"Gerçekten geldin patron "
Max boş barda orta masaların birine oturan Mew'in karşısına oturduğunda Mew etrafına bakmıştı.
"Diğerleri nerede? "
"Tul içerde gelir şimdi ama Saint ve Zee onlar muhtemelen balayı suitinde falan sevişiyorlar, sonra onlara anlatırım."diyerek gözlerini devirdiğinde Mew başını sallamış Tul'un gelip önüne indirdiği bardağı kafasına geçirmişti.
"Bende geldiğime göre, ne yapmamızı istiyorsun partron?"
"Sizi bulaştırmak istemiyordum ama gerçekten bu işi bitirmem için yardımınıza ihtiyacım var. Eskisi gibi bir ekip olarak. "Diyerek Mew dostlara baktığında yüzlerinde en ufak bir tereddüt gördüğü an hiçbir şey söylemeden kalkıp gitmeye programlamıştı kendisini.
"Ne yapmamızı istiyorsun? Biliyorsun sen ne dersen o... Bizi o çukurdan kurtaran adama sırtımızı çevirmeyeceğiz. "Diyerek Max Tul'u kendine çektiğinde Tul da onu anında onaylamıştı.
"Sadece yapmamız gerekeni söyle.Bize düşen neyse yaparız."demesiyle Mew aklındaki her şeyi en ince detayına kadar anlatmaya başlamıştı.
.
.
.2 saat sonra
"Peki Mew, Gulf ne olacak? Onu Tayland'a dönmemesi için nasıl durduracaksın? "demesiyle Mew anlık duraksamıştı.
"Bilmiyorum. Eğer benimle dönerse güvende olur ama benimle dönmesi için şuan hiçbir sebebi yok ve bunun altında yatan her şeyi araştırdığında başka şeyler bularak abimle aramdaki engel olabilir. "
"Bence ona her şeyi anlatalım.Hafızasını zorlarsa her şeyi hatırlar."
Tul omuz silkip söylediğinde Max Tul'un kafasına bir tane geçirmişti.
"Sence hatırladığında ne olacak?Mew'in kollarına mı koşacak, yoksa savcılık hayatını bizim için bitirmiş olmasını umursamadan dost olmaya devam mı edecek? Üstelik biz onu iki yıldır kandırıyoruz. Hafızasındaki kalan anılarını hipnozla sildik. Bunu affeder mi sanıyorsun o kinci velet?Eminim hepimizi kendi elleriyle hapse attırır. "
"Siktir,gerçekten haklısın, daha seninle sevişmediğim pozisyonlar varken o kokuşmuş hapishane duvarları arasına giremem. "Diye Max'in göğsüne sırnaşmasıyla Mew gözlerini devirmişti.
"Gidin kendinize o da bulun. Ve yarın ise ilk iş abimin yerini bulun. O olaydan sonra tamamen ortadan kayboldu.İlk önce şimdi ki yerini bulmak önceliğimiz."
"Orasını Zee halleder. Ama patron bize hala nasıl kurtulduğunu ve bunca zaman nerede olduğunu söylemedin."Demesiyle Mew soruyu cevapsız bırakıp bardan çıkmıştı.
.
.
.💫Geçmiş 💫
"Aylardır kaçıyoruz, bence izimizi kaybettirdik. "Gulf uzandığı kumsalda yan tarafındaki adama döndüğünde onun kendisini zaten izliyor oluşuna takılmayıp sorusunu yeniledi.
"Artık kaçmak istemiyor ve burada kalmak istiyorum. Kumsal, eğlenmesini bilen insanlar ve sen,ne dersin? "
"Gerçekten bu dünya üzerinde güvende olabileceğimize inanıyor musun?"diye Mew kolları kumla kaplanmış, uzamış saçları gözlerini gölgeleyen adama biraz daha eğilip yüzündeki saçları iterek devam etti.
"Hiçbir zaman güvende olmayacağız, belki bir kaç yıl sonra polisler bizi unutur ama abim ikimizi silmeden rahat etmeyecek, onun için hep bir tehdit olarak kalacağız. "
"Neden kaçıyoruz o zaman? Bu işi uzatmanın anlamı yok,beni ona ver. Seni affetmesi için yalvar Suppasit. "Gulf Mew'in gözlerini içine bakıp konuştuğunda diğeri anında kaşlarını çatmıştı.
"Sensiz bir dünyaya nasıl her sabah gözlerimi açıp, her saniye havasını solumamı bekliyorsun gerdanyam? Sen bensiz bir dünyada yaşayabilir misin? "Diyerek parmak uçlarıyla Gulf'un yanağında hafif kavisler çizmeyi bırakıp kumlu eli avuçlarına alarak dudaklarına götürmüş, hafif bir öpücük bırakmıştı.
"Sensiz yaşamak artık benim de için imkansız. Yanlış olduğunu bilmeme rağmen senin için tüm doğrularımı sildim. Bunu sadece seninle bir gün fazladan yaşayabilmek için yaptım ve bana söz vermeni istiyorum Suppasit... "Diyerek karşındaki adamın göğsüne başını koyup kollarını çıplak tenine sardığında hızlı atan kalp ile hafifçe gülümsemişti.
"Ne sözü Gulf? "
"Seni bir gün bırakırsam... "
"Öyle bir şey olmayacak. "
Keskin ses onu bir süre duraklatsa da söylemeliydi."Bitirmeme izin ver... Sadece bir gün senden ayrılırsam, ayrılmaktan kastım eğer ölürsem benim için nefes almayı bırakma. Ben eskiden dünyanın her yerine gitmek ,gittiğim her yerde ayak izlerim olsun isterdim. Ama hayat bana bu fırsatları hiç sunmadı ve istemediğim bir üniversite sonrasında, istemediğim bir mesleğe sahip oldum. Şimdi söz ver. Bir gün dünyada artık seninle nefes almadığımda benim için her yere ayak izini bırak ve bizim için güzel anılara sahip ol. "
Gulf konuşmasını bitirdikten sonra sessizleşen adama bakmak için kafasını kaldırdığında bakışları altında ezilmişti.
"Sensiz nefes almayacağımı söyledim. Bunun için söz vermiyorum. "
"Vereceksin. Senden sadece bunu istiyorum Suppasit. "
Diye Gulf en sonunda onu kumsala uzandırıp üzerine çıktığında altındaki adam hala bu sözü tutacağına emin değildi...
"Tüm dünyayı gezdikten sonra senin yanına gelmemi kabul ediyorsan, söz o zaman "demesiyle Gulf gülümseyip dudaklarına kısa bir öpücük bahşedip geri çekilmişti.
"Anlaştık. "
.
.
.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Memories [MEWGULF]
Short StoryBir tren seni sadece ulaşmak istediğin noktadan başka nereye götürebilir? Yetişkin içerik 🔞