Ben Kim Jisoo, erkeklere güvenmemem gerektiğini babamdan öğrenmiştim.
Ve sen Kim Taehyung, aşık olmak için çok yanlış kızı seçmiştin.
[Kim Taehyung & Kim Jisoo]
"Ya Lalisa" diyerek dudaklarımı büzdüğümde Lalia bana yavaşça vurdu.
"Bana hiç öyle ağlar gibi yapma kızım, bu makyaj yapılacak" dediğinde omzularımı düşürdüm. "İyi" dediğimde eline far fırcasını aldı bende makyajı rahat yapabilsin diye gözlerimi kapadım. Aslında makyajı ben yapabilirdim ama Lalisa bunun için ısrar edince bir şey dememiştim.
Gecen hafta Lalisa ve Rose'nin yakın bir arkadaşı olan Min Yoongi ile yemeğe çıkmıştım.Bu tamamen Lalisa'nın artık birileriyle görüşmem gerektiğinden başlayıp hayatımı babam yüzünden böyle yaşayacağımdan çıkıp ilerde çok pişman olacaksınla taçlanan uzun konuşmasını yaptığında tabikide hayır diyememiştim hem tatlı bir çocuktu ve bir haftadır sürekli olarak buluşup vakit geçirmiş ve eğlenmiştim. Taehyung'a olan planımızı iptal etmiştik ama Lalisa onun yerine bana partiye Min Yoongi ile gitmemi önermişti, zaten partiye onunla gidecektim ama nedenini merak etmiştim ve oda bana eğer Min Yoongi ile el ele o partiye gidersen Taehyung'ın kalbi bizim planımızdan daha fazla kırılır demişti.
Aslında eğer Min Yoongi hayatıma girmese o planı işleyecektik ama onu kullanmak veya arkasından iş çevirmek istemediğim için iptal etmiştim. Şimdi ise partiye hazırlanmak için bir saatimin çoğunu harcamıştık. Aslında elbisemi giymiş ve saçlarımı yapmıştık ama Lalisa eve gelip beni koltuğa oturtmuş ve makyajımı silip yenisini yapmaya başlamıştı.
"Evet şimdi hazırsın" diyerek kocaman gülümsediğinden masadan kalkarak çantamı aldım ve son kez ayna karşısında kendime baktım, güzel olmuştum.
"Siz nasıl geleceksiniz?" diye sordum Lalisa'ya, o Rose ve Jennie ile birlikte gelecekti. "Rose arabasıyla bizi alacak,sen Yoongiyle eğlen" diyerek güldüğünde bende ona güldüm. Yoongi geldiğini söyleyen bir mesaj attığından son kez kendime bakarak evden çıktım.
Evden çıktığımda arabasının önünde telefonuna bakan Yoongi hala beni görmemişti, siyah bir takım giymişti ama kravat takmamış ve içine giydiği siyah gömleğin ilk üç düğmesini açık bırakmıştı ve oldukça yakışıklı gözüküyordu. Muhtemelen topuklu seslerimi duyarak kafasını kaldırıp benimle göz göze geldiğinde yüzünde kocaman bir gülümseme oluştu. Tam yanına vardığımda yüzündeki gülümseme büyümüştü.
"Çok güzel olmuşsun" dediğinde yüzümdeki gülümseme büyümüştü.
"Teşekkür ederim, sende baya iyisin" dediğimde oda gülümsemişti. İkimizde arabaya bindiğimizde sıcak bir sohbet ile arabayı doğum günü partisinin yapılacağı mekan sürmeye başladı. Yoongi eğlenceli biriydi ve oldukçada sevimliydi, onunla bir haftadır tanışıyor olsakta beraber vakit geçirmeyi sevmiştim. Arabadan inerek kapımı açtığında elbisemin açılmamsı için dikkat ederek elini tutarak arabadan indim ve koluna girerek beraber içeri ilerledik.
Muhtemelen Jimin ve Jongin'in ayarlamış olduğu bir mekandı, içerisin siyah ve mor ışıkla biraz boğuk gibi gözüksede mekan büyük olduğu için renklerin aksine ferah duruyordu. İlerdeki masalardan birinde sevgili ile duran Namjoon'un yanına ilerledik, Lilly bana. gülümseyerek selam verdiğinde bende aynı şekilde karşılık verdim. Çok sevimli bir kızdı.
Mekan yavaşça dolarken etrafta gördüğüm yüzleri çoğu okuldandı ve bazıları bize selam vererek yanımızdan geçiyorlardı, pek arkadaşım olmaması insanlarla anlaşamadığım anlamına gelmezdi. Mekan doldu, Lalisa Rose ile birlikte gelmişti Jennie ise kızları kedi şirinliği ile ekip Jongin ile gelmişti. Jongin geçen hafta Jennie'ye mesaj attı ve o günden beri konuşuyorlardı.
Bir süre sonra mekana artık Taehyung'ta gelmişti, herkes yanına uğrayarak doğum gününü kutluyordu ve kızlardan bir sürü hediye aldığını görmüştüm. Bende ona bu olaylar olmadan önce bir hediye sipariş etmiştim ve geçen gün gelen bu hediyeyi evde boş boş durmaması için ona verecektim. En azından benim gözümün önünde durup rahatsızlık vermezdi.
Parti ilerlerdi, Taehyung'a hediyesini Yoonginin eli benim elime kenetliyken vermiştim, teşekkür bile edememişken baktığı yer yüzüm değil birbirine kenetli olan ellerimizdi. Karşımda gördüğüm Taehyung değil kırık kalbiydi, öyle bir bakmıştıki gözlerime göz göze geldiğim Taehyung değil kırık kalbi olmuştu.
Hak etmiş miydi böyle kırılmayı? Belki, bence evet çünkü kırmıştı beni, belkide kırana kırarak tepki vermemek gerekiyordu ama canım yanmıştı ve insanın canı yandığı zaman yaptığı şeylerden kendisi sorumlu değildi bence. Düşünmem bile saçmaydı, o benim canımı yakarken bu kadar kafa yormamıştı.
Gece ilerlediğinde biraz hava almak için bahçeye çıktığımda karşıdaki bankta gördüm onu tıpkı lise mezuniyetinde, iki yıl önce gördüğüm gibi; üzgün ve kırgın bir şekilde.
vote30+|yorum40+
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
