Yeniden merhaba güzellerim. Çook uzun aradan sonra kurguma devam etme kararı aldım. Bu yolda beni destekleyen herkese şimdiden teşekkür ederim.
Sizi çok seviyorum💙
-Sığınmak-
Etrafta derin bir sessizlik hâkimdi. Gözlerim bir tur attı etrafta. Herkes kendi hâlindeydi. Düşündüğümün aksine çok görültü vardı. Fakat ben tek bir kelime dahi duymuyordum. Etrafımın döndüğünü hissettim. Midem ağzımdaydı. Beynimde tanıdık sirenler çalmaya başladı.
Tehlike..tehlikee. Kaç kurtul.
O an herşeyi düşündüm. Kafamda her hesabı yaptım. Babam, Nazlı,Selin, patronum Selim Abi.
Tehlikedemiydik. Bu lanet olası adamın benimle ne işi olurdu. Aklıma çirkin ihtimaller geldi. Nefesimi tuttum, titrek bir nefes aldım. Gözlerimin dolduğunu hissediyordum.
Ne yapmalıydım.
Düşün, düşün...
Düşün Afra hadi kızım.O an en akıllıca olan şeyi yaptım.
Kaçtım.
Elimdeki tepsiyi Selinin oturduğu masaya koydum ve önlüğümü umursamadan cafenin çıkışına doğru yöneldim. Arkamdan seslerin geldiğini duyuyordum. Birileri adımı söylüyordu. Umursamadım. Müşterilere çarpa çarpa kapıya ulaştım. Bir kaç küfür duydum. Elim kapının kulpuna gitti ve kendimi hemen dışarı attım. Hızlı adımlarla cafeden uzaklaşmaya başladım. Önce Nazlıyı almalıydım evden. Ya babam o ne olucaktı, Selin...
Kısık bir hıçkırık kaçtı dudaklarımdan.Şimdi faka bastın Afra.
Adını dahi bilmediğim bir sokağa yöneldim. Bir kaç adım attım fakat kolumdan biri tuttu ve beni kendine çevirdi. Korku dolu tiz bir çığlık çıktı dudaklarımdan. Debelenmeye başladım. Taki sert bir ses duyana kadar " Kıpraşmayı kes sarışın." Hareketlerim anında durdu. Bedenim onun emretmesini bekliyormuş gibiydi.
Sadece sessiz iç çekişlerim ve ağlak gözlerime ses geçiremiyordum.
Oda nefes nefese kalmıştı. Kendimi çok üzgün ve korkmuş hissediyordum . Bana teklif edeceği şeyi tahmin ettiğimden dudaklarımı büzdüm. Bu adamdan kurtulamazdım. Sadece o isterse kurtulabilirdimAdamın gözleri dudaklarıma kaydı. Kısık bir nefes aldıktan sonra daha demin ki sesinin aksine mırıldandı." Neden ağlıyosun. Ayrıca korkmanı gerektirecek tek bir harakette bulunmadım." Mantıklıydı. Sahiden ben neden korkuyordum ki. Aklıma teklifi geldi.
"Se.. sen bana teklif sundun."Belimde ki parmaklarını sıkılaştırdı. "Evet sundum ama devamını dinledin mi sarışın?" Tısladım " Bana sarışın deme"
Gözleri tekrardan karardı. Sinirlerine hâkim olmaya çalıştığı belliydi. Belimdeki eli enseme kaydı ve beni kendine çekti." Kural bir, benimle konuşurken ne yapmam gerektiğini söyleme. Kural iki sözümü sakın kesme." Mıraldandım " Ben teklifini kabul ettiğimi hatırlamıyorum." Gülümsedi. Gülümserken yanağinda küçük bir çukur belirdi. Gözlerime hakim olamadım ve oraya odakladım. Sesini duymamla gözlerim dudaklarına kaydı. " Kabul edeceksin sarışın."Gözlerimi gözlerine çevirdim. Hırçınlaştım. " Bana emir verme." Beni duymamış gibi konuşmaya başladı. " Bu gece seni burda bekliyor olucağım. Düşün taşın sarışın. Kafandaki o saçma sapan düşünceleride sil at."
Ne yani beni birine satmıcakmıydı. Razilsin Afra rezil.
Utandım. Boynumun ve yanaklarımın yandığını hissediyordum şuan. Kafamı eğdim ve saçlarımla yanaklarımı gizlemeye çalıştım. Böylelikle ona daha çok yakınlaşmış oldum. Oda kafasını eğdi ve keskin bir şekilde kulağıma fısıldadı " Yiğit...adım Yiğit Özdemir."
Aniden çekildi ve beni oracıkta karmaşık duygularla bırakıp çekip gitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AFRA
Teen FictionBabasının gölgesiyle yaşamaya mahkum ve ellerindeki yaralarla kardeşini sarmalayan bir kadın. İntihar eden mi daha suçludur,yoksa intihar etmene sebep olan mı? ~~~~~~~~ Adam, kadının kirpik uçlarını sayacak kadar delirmişti. Kadın, adamın nefesini...