"senin Güzelliğin İçindeki Çocuk"

275 22 2
                                    

Biz yarım kalmış hikayelerdik aslında,gerçekleştiremediğimiz hayallerimiz vardı.Dünyaya toz pembe bakmazdık,bakamazdık bulutların üstünde uçamazdık mesela çünkü indirirlerdi bizi o bulutlardan.Mesela evimizde otururken hayal kurarken çalardı acı bir telefon karakol baskını,sınıra pusu,mazlum katliamı gibi nice şeyler bölerdi hayallerimizi.Evlenmek,çocuk sahibi olmak onların büyüdüğünü bilmek herkesin hayalidir ya bizler evlenebiliyor muyduk,çocuğumuz oluyor muydu ya da büyüyebiliyor muydu?Yarım kalmıştık işte biz değilsek bile geride bıraktıklarımız. 

"Doktor bey acile bir hasta getiriyorlarmış!"koşa koşa varmıştı yaşlı doktor ambulansın yanına," ambulans doktoru kim? "kıvırcık saçlı kız" benim efenim"dedi, "23 yaşında göğüs bölgesine 2 karın bölgesine 3 şarapnel parçası saplanmış çok kan kaybediyor iç kanama riskide yüksek." Hemen 2 numaralı ameliyathaneyi hazırlayın hemen!          "Ulan kız çocuğu, yaktın beni!" "Komutanım ailesine haber vermek gerekiyor." "Lan oğlum ben nasıl diyeyim annesine senin evladın kan revan içinde hastanede hayati riskle yatıyor diye, ya babasına ne diyecem lan 'sen ne halt yemeye oradaydın derse' ne?" O sıra araya Fatih abi girdi. "" Zaten ne ağıt yakacak bir anası ne de hesap soracak bir babası var. Babası üsteğmen'di Hilal'in  anneside öğretmen 8 yaşındayken annesiyle babasının görev yaptığı yerdeki arabayı taramışlar şehit olmuş ikiside-"Nerde lan Arca" "Ula koçari bir sakin ol ula!" Ne sakin olacakmışum dede bacum içeride canıyla cebelleşsin koçari sakin kalsın hayır o kadar adam bir çizi tutamadunuz mi? Dede kalbini tutu "Polat yeter sen tutabiliymiydun ula bir torunum ağır yarali, diğeri kocaya kaçmış insanum ula ben!".                        * * *                                                                  "Abi 2 saatir bir ileri bir geri başım döndü, otur ha doktor çıkıyor!" "Doktor, o iyi mi?" doktor acı gözlerle adamın yelil kederli gözlerne baktı "açıkçası Dağhan bey buraya kadar dayanması bile mücize, karın bölgesindeki şarapnel parçalarını temizledik lakin göğüsünddki şaeapnel parçasının bir kalp damarına saplanmış." "Yani?" "Yani, eğer şarapnel parçasını çıkartırsak kalbi durabilir bu yüzdende aile'nin onayını almam gerek." "Şarapnel parçası çıkmazsa?" "İşte orası daha kötü dediğim gibi parça damara saplanmış bu sefer yavaş yavaş acı çeke çeke ölür!".                                         * * *
" Abi? "" Dağhan" "Yaprak" "Dağhan" "Yaprak" "Polat!" "ula, ben sağa habu adamın yanuna durmayacasun demedum mu? Evlenenne kadar sağa Kuzey, Muzey yok!" "Ama Polat." "Arca iyileşmeden bir düğün etmetye kalkun ben sizi ne edeyum bak!" "şimdi elime düştün kız çocuğu" diye mırıldandı Dağhan.                                ** *                                                                    "Doktor bey hastanın  kalbi durdu!"
Anne, baba sizi çok özledim niye hiç gelmediniz yanıma, kızım git burdan orada seni bekliyorlar orada seni seven insanlar var. Ben de sizi seviyordum siz beni bırakıp gittiniz, gitmeyeceğim işte gitmeyeceğim! "Zorlu" "Yalaz" "gitme ne olur bırakma beni, ben ben sensiz yaşayamıyorum, ben onları çok özledim ben onlarla gitmek istiyorum" istemezmisin evlenelim bir kız çocuğumuz olsun, saçları seninki gibi sarı kahve gözleri benimki gibi yeşil, birlikte dedesiyle anneannesini ziyarete gidelim! "" Hadi be oradan ne evleneceğim senle""hem ben senin çenene iki tane geçirmeden gitmiyorum bir yere!" "Yine ben ne yaptım ula?" "Eve bondon başka adam atma tomom mı kız çocuğu?" bu çeneni kırmam için ilk sebep diğeri kafa kırmalık "eğer beni bırokıp gidersen seni öperim dudokton?                                                           Geri döndü doktor bey döndü, görüyorum" "görüyorum Seher hemşire hasta bizden daha inatçı çıktı. Doktor ameliyathane kapısında göründü Dağhan telaşla doktora bakarken doktor konuşmaya başladı" hastanın ameliyathanede kalbi durdu"yeşil gözleri koyulaşan adamı takmayarak devam etti "lakin o kadae inatço bir hastamız vardı ki geri döndü, şu anlık hayati tehlikesi devam ediyor iç kanamanın durduğuna emin olduğumuz zaman normal odaya alacağız.                               ***
Tam 72 saat olmuştu ameliyat olalı şehidimizi defnetmiştik. Mehmet öyle koridorun bir köşesinde abisine üzgün kendini yiyip bitiriyordu ama ben emindim o güzel kumral kaşlarını çatar ve "yok öyle bir şey" der sonra tekrar kızar sonra severdi. Ama saatlar, dakikalar, saniyeler, saliseler geçmek bilmiyordu o güzel kehribarlarını saklıyordu halen göz kapakları uyanmıyordu. 72 saattir camdan izliyordum onu uyurken adetta bir melekti ama ben onun şy an uyanık bir şeytan olmasını isterdim bana her fırsatta laf sokma çabalarını, durmadan bana çattı kaşlarını umursamazca savurduğu saçlarını dövdüğü adamları, elindeki tüfekle konuşmalarını sert bir komutan edasıyla harekat etmelerini beni dövmek için can atmalarını izlemek isterdim güzel gözlerini kapayan göz kapaklarını ya da hastane kıyafetinin içinde kalan solmuş bedenini değil mesela sinirlenince kızaran yanklarını isterdim. Aklıma gelen şeyle etrafa bakındım Seher hemşireyi görmemle içeri girmem için zar zor izin alıp hastane kıyafetleriyle içeri girdim. Merhaba kız çocuğu, kız çocuğu dememe kızıyorsun değil mi yine rüyanda çattın kaşlarını,ama sana bir şey söyleyeyim mi ne sarıya çalan kumral saçların ne öfkeyle bakan kehribar gözlerin ne de vampire benzeyen beyaz tenin değil seni güzel kılan çirkin sen bir kere hayatımda gördüğüm en çirkin kızsın hatta seni güzel kılan şey kimseyle paylaşmadığın bencilce davrandığın kırık dökük çocuk! Senin güzelliğin içindeki çocuk! "

Başı Bozuklar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin