Son Akşam Yemeği

46 4 44
                                    

Ashley vazoda duran çiçekleri yenildikten sonra masaya baktı. Biraz gergindi çünkü Harrison bütün öğleden sonra boyunca somurtup sürekli çocuğa güvenmediğinden bahsetmişti.

Ashley tabakları düzeltip mutfağa gitti. Harrison buzdolabından pastayı çıkarıyordu. Ashley ocakta duran yemeğe baktı. "Paella çok güzel görünüyor. Umarım Matthew'ün deniz ürünlerine alerjisi yoktur."

Harrison pastayı dilimlerken "Açıkçası çok yazık olur. Balığa alerjisi olduğu için ölmesi." dedi.

Ashley ocağı kapatıp "Harry bunu konuşmuştuk. Lütfen biraz daha objektif bakar mısın şu meseleye. Eğer babam senin gibi olsaydı ne yapardın çok merak ediyorum." dedi.

Onlar didişirken Alexa mutfağa geldi. Eteklerin ucundan tutup sağa sola salladı. "Nasıl olmuşum?"

Ashley ona baktı. Üzerinde şarap kırmızısı dizlerinde biten vatkolu bir elbise vardı. Ashley gülümseyerek "Çok güzel olmuş." dedi.

"Evet Al. Çok güzel gözüküyorsun. Ama güzel olmak için bu kadar uğraşmana gerek yok. Zaten çok güzelsin."

Alexa kızardı. "Teşekkürler Ashley. Teşekkürler Harrison."

Ashley yemeği ocaktan alıp masaya götürdü. "Harry fırına bakar mısın? Tavuk olmuş mu?"

"Evet. Dur getiriyorum."

Harrison elinde tepsi ile yanına geldi. Tepsiyi masaya bıraktı. Ashley tavuğa baktı. "Tavuk gayet güzel olmuş. Geçen sefer yakmıştım."

"Mutfakta senden daha iyiyim."dedi Harrison ve gülümsedi.

Ashley masaya bakıp" Dondurma hala buzlukta mı? "dedi.

" Evet. Yemekten sonra çıkarırım. "

" Salatayı getirdin mi?

"Evet önünde duruyor ya hayatım."

"Doğru doğru görmemişim."

Kapı çaldı. Alexa hızla kapıya koşup kapıyı açtı. Ashley üzerini düzeltip onun yanına gitti. Matthew kapıda elinde çiçekler, bir kutu çikolata ve bir şişe şarap ile duruyordu.

"Hoş geldin Matthew."

"Merhaba Alexa. Bayan Perez."

Ashley gülümsedi ve Matthew'ün elindekileri aldı. "Gel Matthew dışarıda kaldın. Ceketini alıyım. Çiçekler çok güzelmiş."

Ashley ceketi aldı ve dolaba astı. Harrison Matthew'ü iyice süzdü. Kahverengi saçları ve gri gözleri vardı. Alexa'dan bir baş uzunluğundaydı.

Matthew onu görünce yutkundu. "Bay Hamilton." dedi.

Harrison yüz ifadesini bozmadan elini uzattı. "Matthew. Ne hoş bir sürpriz."

Matthew ona uzatılan eli sıktı. "Sizinle tanışmak benim için büyük bir onur."

"Hadi gelin, yemekler soğumasın. Umarım deniz ürünlerine alerjin yoktur Matthew. Çok güzel bir paella yaptım."

"Hayır yok."

Yemek masasına oturdular. Ashley yemekleri servis ederken Harrison Matthew'ü soru bombardımanına tuttu.

"Eeeee Matthew üniversitede hangi bölümü okuyorsun?"

"Alexa'dan 2 yaş büyük olduğumu biliyorsunuz o zaman."

Harrison omuzlarını silkti. "Kamptan tanıştığınızı biliyorum. Ve baban ile birkaç kere karşılaşmış olabilirim."

Matthew yutkundu. Harrison'un yüzünde kendinden emin bir gülümseme vardı.

Matthew derin bir nefes alıp "Tarih bölümünü okuyorum. Babam gibi. Sanırım bu içimde olan bir şey."

"Ne kadar güzel." dedi Ashley.

Bir süre sessizce yemek yediler. Harrison içeçek servisine geçerken Alexa gergin bir şekilde sandalyesinde kıpırdandı. Harrison Matthew'ün getirdiği şişeyi tutarak "Bu şarap sana bir servete patlamış olmalı. 1967'den kalma tam bir klasik."

"Babamdan aldım. Bu konuda tam bir koleksiyoncudur."

Ashley şişeyi Harrison'un elinden aldı. "Açıkçası içmezsek daha iyi olacak. En son içtiğinde pek iyi şeyler olmamıştı."

Harrison ve Ashley bir süre gözleriyle savaştılar.

Savaşın kazananı Ashley olmuştu. Harrison iç çekti ve yerine oturdu. Ashley içeçek dolabını açtı ve meyve suyu çıkardı. "Hem aramızda daha reşit olmayanlar var."

"Doğum günüme sadece 3 hafta kaldı Harrison."

"Sevgili olmayı 3 hafta bekleyemediniz değil mi?"

Harrison'un sorusuna ikisi de kıpkırmızı kesildi. Ashley hafifçe Harrison'un koluna vurdu. "Harry lütfen."

"Ne lütfeni? Gayet güzel bir noktaya parmak bastım."

"Bunu sonra tartışacağız. Şimdi lütfen yemeğe odaklanalım."

Alexa sinirle "Biz 3 yıldır çıkıyoruz zaten." dedi.

Harrison bunu duyunca meyve suyunu boğazına kaçırdı. Bir süre öksürdü ve kendine gelmeye çalıştı. Ashley bunu söylememeliydin der gibi Alexa'ya baktı.

"ÜÇ YIL MI!"

Guardian Of Humanity Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin