Biyolojik Aile

3

Arkadaşlar mutimediayada bULUT var keyifli okumalar

Maysa

Düşünceler arasında uyuya kalmıştım ve bu uykuya Eva'nın cırlamaları son vermişti."Maysa çabuk uyan okula geç kalacaksınnn"dahane olduğunu anlamamışken durun bir dakika anladım tarlım bugün ilk günüm okuldaki.Hemen hazırlandım okul formamı üstüme geçirdim yüzümü yıkadım ve saçımı gevşek bir şekilde ördüm.Almira'ya döndüğümde üstünde pembe tayt ve beyaz pofuduk hırkayla  bana bön bön bakıyordu."salak ne bana bön bön bakıyosun hazırlansanaa"  "bugün kendimi pek iyi  hissetmiyorum okula gitmiycem tek başınasın"ben bunu duyunca beynimden vurulmuşa dönmüşken"hayır Almira saçmalama tabikide benimle geliyosun ablanı okulun ilk günü nasıl tek bırakırsın"dedim. "üff sen 16 yaşındasın 16! Yapabilirsin üstesinden gelebilirsin tek başınasın 15 dakika sonra servis seni almaya gelecek " ona dehşet içinde bakarken söyleyebildiğim tek şey "bok ye!" oldu ve odayı terk ettim.Aşağıya indiğimde annem bana gülümsüyordu babamda ona destek çıkıyordu yanlarına uğramadan evden çıkmayı pilanlıyordum ki hazır olup olmadığımı  sordular ben hazır olmadığmı söylediğimde abim annem ve babamın yüz ifadesiyle gülmekten sandelyeden düştü.En sonunda tek parça bir şekilde evden çıktığımda yan evdeki adının Klaus olduğunu öğrendiğim bana yardımcı olucak çocuk yanıma geldi ve" günaydın" dedi.bende ona soğuk bir şekilde aynı cevabı verdim ve en sonunda servis geldi.İlk önce binip binmemek konusunda tereddüt ettim ama Klaus'un  abisi olduğunu öğrendiğim  Barry geldi ve terdeddütümü yarıda kesip beni hunharca servise ittirdi.Bende havaya bir küfür savurduktan ve servisin kapısına yapıştıktan sonra servise bindim servisin en arka aynı zamanda aciz yerine gidip koyun gibi oturdum.Yanımda yine o çocuk yine Barry evet tekrardan neyseki tek sorunumuz bu değildi çünkü telefonumu alıp almadığımdan emin değildim  en son aceleyle çantama attığımı hatırlıyordum.Kalkıp tam çamtamı açacaktım ki kalkarken dirseğim Barry'nin gözüne çarptı.Barry acıyla inleyip gözünü tutunca zaten birkaçı üzerimde olan gözlerim hepsini üzerime çektim .Heyecandan napacağımı şaşırıp etrafa bakmaya başladım ve Barry sanırım küfür ediyordu.o sırada bi kaç kişi Barry'in yanına gelmek için hareketlendiğinde Barry onlara yerlerine geçmelerini söyledi.Sonra bana sessizce "sen ne kadar yüzsüz bi insansın" dedi.Bense sessiz kalmayı tercih ettim.Hala gözünü tutmakta olan Barry "resmen gözüme dirsek attın ve umrunda bile değil" dedi."banane oğlum bilerek yapmadım ayrıca beni kapıya ittirdin kapıya çarpmamı sağladın üstelik ben özür dilemem tamam mı asla haksız olsam bile özür dilemem doğamda var" dedim.Hiçbir şey söylemedi ve servisten indi ve bende etrafta Klaus'u göremeyince çareyi Barry'de buldum ve peşinden koşturmaya başladım."Barry  canım arkadaşım nereye gidiyosun beni bekle" diye bağırdım ama anlaşılan umrunda bile değildim.Zar zor 10/n 'yi buldum ve kendimi içeri attım.İçeri adım attığımda 5 kişilik bir kız gurubu ve 4 kişilik bir erkek gurubunun dikkatini çektim çünkü sınıfta birtek onlar vardı ve ben öğrencilik hayatım boyunca ilk defa sınıfa öğretmenden önce girmiştim.Herkes bana bakmaya devam ederken erkek gurubundan biri "sen kimsin?" diye sordu.Ona boş boş baktım ve cevap vermeden elime sadece telefonumu alıp sınıftan çıktım.Çantam sınıfta ve savunmasızdı tamam ne kadar saçma bir düşünce olsa bile bu okula ilk defa geldiğim için kendimi tehlikede hissediyordum.Koridorda ilerlerken herkes bana bakıyordu.Onlara bakmamaya özen gösteriyordum ama bu biraz zordu.En sonunda zil çaldığında ve ben  zorla sınıfa girdiğimde herkesin gözü üstümdeydi en arka sıraya geçtim ve oturdum.uzun boylu esmer bir çocuk yanıma geldi ve"burası benim yerim"dedi.Aldırmayıp kitabıma devam ettim.Söylediğini tekrarlayınca ona dönüp umursamaz bir şekilde "tamam" dedim.Bana sinirle baktı ve yanıma oturdu.Geri zekalı aynı sıra işte sağda otursan nolur solda otursan nolur.Sınıfın kapısı açıldı ve içeriye öğretmen olduğunu zannettiğim biri girdi beni  henüz görmemişti çünkü en arkadaydım.Masasına oturduğunda sınıfa göz attı göz göze geldiğimizde beni iyi bi süzdü,ben içimden 'ne bahtın' derken ,bana "seni ilk defa görüyorum yenisin galiba?"diye sordu.Başımı evet anlamında salladım adımı sorduğunda adımın Maysa olduğunu söyledim soyadımı sorduğunda ise "Mukan" dedim ve sınıftaki 14 kafa birden bana döndü onlara sorar şekilde bakarken  onlarda bana sorar şekilde bakıyorlardı.İçlerinde biri " Bulut Mukan'ı tanıyomusun?"diye sordu ona "evet" dedim. Hepsi bana bakıp aynı anda gülmeye başladılar.Aynı çocuk yine konuştu"nereden tanıyorsun bakalım?"dedi.Ona boş boş bakaren onu öldürmek için kafamda 1500 tane öldürme planını çoktan kurmuştum bile"abim"dedim.Bana alayla baktı ve "hıhı bencede"deyip önüne döndü .Arkadaşlarına"deli bu kız ya " dediğini duydum sensin deli bok yemiş kırmızı götlü şenpanze seni.Ama ben zekiliğimi koruyarak bir plan yaptım okul çıkışı Bulut'tan beni almaya gelmesini isteyecektim.Evet ona hala doğru düzgün abi diyemiyordum çünkü abimmiş gibi hissetmiyordum aynı şey Poyraz ve berfin aynı zamanda Almira içinde geçerliyd.i Ama hayata tutunmak ve onlara iyi davranabilmek için ilgileneceğim onunla  ilgilenirken eğlenebileceğim bir şeye ihtiyacım vardı.Bu yüzden okul çıkışı Bulut la köpek almaya gitmeyede karar verdim.

*****************************************************

Koca dört tane dersin sonunda öğle yemeği vakti gelmişti.Ben yemekhanenin nerede olduğunu bilmediğim için Klus'un peşine takıldım.Ona mesafeli bir şekilde."şey ben yani biz yani sen ve ben aynı masada yiycez dimi çünkü bu okulda tek tanıdığım kişi sensin de." "biz abim ve bikaç arkadaşla yiyoruz sende istersen bizle yersin" dedi.Sonunda yemekhaneye ulaştığımızda devasa olduğu kanısına vardım.Sıraya girdim.Tam olarak Klaus'un arkasındaydım kendimi kuyruk gibi hissetmeye başlamıştım Klaus'un benden bıkmış olabileceğini düşünüyordum ama  bunu yapmak zorundaydı.yaklaşık on dakikadır sıradaydık ve ben cidden sıkılmaya başlamıştım ben sabırsız bir insandım.Arkadan tanıdığım bir ses "bekleme yapma" diye bağırdı.Arkaya dönüp tam ona laf yetiştirecekken Barry ve morarmış gözünü görmemle birlikte şok oldum.Bir anda gülmeye başladım.Kahkahalarım arasında gözüne ne olduğunu sordum."hatırladığım kadarıyla serviste yanımda bir ufaklık oturuyordu ve gözüme dirseğini soktu!"dedi.Ben şaşırmıştım çünkü o kadar güçlü vurduğumu hatırlamıyordum yada vurmuşmuydum evet vurmuş olabilirim gücünü kontrol edemeyen bi insanım tamam mı Barry'yii boşverdim ve önüme dönüp beklemeye devam ettim..En sonunda sıra bana geldiğinde bir süre düşündüm ve bir şey istemediğime karar verip sıradan çıktım.Bana sinirli bir şekilde bakan Barry ile göz göze geldik ve bana "madem yemek yemiyecektin neden sıraya girdin"dedi.omuz silktim ve arkamı dönüp yürümeye başladım.Barry ne kadar arkamdan küfür etsede umrumda bile değildi.

*************************************************************

Son 4 koca dersten sonra bu sefer okul çıkışı vakti gelmişti.Okulun dışına çıktığımda koca bir topluluk gördüm.Tam o topluluğun yanından geçip gidecektim ki topluluğun arasından Bulut'un arabasını gördüm.Tarlım Bulut bu kadar ünlü müydü?Topluluğa doğru ilerledim ve aralarına girdim.Tyler'a ulaşmaya çalışırken sanırım benden büyük olan bir kız bana döndü ve"küçük hanım Bulut kendinden küçüklerle ilgilenmez."dedi.Ona aldırmadım ve yürümeye devam edip arabaya ulaştım.Arabanın önünde durduğumda,Bulut'a eğilip sadece onun duyabileceği şekilde  "Bulut kapıyı açamıyorum sen açarmısın?"bana tuhaf tuhaf baktı ve"kızım eserlimisin?Bak şimdi orda kapının üstüne bir kulp var gördük mü?Heh işte onu tutup çekiyosun ve kapı sihiri br şekilde açılıyo"dedi.Ona "aptal kapının nasıl açıldığını bilmiyorum demedim.Kapıyı açamıyorum dedim farkındaysan ve kapıyı açamayıp rezil olmak istemiyorum."Homurdanarak yerinden kalktı ve kapıyı açıp arabadan indi.Benim binmem için kapıyı açtı.Arabaya bindiğimde bugün sınıfta bana aptal diyen çocuğun bana bakan şaşkın gözleriyle karşılaştım,ona el hareketi çektim ve Bulut'un arabaya binmesini bekledim,fakat bu pek mümkün gözükmüyordu.Neden mi?Çünkü o pislik kızlar Bulut'u rahat bırakmıyordu.En sonunda Bulut arabaya tek parça bindiğinde.Bana dönüp "cidden kapıyı açmayı bilmediğine emin misin?"diye sordu."Hayır şapşal tabiki de kapıyı açmayı biliyorum.Ama bir kaç kişinin tepkisini merak ediyordum.Kardeş olduğumuza inanmadılar da"."Herşey bunun için miydi yani?" dedi."evet"dediğimde."eeee süpriz yokmu yani?"dedi.Buna karşılık bende"süpriz mi?Haaaa evet şu süprüz"dediğimde sırıttı ve"Haaaaaaa evet o süprüz"diyerek beni taklit etti.Ne var yani yanlış söylemiş olamaz mıyım?Sürpriz yerine süprüz demiş olamazmıyım?Ben düşüncelerden sıyrıldığımda ve Bulut bana süprüzün ne olduğunu  sorduğunda ona bizi barınağa götürmesini söyledim.Bana baygın bakışlarından birini yollayınca "köpek alıcam bakma öyle"dedim."Napacaksın köpeği sen varsın ya?"dediğinde bu sefer ben ona baygın bakışlarımdan yolladım.Önüne döndü ve arabayı sürmeye başladı.15 dakika kadar sonra barınağın önündeydik.İçeri girdik,içerideki adam abimi görünce gözleri parıldadı resmen.Abim onun yanına gitti ve ikisi derin bir muhabbete girdiler.Ben konuşmlardan sıkıldığım için köpeklere yöneldim.İlk önce hangi köpekleri almak istediğimi düşündüm.Sibirya Kurdu ve çin aslanı istiyordum .İlk önce bir tane sibirya kurdu aldım ardından çin aslanını da aldıktan sonra abimin yanına gittim ve onu dürtükledim.Abim bana bakınca ona "ben köpeklerimi aldım gidebiliriz" dedim.Abim konuştuğu adamla vedalaştıktan sonra arabaya yöneldik.Tam arabaya binecektik ki abim endişeli gözlerini bana çevirdi.Hemde baya endişeli olan gözlerini hemde çok çok  çok endişeli gözlerini.Ne olduğunu gerçekten merak etmeye başlamıştım...