ALTIN ÇAĞ CADILIK VE BÜYÜCÜLÜK OKULU

Araştırma

Yeni bölüm geç geldipi için üzgünüm. İyi okumalar

Tavanla gerçekten iyi arkadaş olmuştuk. Bakışmalarımız kapının çalınmasıyla kesildi.
"girin"  deyip aynı süredede yatar pozisyondan oturan pozisyona geçtim.

"nasılsın" dedi odama giren serhat abi.

"iyiyim"

"neden söylemedin?"

"söyleseydim bugün asa almaya gitmezdik"

"başka bi problem olmadığına emin misin?"

"elbette bi sorun yok"

"bana hiç öyle gelmiyor"

"elif nasıl sence?"

"ne demek ki bu şimdi?"

"en son ne zaman kızınla başbaşa vakit geçirip halini hatırını sordun?"

"lisa ne demeye çalışıyorsun anlamıyorum?"

"ne demek istediğim gayet açık. Elif senin kızın ben bu eve geldiğimden beri yalnızca tek gündem benim o daha çocuk ben alışkınım önemsenmemeye ilgisizliğe ama elif anlaşılan ilgiyle büyütülen bi çocukluğu olduğu için bu durumu kabullenip alışamıyor ve bu saçma sapan kuruntular yaşamasına neden oluyor."

"o yara izinin açılması elif yüzünden dimi ben şimdi sorarım ona bunun hesa-"

"kimseye bi şeyin hesabını sormayacaksın. Elif yanlış bişey yapmadı. Haklı bir isyanda bulundu yalnızca ve bunun da tek sorumlusu sensin hesap sorulacak biri varsa o da sensin. Arada ki dengeyi sağlayamadığın için bu sürtüşmeler yaşanıyor. Beni kızından ileri tutmanı bugünden itibaren yasaklıyorum. Eğer tekrarı olursa feridelerin evine taşınacağım. Anlaşılamayan herhangi bir şey var mı?"

" hayır lisa sen nasıl istersen öyle olacak. Aşağıda çay içiyoruz bize katılmak ister misin? "

Onca laftan sonra konuyu değiştirme çabasını anlıyordum ancak onlara katılmak istemiyordum asamla biraz vakit geçirmek istiyordum.

" hayır size afiyet olsun."

" bu bir tavır göstergesi değil dimi lisa?"

" inan bana eğer gerçekten sana karşı tavır gösteriyor olsaydım aradaki farkı anlardın. Sadece yanlız kalmak istiyorum."

"peki öyleyse akşam yemeğinde görüşürüz."

"sanmıyorum popye söyle yemeğimi odamda yemek istiyorum."

Adam biran itiraz etmek için duraksadı ardından bunun işe yaramayacağını farketmişçesine başını olumsuz anlamda sallayıp
; " nasıl istersen" deyip odadan çıktı.

Asamı elime alıp inceledim.
Asayı elime ilk aldığımda çıkan küçük ejderhayı düşündüm. Çok zarifti normal bir ejderhaya benzemiyordu. Rengi alışılagelmişin dışında olarak maviydi. Ve bu onu oldukça havalı yapıyordu.

Düşündükçe ne kadar bilgisiz olduğuma karar verdim ve serhat abinin büyük kütüphanesine bir ziyarette bulunmam gerektiğini düşündüm.

Dolabımı açıp uzun bir sabahlık aldım. Her ne kadar çok açık giyinmesemde üzerimde dizimin bi karış üstüne bir şort ve kalın askılı vücudumu saran bi bluz vardı. Evin içinde böyle dolaşmam uygun olmayabilirdi.

Sabahlığı üzerime giyip kapıya yöneldim asamı kol yeninin içine gizlemiştim.
Koridora çıkıp etrafa göz attım kimseler görünmüyordu. Sessiz adımlarla yukarıda bulunan büyük kütüphaneye çıktım.