GAENBYUL HARP AKADEMİSİ (Since 1954)

DEĞİŞİM

Yansımamı zar zor gördüğüm aynanın önünde kararımı kesinleştirmeye çalışıyordum . Masanın sol köşesindeki makası almak zor geliyordu , işimi daha çok zorlaştıran şey ise Seo Ra'nın vazgeçmem için sarf ettiği sözlerdi .

'' Soo Ah karar vermek zorundasın , saçını kesersen geri dönüşü olmaz . Eğer kimliğini ifşa edersen cezası ölüm olur. Lütfen bir daha düşün , harp akademisi eğlence yeri değil !'' 

Kararımı vermiştim , elimi kör makasa uzatıp aldım . Makas saçıma değince irkildim , ilk tutamı kesmek zor olmuştu ama gerisi ip söküğü gibi geldi . Zaten verilecek bir kararda yapılan ilk şey hep en zor kısım olur. Saçımdan dökülen tutamlar birer birer yere serpiliyordu . Saçım çok kısa ve biçimsiz olmuştu ama istediğimi elde etmiştim , çelimsiz , ailesini geçindirmeye çalışan bir erkek gibi görünüyordum ... 

Amcamla konuşmamız canlandı gözümde ;

'' Soo Ah baban kalp krizi geçirmedi , o...o öldürüldü . Kim tarafından olduğunu bilmiyorum ama çok tehlikeli insanlar. Gırtlağında iki bıçak izi vardı , babanı bildikleri öldürdü ...'' sıktığım yumruğu gevşeterek sordum.

'' Peki onları nasıl bulacağım , ah Tanrım , ne yapmalıyım ?'' kafasını kaşıdı , söyleyeceklerini tartıp biçiyordu .

'' Baban onu tren istasyonundaki tuvalette kanlar içinde bulduğumda baban kulağıma şunu fısıldadı : ' Gaenbyul Harp Akademisi ' . Bu olayın akademi ile bir ilgisi olmalı .''

'' Anlayamıyorum , henüz kurulalı bir hafta bile olmayan bir akademinin babam ile ne ilgisi olabilir ? '' Bir yandan göz yaşlarımı siliyordum...

'' Akademinin açılışının resmi olarak duyurulması , Yeong Hanedanının son nesli olan Kral Wank So'nun ve babanın ölümüne yakın bir tarihte gerçekleşti . Baban , kralın vücudu inceledikten hemen sonra öldürüldü , belli ki bir şey öğrenmişti. Soo Ah , senin baban İncheon'de şanı bilinen iyi bir doktordu , sence kralın cesedini inceledikten sonra öldürülmesinde bir tuhaflık yok mu ? '' 

Amcama hak vermiştim öldürülmesi için bir sebep yoktu , tabi öğrendiği bir şey , biri için tehlike arz etmiyorsa ...

***

Başvuru belgelerimiz elimizde sağlık merkezi binasının önünde kuyruk oluşturmuştuk . Diğerleri heyecanla bir an önce sağlık kontrolünden geçip kabul edilmeyi beklerken , ben hekimin kadın olduğumu anlamaması için ne yapmam gerektiğimi düşünüyordum , soyunmamı isterse ne yapacaktım? 

Nihayet sıra bana geldiğinde terlemiş avuç içlerimi pantolonuma silip içeriye girdim . Doktor sıkılmış gibiydi , oflayıp duruyor , gözlüğünü oynatıyordu . Kafasını benden öncekinin belgesinden kaldırıp bana baktığında şüphelenmemesi için tanrıya içten içe yalvarıyordum .

'' Adın ? '' dedi soğuk bir sesle , tedirginliğimi en iyi şekilde saklamaya çalışarak cevap verdim.

'' Min Kyung Hoo .'' 

'' Yaşın ? ''

'' O..on dokuz . '' dedim titrek çıkan sesimle bir sonraki soruyu merakla bekliyordum.

'' Pekala , üstünü çıkarıp uzan .''  

Şimdi ne yapacaktım ? Hemşirenin başını eğip odadan çıkmasıyla doktor masadan kalkıp eski püskü karyolayı işaret etti .

'' O..olmaz ! Y..yani ben daha öne kimsenin önünde soyunmadım , kıyafetli olmaz mı?'' Sinirlenmişe benziyordu . 

'' Hadi ! Uğraştırma beni , erkek gibi davran ! ''