirkete geldiğimde Jungkook'un yanağına ufak bir öpücük atıp arabadan indim.

Bulunduğum kata varınca asistanım Iseul hemen yanıma geldi.

"Bayan Kim, Kwan bey sizinle görüşmek istiyor. Odanızda sizi bekliyor."

"Tamam Iseul, teşekkür ederim."

Kapımı açtığımda Kwan'ı dergi karıştırırken gördüm.

"Selam Kwan, önemli bir şey mi oldu?"

"Hayır bebeğim. Koleksiyonunu almaya geldim. Fotoğraf çekimi için aksesuar vs ayarlamak lazım."

Çantamı masama koyup anahtarı elime aldım.

Tasarımlarımın olduğu odayı açtım ve Kwan' la dikkatli bir şekilde koleksiyonumdaki parçaları giysi poşetlerine koyduk. Kwan'a bu tür konularda çok güveniyorum fakat ilk koleksiyon çekimim olduğu için yine de kontrol amaçlı gitmem gerekiyor.

"Ne zaman yapılacak peki Kwan?"

"Sen de gelmek istersin diye düşündüm. Sen ne zaman uygun olursan o zaman yaparız ama çok geçikmesek iyi olur."

"Tamamdır o zaman. Yarın yapalım olur mu?"

"Tamam hayatım ben çocuklara haber veririm."

Elimde kalan son kıyafeti de poşete koydum ve Kwan'a götürmesi için eline tutuşturdum. 2 saate işlerimin bitmesi gerekiyor ve bu yüzden hiç zaman kaybetmeden hemen dosyalarının başına oturdum.

Yaklaşık 1 buçuk saat sonra Jungkook beni aramıştı ve gitmek için toparlanıp odadan çıkmıştım. Binadan tamamen çıkıp Jungkook'un arabasına doğru ilerledim. Benim geldiğimi görünce başını telefondan kaldırdı ve tavşan gülümsemesini sundu.

Arabaya biner binmez Jungkook'a kısacık sarıldım.

"Toplantın nasıl geçti sevgilim?"

"Yorucu, ama iyi. Almayı düşündüğümüz arsaya iki kat fiyat verenler olmuş. Onlarla uğraştım."

"Başka arsa bulamaz mısınız ki Jungkook? Yarışmaya ne gerek var?"

"Bu arsa yatırım yapmak için harika bir konum. Bunu kaçıramam."

İş konusunda yarışı hiç sevmiyorum. Ben yıllardır okulda yarış içindeydim ve stresten bunalıma girmiştim. Jungkook'un da bu strese girip sıkıntı çekmesini istemiyorum.

Bu duruma üzüldüğümü anlamış olacak ki çenemde tutup başımı öptü.

"Sen onu bunu boş ver güzelim. Haftaya gideceğimiz tatili düşün. Kusursuz olacağını hissediyorum."

"Ben de. Buradan bir aksilik çıkacak diye ödüm kopuyor. Tatilimizin suya düşmesini hiç istemiyorum Jungkook."

"Metak etme sevgilim. Her şey çok güzel olucak. Biraz anın tadını çıkar olur mu."

"Hmhm peki"

~~~~~

Uzun bir aradan sonra herkese merhabaa💗

Bu aralar çok yoğunum bu yüzden pek fazla yazamadım. Ve ne yalan söyliyeyim yazasım da gelmedi🙈

Fakat yorumlarda yb isteyen kişileri görünce yazmaya karar verdim. Umarım beğenmişsinizdir.

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın lütfenn. Bunlar, yazmam için beni motive ediyor.

Sağlıcakla kalın, öptüm💋

Designer|JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin