Restorana geldik, arabadan indik. Kenan o bahsettiği arkadaşıyla konuştu, o da içeride olduğunu söyleyip bize nerede oturduğuna dair bilgi verdikten sonra içeri girdik. İçeriye girdikten sonra talimatlara uyarak yürüyorduk ki Kenan mekanı övmeye başladı "Buranın bir makarnasıyla pizzası var. Var ya parmaklarını yersin. Biz buraya sık sık geliriz. Özellikle de Burcuyla evlilik yıl dönümlerimizde." Dedi ve Burcuyu minik bir sıktı bıraktı. Yani mini sarılma diyebiliriz. Yürümeye devam ettik ve masaya geldiğimizde bugün ki ikinci şokumu yaşadım. Öylece kaldım. Arkamdan gelen burcu ve Kenan da durdu ve suratlarındaki gülümseme düştü. Ne olduğunu anlamaya çalışıyorlardı. Bana bakıp yüz ifademden bir şeyler çıkarmaya çalışıyorlardı. Masada oturmuş adam ise telefonunda muhtemelen biriyle yazışıyordu. Önünde duran birileri olduğun fark etti ki başını kaldırdı ve suratındaki büyük gülümseme tabii ki onun da düştü. Ayağa kalktı.
"Özge..."
"Mert..."
Merhabaa, bugün telafi için 1 bölüm daha attım. Biraz kısa oldu ama işe yarar diye düşünüyorum :))
Sizce mert kim? yazın bakalım yorumlara...
Tekrar görüşürüz...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Bir Başlangıç
Dla nastolatkówMerhaba, ben Defne. Daha yaşım çok büyük olmamasına rağmen büyük bir yazma tutkum var. Daha önce birkaç denemem daha olmuştu fakat onlar biraz kötü olmuş, daha çok çocuk kitabıydı. Bu kitap benim şu ana kadarki son kitabım ve yazmaya devam ediyorum...
