bila nich

139 17 23
                                        

Gördüğü mesajlara karşı kahkaha atmıştı. Şaka mı yapıyordu bu çocuk? Önce hiçbir şey demeden terk etmiş, onu bulup mutlu etmeye çaşıştığında ise böyle mi geri dönmüştü? Şaka gibiydi. Dong Sicheng tamamıyla kocaman bir şaka gibiydi. Sinirle ellerini saçlarının arasından geçirmiş, sakinleşebilmek için  derin nefesler almaya başlamıştı. Tabii sakinleşmek için en etkili çaresi olan Sicheng'inin fotoğraflarını açmış, gülümseyerek güzelliğini izlemişti. Ona nasıl davranırsa davransın sevmekten vazgeçmeyecekti Yuta. Fotoğrafı kaydırmış, birlikte oldukları fotoğrafı incelemeye başlamıştı. Bu sırada dikkatini dağıtan gelen aramaydı. Annesi arıyordu, yine. Neden bu kadar aramıştı bilmiyordu ancak sorgulamadan açması gerektiğinin farkındaydı. Telefonu açıp kulağına götürmüş, sessizce beklemeye başlamıştı. Ancak onun sessizliğine karşı annesi sesini yükseltebileceği kadar yükseltmiş ve öyle konuşuyordu. Biraz telefonu kulağından uzaklaştırmıştı.

"Nakamoto Yuta! Eğer şu kalan iki hafta içerisinde Japonya'ya gelmezsen derini yüzeceğimden emin olmalısın!"

Daha fazlasını beklemeden telefonu kapatmıştı. Geldiğinden beri düzgünce arayıp ne yaptığını sormayan annesinden bu tehdidi alması olayın ciddi olduğuna işaretti. Üzerine düşünmektense ne ara oturduğunu bilmediği kaldırımdan kalkmış, Sicheng'inin evine yürümeye devam etmişti. Minik hediyesini kapının önüne bırakıp zilli çalmıştı ama bu sefer koşmamış veya kaçmamıştı. Güzel yüzünü inceleyebilmek için onun çıkmasını beklemişti. Ne kadar geçtiği bilinmez fakat tahminen bir saat dolmuş olmalıydı. Gelmeyeceğini anladığında omuzlarını düşürmüş, arkasına dönüp evden uzaklaşmıştı. Sokağı dönerken duyduğu kapı sesi umutlanmasına sebep olmuştu. Bu umutlarını bozmayacak, ne olduğunu teyit etmek için arkasına dönmeyecekti. Sicheng'inin çıktığına inanacaktı. Zaten doğrusu da buydu.

...

Mesajları attıktan sonra telefonu koltuğa fırlatıp koşarak lavaboya gitmişti Sicheng. Ne hissettiğini bilmiyordu, sadece fazlaca özlemişti. Ağlamasına izin vermeden yüzünü yıkamıştı. Güçlü durabilirdi, bunu yapmak zorundaydı. Neticesinde Yuta'yı öylece ardında bırakan kendisiydi. Yüzsüz gibi ona geri dönemezdi, kurallarına aykırıydı bu. Derin bir nefes alıp lavabodan çıkmış, camın önüne gelmişti. Birkaç gündür burada dikilip Yuta'nın gelmesini bekliyor, yüzünde oluşan hafif gülümsemesini izliyordu. Fark etmiyordu, onun görünce kalbinin ne denli hızlandığını maalesef ki fark edemiyordu. Sokağın köşesinden Yuta'nın döndüğünü gördüğünde gülümseyerek ellerini çırpmıştı. Neden bu tepkiyi vermişti ki? Evde Kun'un olmamasına yorup kafasından atmıştı bu konuyu. Yuta tam kapının önüne geldiğinde hızlıca alt kata inmiş, kapının önünde beklemeye başlamıştı. Nedense onun burada olduğunu bilmek ve varlığını hissetmek iyi hissettiriyordu. Kapıdaki kameranın karşısındaki dalgın yüzü izlemişti bir süre. Yuta çok yorgun görünüyordu, çok fazla yorgun. Öylece oturup izlemişti eski sevgilisini Sicheng. Bir süre sonrasında uzaklaştığında aslında üzüldüğünü hissetmişti fakat bunun da üzerinde durmayarak geçen bir dakikanın ardından kapıyı açmış, gülümseyerek yerdeki hediyesini ellerinin arasına almıştı. Evin en gözde yerine dizdiği on tavşana, on birinci mor tavşan eklenmişti. Hızlıca kapıyı kapatıp içeriye girmişti. Krizantemi diğerlerinin yanına, en sevdiği vazosunun içine koymuştu. Suyu azalmış olan vazoya biraz su ekledikten sonra notu odasına çıkarmıştı. Yastığının altına güzel bir şekilde koyduktan sonra yüzündeki tebessümle yastığına sarılmıştı. Böyle yaptığında Yuta'ya sarılmış gibi hissediyordu ve herhangi bir duyguyu yaşadığında her seferinde bunu yapıyordu. Alışkanlıktı, böyle düşünüp geçiştirmişti asıl duygularını. Yuta'ya hissettikleri sadece basit bir özlem değildi, çok daha fazlsıydı.

...

bir süredir iyice artan unutkanlığım ile baş etmeye çalışıyorum... üzgünüm, bu yüzden bölümler çok gecikiyor. gerçi okuyan var mı hâlâ bilemiyorum ama olsun. finaline kadar tüm yazdığım kitapları yayınlayacağım~ eğer bunu okuyorsanız iyi eğlenceler dilerim!!! bir de ALLAH BRLANİ VETSİN SICHENG O NASIL GÜZELLİK YA

beyaz gece, yuwinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin