Bulutlanmasın gözlerin

6.3K 614 1.1K
                                    

Oy ve yorumlarınızı esirgemeyin 🤙🙏

▪︎▪︎

|4 yıl 11 ay sonra|

-Şimdi doğsaydı 4 yaşına girmesine bir ay kalmıştı?

Kavga ediyorduk. Evden gitmişti. Taehyung benimle ilgilenmek için bir kaç sokak ötesinde yaşadığı eşini bu gece yalnız bırakmıştı. Yanında bir kaç şişe alkolü de eksik etmemişti. Bardağa doldurdu ve ince dudaklarına götürdü.

Kolları dizlerinde, sinsi fakat çakırkeyif bir edayla ağlamaktan kırıştırdığım yatağımı ardından da buruşmuş gözlerime gözlerini değdirdi. Kafasını sağa sola salladı ve bacaklarını kendisine çekip bir konuşma başlattı.

-Böyle olmaz Jimin. Sürekli böyle cehennem hayatı yaşatamazsın ona.

Elimde tuttuğum bardağı cam masanın üstüne gelişigüzel fırlatım. Kırılıp kırılması ya da az sonra herhangi birimize batacak olması umurumda değildi.

-Kimse beni anlamak istemiyor. Sürekli bir şeyler oluyor ve o şeylerin sorumlusu ben oluyorum. Bu durumdan sıkıldım!

Baş ve işaret parmağını yanyana getirerek sesimin tonunu kısmamı işaret etti. Sesimin tonunu ayarlayıp yarım bıraktığım konuşmaya devam edecekken, benden hızlı çıkıp dudaklarımdan akacak kelimeleri yarıda kesmişti.

-Onunla bir ilişkin var ve sen sürekli geçmişten bahsedip duruyorsun. Jimin bunun kırıcı olduğunu sen de biliyorsun. Geçmiş geçmişte kaldı-

Geçmiş geçmişte kaldı. Geçmiş geçmişte kalmamıştı hala benimle yaşıyordu. Ben her sabah onun için yapabileceklerimi çiçeklere anlatıp onların tomurcuklanmasını beklerken nasıl geçmişin geçmişte kaldığına onay verebilirdim ki!

Oturduğum ve saatlerdir büzüştüğüm koltuktan kalkarak mutfağa doğru adımladım. Yürürken aynı zamanda laf da yetiştirmeyi unutmamıştım.

-Ben ona dedim. Sen de çok iyi biliyorsun bunu! Sürekli sana geçmişi hatırlatırım, benden sana iş çıkmaz dedim. Yalan mı?

Taehyung elinde ki bardağı bana kıyasla daha nazik bir şekilde masaya bıraktı. O daima benden daha nazik, daha kibar, daha hoş, daha mükemmel olmuştu. Bu yalan da değildi. Taehyung gerçekten olağanüstü biriydi.

-Yalan değil ama..

Yeni bir bardak alıp içine buzdolaptan çıkardığım soğuk suyu dolduracağın sırada yarım bıraktığı cümlesi şaşırtmıştı.

-Ama ne?

-Ama hiç mi hoşlanmadın 4 seneden beri Jimin? O kadar ilgilendi seninle kanser tedavin boyunca, saçların tek tek döküldüğü sıralarda.. Hiç mi değeri yok senin için?

Sıkı sıkıya tuttuğum bardağı bırakıp saçlarıma götürdüm ellerimi. Okşadım. İyileşmiştim artık. Son evrelerde olan bu hastalığı yıllar önce kimsenin haberi olmadan atlatmıştım. Ellerimi hızla saçlarımdan çekip konuşmaya başladım.

-Ne yani? Ne demek bu! O benimle ilgilendi, yardım etti ve sonrada benim ona aşık olacağımı falan mı bekledi bunca sene! Bunu demeye mi çalışıyorsun!

second chance - jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin