4

924 44 31
                                    

Cemal Can' ın ağzından;

Adaya vardığımızda herkes dağıldı. Sefil hayatımıza geri döndük. Bende Gizo ile Ardahan' ın yanına oturdum. Nisa yoktu. Çünkü Nisa Barışla derin bir sohbete dalmıştı. Bildiğin satıldım. Sonra görüşücez Niso.

Yasin ve Evrim köşede bitki çayı yapmaya çalışıyorlardı. Ya zehirlenerek ölecez ya da açlıktan. Entrikadan da ölebiliriz emin değilim. Dedikodu da olabilir.

Yunus yanımızda kendi halinde takılıyordu. Arada Ardahan ın dediklerine katılıyor gibi sesler çıkarıyordu.

"Aycan da partinin en şık kızıydı be deyzeoğlu"

Gizem gülerek Ardahan'ın topuzunda vurdu.

"Parti de bana en güzel kız sensin demiştin. Öyle olsun Ardahan(!)"

Ardahan daha çok gülerek ellerini iki yana sallıyordu. Yunus Emre de dahil hepimiz gülüyorduk.

"Ya babuş ama en güzelle en şık arasında fark var eh eh"

Ah Ardahan ah. Demek Aycan partinin en şık kızıydı. Bunu anlamak için mi partide çok bak- bir dakika ne? Ardahan parti de Aycan' a çok bakmıştı. Şimdi de partide ki en hoş kız o diyordu. Bildiğin ondan hoşlanıyorum demekti bu.

Kıskançlık bedenimi ele geçirirken dışarıya belli etmemeye çalıştım. Konuya atlasam olur muydu? Ya da Ardahan a ters bir laf söylesem? Ama Ardahan' ın ne suçu var ki? Gönül bu Evrime de konar Aycana da Nisaya da gizeme de konar. Konuya dahil olmak için sebebim bile yok ki.Konunun Aycan hakkında olması konuya dahil olmam için yeterli bir sebep. Harika şimdi de kendimle çatışıyorum.

Gizem halimi farketmiş olacak ki"Cemo iyi misin?" diye sordu. Kafamı sallayıp evet iyiyim gizo dedim. O da kafasını sallayıp tamam dedi. Sonra da Yunus Emre çağırdı yanına ve beraber gözden kayboldular. Birazdan gelirler birbirlerini boğazlamış halde.

Ardahanla yalnız kaldık. Uzun bir sessizliğin ardından Ardahan gayet samimi ama bir o kadar da endişeli bir şekilde

"Aycanla ilgili konuşmam seni rahatsız ettiyse konuşmam babuş vallahi."

Ben kendi kendime bunu nası anladı diye düşünmeye başladım. Çok mu belli etmiştim acaba?

Direkt söylesem mi acaba ben Aycandan hoşlanıyorum diye. Ay yok yok babuşun kalbine iner falan. Yani o da hoşlanıyor Aycandan çok belli bu da.

En iyisi bir şey dememek, geçiştirmek.

"Yok be Ardoo. Ne rahatsız olcam. Sen yanlış anlamışsındır."

Bunu dememle Ardahan gözle görülür derecede rahatladı.

"Eh be babuş niye öyle davranıyon kalbime iniyordu. Aycandan hoşlanıyorsun sandım bir an. Ehehehe."

Tabii ki Aycandan hoşlanıyorum ama bunu senin bilmene gerek yok şimdilik babuş.

"Babuş ne diyon ya ne hoşlanıcam ondan."

Çarpılcam şimdi. Allah belamı vercek. Pü.

"Valla babuş ben çok hoşlanıyom ondan ya. Çok tatlı kız değil mi? Sincap gibi suratı var be. Eheheheh."

Oturduğum yerde yavaşça dikleştim ve yüzüme ifadesizlik maskemi takındım. Ama her an maskem düşebilir ve ben de Ardahanın üstüne atlayabilirdim.

"Aynen babuş çok tatlı kız."

Tatlı, güzel, sevimli, mükemmel, aşık olunası, yetenekli...

Daha çok var da saymaya üşendim şimdi.

"Ben baya hoşlanıyom bu kızdan babuş da o bana bakmaz be."

Tabii sana bakmaz. O sadece bana bakar.

Tabii bunu dışımdan söylemedim.

"Sana bakmayan ölsün be babuuş." dedim.

Allah belamı vercek cidden ha. Aycan da bakmaz kesin de ölmesin kız be. Tövbe diyim bari Aycan yanmasın.

"He valla babuş. Ehehehehhe. Öyle de Aycan da baksa güzel olurdu be."

Biraz daha konuşursan ben bakıcam sana babuş merak etme sen.

"Tamam Ardo uzatmayalım artık. Kime bakarsa baksın Aycan sanane, bize ne."

Hop hop noluyo bana. Bu kadar sinirli söylememeliydim bunları. Al işte anlıycak şimdi. Yani mal değilse anlar herhalde.

"Tabi banane babuş da niye sinirlendin ki sen şimdi de bi bana."

Anana sinirlendim Ardo sus artık. Tutamıycam bu gidişle kendimi atlıycam üstüne haberin ola.

"Sinirlenmedim be ne sinirlencem." diyip sahte bir gülümseme kondurdum yüzüme.

Kesin çok yakışıklı olmuştum. Keşke Aycancığım da burda olsaydı da görseydi bu yakışıklılığımı. Amk macunu birleşme partisi dedi parti oldu da hani birleşme. Yalancı şerro.

Aman aman noluyo yükseldim bir an.

"Yok yok sinirlendin sen babuş belli baya. Sen de hoşlanıyon dimi bu kızdan. Söyle be babuş nolcak. Yabancı mıyız?"

Bak bak hâlâ geliyo üstüme patlıycam artık.
Ayrıca yabancı mıyız diyor ya bir de. Yok aslanım 10 yıllık arkadaşız. Lafa bak.

"Ardahan sus artık bak sabrım taşıyor. Patlıycam sana sonra kavga edicez. Bi de gevşek gevşek söyle yabancı mıyız diyon. La insan hoşlandığı kızdan hoşlanan biri daha olunca böyle mi tepki verir?"

Obaaa. Son 2 cümleyi söylememeliydim sanırım. Amaan neyse söyledim sonuçta.

Söylediklerimden pişman değilim aklım hâlâ söyleyemediklerimde.

Evet günün özlü sözünü de söyledik.

"Sen kime gevşek diyosun oğlum. Gelmişiz şurda insan gibi konuşuyoruz lafa bak nankör."

"Eh yeter be. Sana sus dedim dimi. Sussaydın o zaman. Hem ne diye Aycandan hoşlandığımı bile bile geliyorsun üstüme. Asıl sen nankörsün be."

"Tamam babuş daha uzatma git de yat. Yoksa kavga çıkar burda."

"Çıksın nolcak korkuyor muyum sanki. Ha sen korkuyorsan o başka Ardocuğum."

Ardahan bir anda oturduğu yerden kalktı ve yanıma gelmeye başladı.

Gazamız mübarek olsun. Ya Allah bismillah.

Umarım ölmem. Ya da bu tatlı suratıma bir şey olmaz.

Seviyorsan Sütlaç Ver || Aycem||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin