Ne yazdığımı kendim bile unutmuşum awsu
Smut yok ama çok bel altı içerik döndürdüm. Rahatsız olan kardeşlerim okumasınlar. Boş bölümdü zaten
|Sirius|
Balo hızla biterken büyüklerin heyecanla, küçüklerin imrenerek baktığı parti başlamıştı. Bir hafta bu partiyi hazırlamak adına uğraşsakta emeklerimizin karşılığını almıştık.
Giriş, bahçenin yasak ormana bağlanan geniş arazisinin başındaydı. Tuna ve Dave'in önünde beklediği görünmez kapıyla girecekleri içeri alıyorduk. Katılmak isteyen ve yaşı tutan herkes çok önceden adını uzun parşömene yazdırmış, girmek için ise daha kapıda bir yemin ediyorlardı.
Bu yemin işini ise oldukça ciddiye alıyorduk. Çünkü gerçekten kirli bir parti olacaktı ve bilirsiniz insanlar sarhoşken kolay saçmalarlar, sırlarından bahsederler. Kimseyi zor durumda bırakmamak ve yarın okulda yeniden birbirimizin yüzlerine bakabilmek adına partide yaşanılan her şey partide kalacaktı. Bu yemin ise tam olarak bunu sağlıyordu. Hangi binadan olursa olsun şu alana girdikten sonra herkes birbirine güveniyordu.
Parti alanı küçük öğrenciler ve profesörleri rahatsız etmemek adına büyülerle gizlenmiş ve ses geçirmez yapılmıştı. İçeri girer girmez sağ tarafta kocaman iki masa yan yana dizilmişti. Birinde tonlarca yemek, diğerinde çeşit çeşit içkiler doluydu. Masaların ilerisinde koca bir alan puflar ve rahat koltuklarla doldurulmuş ortada oyunlar oynanacak bir alan açık bırakılmıştı.
Sol tarafta ise geniş bir pist vardı. Burada düellolar yapcaktık. Tam ortadaki geniş sahnede ise konser olacaktı. Sahnenin kenarları dev hoparlörler ile doldurulmuş, mikrofon ve ışıklarla donatılmıştı. Sahnenin altı ise dans yeri olarak bırakılmıştı. Gerisinde kocaman bir havuz ve büyük bir trambolin vardı. Yani bence hiçbir ayrıntıyı es geçmemiştik.
Kapıdan ufak çaplı bağırışlar geçtiğinde o tarafa döndük. Laila ile Tuna kapıda tartışmaya başlamıştı. Tuna en başında kati bi şekilde onu bu partiye almayacağını söylemişti zaten.
"Hangi hakla almıyorsun ya? Sen kendini ne zannediyorsun?!" Tuna yerde duran taşı kral tacına çevirip havaya kaldırdı. Havada süzülen altın sarısı yakut işlemeli tacı kafasını takarken
"Zannetmiyorum bebeğim. Ben buyum. Bu olmak için doğdum" dedi.
"Senin şu egondan altı sıfır ne zaman atılacak?" Açıkçası şu an remusta bende lailanın halinden zevk alıyorduk. Çünkü kendisi partide bulunan herkesten en az beş kat daha fazla hazırlanmış görünüyordu.
Tuna kapıda duran Dave ve Adam'a dönüp "siz ne yapılacağını biliyorsunuz" diyip sinirden kırmızı elbisesiyle aynı renge bürünen kızı orada bıraktı. Yavaş adımlarla diğer konuklara döndüğünde bizde ufak kriz çözüldüğü için insanlara geri döndük.
İçeri giren herkesten gelen mırıltılar ise memnun oldukları yönündeydi. Bir nevi parti sahibi olduğumuzdan içeridekilerle ilgilenme işi ise yine bizdeydi. Bu yüzden Remusla el ele geçen herkesi selamlayıp nasıl bulduklarını soruyorduk. Ama bu iş sandığımdan da sıkıcı bir hal alınca remusa döndüm.
"Hadi Regulusların yanına da gidelim" remus kafa sallayıp ilerlemeye başladı. Bir eli belimde, kokusunu göğsümde hissederken puflarda oturan küçük kardeşimin içinde bulunduğu slytherin grubuna ilerledik.
"Merhaba gençler" dedi remus. Regulus hemen gülüp karşılık verirken "nasıl gidiyo?" diye sordum. "Memnun musunuz?"
"Hiç beklemiyordum ama gerçekten iyi bir mekan hazırlamışsınız" dedi rabastan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
marauders gaywarts
Fanfiction"yüce merlinin üçgen külodu aşkına niye bu okuldaki herkes gay?" diye sordu Tuna inanamayarak ~kitapta peter karaktersizi yerine Tuna şerefsizi olacak bilginize sunulur 🌈×homofobikler ve küpekler giremez×🌈