23.BÖLÜM"Fıstık Ezmesi"

23 5 20
                                    

1 Hafta Sonra:

İpek Çakır:

"Ya Ezgi takma bu kadar kafana "

Kızlar ile Ezgi'nin evinde toplanmıştık.En son Demir ile kavga etmişlerdi.İkisi de oldukça üzgün ve kırgınlardı. Kimin tarafından baksak o haklı çıkıyordu.Ezgi yatağa oturmuş bağdaş kurup öylece cama bakıyordu.Ben yerdeki pufa yatmış tavanı izliyordum.Nazlı bir köşede sandalyeye oturmuş Can ile  konuşuyordu.Selin ve Zümrüt ise Ezgiyi teselli ediyorlardı.

"Ne demek takma Selin bana bildiğin şerefsiz dedi"

Ezgi sinirle bir şekilde konuşunca Zümrüt biraz geri çekildi ve derin bir nefes aldı.Bu gibi durumlarda genelde herkes sessizce otururdu.Ama bu sefer konuşma vaktim gelmişti.Yattığım mavi pufun üzerinden kalktım ve Ezgi'nin karşısında oturdum.Nazlı kafasını telefondan kaldırmış Ezgi ise gözlerini gözlerime dikmişti.

"Bak Ezgi,anlıyorum senin için çok gurur kırıcı bir şey demiş sana, fakat bilmiyorum ama ben bu konuda Demir'i biraz daha haklı buluyorum"

Etrafta oluşan sessizlik beni ürpertmişti.

"Onu mu haklı buluyorsun? İpek bana şerefsiz dedi neresi haklı?"

Derince bir nefes aldım. Zümrüt'e baktığımda beni desteklercesine gülümsedi.Ezgiye bakarak devam ettim konuşmama.

"Tamam ,evet bu konuda haksız ama onun gözünden bak birde.Gelip seni herkesin içinde öpüyor daha sonra ise yanlış anlama diyor ne tepki verirdin? Eminim onun iki katı fazlası tepki verirdin Ezgi"

Ezgi haklı olduğumu kabullenmiş olacak ki başını aşağı yukarı salladı ve gözlerini tekrar cama çevirdi.

"Onu gerçekten Eda'ya inat mı öptün?"

Nazlının sorusu tam da kafamdaki soruydu.Ezgiye baktığımızda bize bakmadı.Yutkundu önce.

"Onu seviyor musun Ezgi?"

Selin bu sefer sorusunu yönelttiğinde cevap vermesini ummuştum.

"Ben,bilmiyorum"

Sadece bunu demişti.

"Sevmek değilde hoşlanmak belki olabilir.Ya da umudum olmasını ummak."

Ne demek istediğini anlamamıştım.

Bize doğru döndü.

"Bana pikniğe gittiğimiz gün dedi ki 'Sana onu unutturacağım Ezgi' işte o zaman güvendim ona.Umudum olduğuna inandım.Ben,bana 'Seni başka birine aşık edeceğim' dediği zaman ona daha da yaklaştım.Ve içimden dedim ki umarım o biri sen olursun.Onu öpmem ona karşı olan hislerimi alevlendirdi sadece"

Ne dememiz gerektiğini kimse bilmiyordu.Zümrüt birden ayağa fırladı ve gülmeye başladı.

"Allah'ım Ezgiyi de bu halde gördüğümüze göre artık ölebilirim.Ay dur önce Barın ile evlenelim sonra"

Ufak bir gülümseme ile ona karşılık verdiğimizde Ezgi yine surat astı.

"Acınası bir haldeyim"

"Ne?! Ne alaka amk"

Zümrüt'ün sevimli halinden eser kalmamıştı.Sinirle geri yerine oturdu.

"Ezgi beni dinle artık şu yüzünü düzelt.Hiç bir şey için geç değil gidip gönlünü al konuş bir halt yap ama üzülme anladın mı?"

"Aynen bak Can'a haftalarca pes etmedi affettirdi kendini Demir ve sende bir şekilde affedersiniz birbirinizi hadi ara onu"

"Aman ne araması be arayınca ne geçecek eline bırak o arasın seni"

EVRENİN ANTİ PRENSESLERİ (YARI TEXTİNG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin