2| yasak orman

833 64 211
                                    

|James|

Gözlerimi her zamanki gibi lilyden alamıyordum. O kadar güzeldi ki, yağmurdan sonra açan gökkuşağından farkı yoktu. Saçlarını at kuyruğu yapmış önündeki iksir kitabına bakıyordu.

Sınıfa profesör Slughornun girmesiyle mecburen bakışlarımı ondan çekip gelen adama baktım. Giyindiği kalın pelerini sandalyesinin üzerine bırakıp sınıfa gülümsedi.

"Evet sevgili evlatlarım. Bence artık gençliğin baş belası olan aşk meselesine geçmekte fayda var. Artık hepiniz en güzel yıllarınızdasınız ve kalbiniz aşık olmaya çok meraklı. Belkide çoktan oldunuz da haberiniz yok" bu sözlerle yeniden zambağıma döndüm. Aklımdan onunla hayaller geçerken Tuna'nın aniden beni dürtmesiyle kısık sesle küfür edip yanımdaki çocuğa baktım. Kulağıma eğilip

"Baksana şunlara behlülle bihter gibi durmadan birbirlerine bakıyorlar. Paranı ve gururunu hazırla çatalak. Çünkü yakında zengin ağaya verilen fakir köylü kızı gibi sana sahip olucam" dedi önümüzde yan yana oturan siriyle remi işaret edip.

"Dediğim gibi aşk çok güzel bir şeydir. Hele ki karşılık bulduğunuzda. İşte tam burada bir çok insan bir yanlışa tav olur: aşk iksirine. Bu çok güzel bir iksir olsada tamamen bir aldatmaca olduğunu sakın aklınızdan çıkarmayın. Size bunu yapmayı öğreticem fakat hiçbirinizin bunu kullanmasını istemiyorum bütün hayatınız boyunca"

Slughorn ağır adımlarla tahtaya geçip iksir malzemelerini yazdı "sayfa 357'yi açın. Orada detaylı anlatım var. Bitkilerime de dikkat edin lütfen. Çok değerlilerdir. Yoksa gecenizi yasak ormanda bu bitkileri aramakla geçirirsiniz" adamın gözleri tunayla beni bulduğunda "ve lütfen Potterla Alkan eşleşmeyin. Malfoy Pottera yardımcı olur musun? Evans sen de Alkana" dedi. Muhtemelen geçen sefer kazanını patlattığımız içindi.

"Hocam ben evansla olsam?"

"Hayır hocam ben evansla olayım. Benim iksirim Jamesinkinden bile kötü değil mi?" tunayı cimciklesemde tavrından ödün vermeden lilynin yanına geçti. Ne halt ediyordu bilmiyordum ama beni bu tavuskuşuyla başbaşa bırakmıştı.

İsteksizce suratı düşmüş olan sarışının yanına ilerledim. En az benim kadar mutsuz görünüyordu oda. Ama slughorn bina başkanları olduğundan hiçbir slytherin ona baş kaldırmazdı. Yüzüme bile bakmadan iksir malzemelerini almaya gittiğinde sessizce onu bekledim.

Günüm tam anlamıyla boktan geçiyordu. Sarışın geldiğinde de işe elimi sürmeyi tercih etmedim. Onun iksiri çok iyiydi. Ama benim genelde elimi sürdüğüm her iksir patlamaya mahkum oluyordu. Yani tembelliğimden değil onu düşündüğümden.

Kenardaki sandalyeye oturduğumda lilyle tunayı izledim. Bir yandan bir şeyler konuşup gülüyorlar bir yandan da lily iksiri hazırlıyordu. İksirde en az benim kadar kötü olan Tuna ise sadece malzeme doğruyordu.

"Potter sende arkadaşına yardımcı ol" dedi profesör kazanları gezerken

"Oluyorum zaten profesör. Elimi sürmemekle" slughorn vukuatlarımı benim kadar iyi bildiğinden gülümsesede "Hadi Potter" dedi yanımızdan ayrılırken

"Ee bana da bir şeyler ver Malfoy"

"Şunları doğra" diyip önüme attığı bitkilere baktım. Muhtemelen bir çok kez görmüştüm ama hiçbirinin adını hafızama kazıyacak kadar önemsememiştim.

Elimdeki bıçakla hepsini rastgele küçültmeye başladığımda çoktan önüne dönen sarışın tekrar dehşetle bana döndü.

"Öyle değil aptal Potter. Uzunlamasına kesmen lazım. Merlin aşkına madem bilmiyorsun sorsana" kızgınlıkla yanıma geldiğinde umursamazca eline bıraktım bıçağı.

marauders gaywartsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin