-EĞİTİMİN 2.GÜNÜ-
Ders başlamadan Chris'i bulmam gerekiyordu. Saatimin ekranını okuttuktan sonra içeriye girdim. Salonda antrenman yapanlar vardı. Salonda hızlıca göz gezdirdim. Fakat Chris yoktu. Aceleyle etrafa bakmaya başladım. Elimde her şeyi öğrenmek için bir fırsat vardı. Ve bu fırsatı asla kaybedemezdim.
'' Kimi arıyorsun öyle?'' Arkamı döndüm. Edward gelmişti. Aslında dün hakkında bir şey sormak istiyordum.
'' Şeyy... Hiç kimseyi.'' Yalan söylemek istemiyordum. Ama bir şey söylemeyi de istemiyordum. O an aklıma gelen ilk şeyi sordum. '' Edward kahvaltı yaptın mı?''
'' Hayır, beraber yaparız diye düşünmüştüm.'' Hemen kolundan tuttuğum gibi dışarı sürükledim.
'' Harika! Ben de öyle düşünmüştüm.''
'' İyi öyleyse. Dur, diğerlerini de bekleyelim.''
'' Hadi. Toplanma alanında buluruz onları.'' Toplanma alanına geçip sıraya girdik. Diğerleri çoktan gelmiş kahvaltı ediyordu. Biz de masaya oturduk. Otururken göz ucuyla Chris'e baktım. Göz göze gelince kafasını salladı. Rahatlamıştım.
Dersin başlamasına daha yarım saat vardı. Jonathanları görünce el salladım ve bizim masaya çağırdım. Onlara yanımda yer açtım. Biraz sıkışmıştık ama olsun. Kalabalık olmak her zaman güzeldir. O can sıkan konuları konuşmamıştık. Uzun zamandır hiç bu kadar eğlendiğimi hatırlamıyordum.
Derse zamanında gelmiştik. Hatta eğitmenlerimiz gelmeden de biraz çalışabilmiştik. Jason ve Derek gelince bugün yapacağımız şeyleri anlattı.
'' Bugün içinizden bir öğrenci seçeceğim ve onunla dövüşeceğiz.'' Salonda mırıltılar çıkmaya başlamıştı. Çünkü Jason'ın eli biraz ağır gibi duruyordu. Gözleriyle salonu taradı. Kendi grubundan birini seçti, Allison'ı. Allison yüzünde hoşnut bir ifadeyle öne çıktı.
'' Adın ne?''
'' Allison Stewart.''
'' Peki Allison, merak etme canını yakmayacağım.'' Allison omuzlarını silkti. '' Şimdi arkadaşınıza birkaç hareket göstereceğim. Dün öğrendiğiniz hareketlerden biraz farklı. Bu hareketler rakibinizi etkisiz hale getirmek için kullanabileceğiniz hareketlerdir. Yani ''ölümcül vuruşlar'' da denebilir.'' Allison'a döndü ve yerini almasını söyledi. Göz ucuyla diğer gruba baktım. Derek'te karşısına bir öğrenci almış ve bazı hareketler gösteriyordu.
'' Herkes bedenime, elime ve adımlarıma konsantre olsun.'' dedi ve ayağını bir adım geri çekerek ileri atıldı. Allison ilk darbeyi pek savuramamıştı. Yere düştü ama hemen kalktı. Sonra Jason onun da karşılık vermesini istedi. Allison şimşek hızıyla hareket ediyordu. Aynı zamanda Jason'ın girişimlerini kolaylıkla savuruyordu. Bu kız insan mıydı? Yoksa bir mutant mı? Allison'ın dikkati dağıldı ve kaşına bir yumruk yedi. Biraz sarsıldıysa da hemen toparlandı. Kaşı yarılmıştı ve kanıyordu. Ve sonra hiçbirmizin -Jason'ın da- beklemediği bir şey oldu. Allison Jason'ın karnına bir tekme attı ve çenesine yumruk attı. Jason'ın nefesi kesildi. Dudağının kenarı patlamıştı.
'' Çok..Çok iyiydi.'' Eliyle karnını tutuyordu. Solukları hızlı ve kesikti. Eliyle ''Bekle'' hareketi yaptı. İyi olunca ayağa kalktı.
'' İşte böyle yapmanız gerekiyor. Sen...Sen bu konuda çok iyiysin.'' Allison teşekkür etti. Jason ona inceledi.
'' Eğitim boyunca ben yokken asistanım ol! Yani arada gelemezsem benim yerime sen eğitmen olacaksın. Tamam mı?'' Allison daha ikinci günden yükselmişti. Zaten Jason'ın asistanı olacaksam hiç almayayım. Kendisinden pek haz etmiyorum da.. diye düşündüm. Hem Jason beni asla seçmezdi. Benim ondan nefret ettiğim kadar onun da benden ettiğine emindim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
THE ESC: PLANLANILAN
Ficção CientíficaNerede olduğumu bilmiyordum. Etrafta deli gibi koşuşturan insanlar vardı. Omzuma dokunan bir el hissedince korkuyla başımı kaldırdım. Kimse beni görmüyordu, ben görünmezdim. '' Tamam, tamam Roseline rahatla, ben buradayım.'' '' Edward...