|Sirius|
Gerginlikle aynadan son kez kendime baktım. Siyah uzun saçlarımı minik bir topuzla yukarıdan toplamıştım. Gözlerimin çevresine çektiğim kalemle griye çalan mavi gözlerim açığa çıkmış, siyah deri ceketimle uyum yakalamıştı.
İçimdeki heyecan arada bir dışıma vuruyordu. Çünkü bugün ona eşcinsel olduğumu itiraf edeceğim gündü. Ne tepki verirdi bilmiyorum ama dünden beri sürekli bir konuşma hazırlama çabasındaydım. Aklıma tonlarca kelime geliyor ama hiç birisiyle anlamlı cümleler kuramıyordum. Konu remus olunca resmen beynim çalışmayı bırakıyordu.
Bir de dün iğrenç bir şey olmuştu. Dersler bitince her zamanki rutinimizle karagöle inmiştik ve geçen gece tunanın bahsettiği kız yanımıza gelmişti ve remusa hogsmeade'de takılabilir miyiz diye sormuştu.
Hemen yan tarafında kıskançlık krizlerine girsemde ağzımı açamamıştım. Remusta bunun arkadaşça bir teklif olduğunu düşünüp kabul etmişti. Yani bence öyleydi çünkü kız yanımıza gelecekti. Eğer bunun gerçek bir randevu teklifi olduğunu düşünseydi herhalde yanımıza davet etmezdi.
Şu an Tuna o kızı halledeceğini söyleyip yanımızdan ayrılmıştı. Jamesle yalnız kaldığımızda ise konuyu hemen uzun süredir adını anmadığım itirafına getirdim.
"Ee çatalak, tavuskuşuyla aranız nasıl?"
"Göremiyorum ki onu. Ama derslerde hiç yüzüme bakmıyor. İstemeden onu kıracak bir şeyler yapmış olabilir miyim pati?" dedi aniden düşen moduyla. Son zamanları hafızamdan yoklarken
"Sanmıyorum" dedim. "Bizden ayrılıp sen sorsana"
"Açıkçası aşağılanmaktan korkuyorum. Malfoyu biliyorsun. Dengesiz biraz"
"O zaman yalnız yakalamaya çalış. Klasik safkan ayakları işte. Ama yalnızken maskesini çabuk düşürecektir" sanki kendi aşk hayatımı düzene sokmuş gibi bir de jamese tavsiye verirken Tuna kahkahalar içinde içeri girdi
"Kız iptal aşkolar" dedi hala kahkahası kesilmemişken
"Merlin aşkına ne yaptın zavallı kıza?" jamesin yüzünde dehşet ifadesi belirirken ben hiçte zavallı olduğunu düşünmüyordum
"Balkabağı suyuna müshil attım. Bırak remusla buluşmayı tuvaletten çıkabileceğini sanmıyorum" kapı tekrar açılırken remusun kumral saçları göründü. Aynı anda üçümüzde susup ona döndük.
"Hazır mısınız?"
"Hiç bu kadar hazır olmamıştık" dedi tuna. Remus yanımıza yaklaşırken onu süzmeye başladım. Genelde tercih ettiği gibi toprak tonlarını giymişti. Çöl kahvesi örme boğazlı kazağı ve kil yeşili pantolonuyla nefes kesici duruyordu. Açık kumral saçları odaya dolan kış güneşiyle ışıldıyor, yüzündeki gülümsemeyle tapılası duruyordu.
"Hadi o zaman gidelim. Bu arada Amy gelemiyormuş arkadaşı söyledi de. Hastalanmış biraz. Açıkçası dün gayet iyi görünüyordu"
"Çok mu üzüldün?" dedim ama sesim istediğimden sert çıkmıştı. Asabiyet beynimi ele geçirirken sakin olmak için derin derin nefesler aldım.
"Niye üzüleyim Sirius?" kaşlarını çatmıştı anlamlandıramadığını belli edercesine.
"Bugünde kuşlar ne güzel uçuyor ya. Resmen ayrı bir havası var bu güzel günün" tuna sesini yükselterek aramızdaki saçma gerginliğe son verirken pencereye yanaştı "ayy canlarım benim şunların şu kanatlarının sevimliliğine bak yaa" elleriyle havayı sıkar gibi hareket yapıp sesini garip tonlara çıkarıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
marauders gaywarts
Fanfiction"yüce merlinin üçgen külodu aşkına niye bu okuldaki herkes gay?" diye sordu Tuna inanamayarak ~kitapta peter karaktersizi yerine Tuna şerefsizi olacak bilginize sunulur 🌈×homofobikler ve küpekler giremez×🌈