Guardian Of Humanity

Artık Dayanamıyorum

Ashley yorgun gözlerle Lotus Oteline baktı. Yine oradalardı. Harrison yanı başındaydı ve elini tutuyordu. Ama bu sefer yanlız değillerdi. Themis onlarlaydı. Lexina, Nico ve Will de onlarlaydı.

Fazla kişilerdi ve güvende hissetmesi gerekirdi. Ama içinde onu kemiren bir endişe vardı.

Ashley derin bir nefes aldı. Merdivenlerin başında Antaeus belirdi. Onları görünce gülümsedi ve kollarını iki yana açtı. "Bayan Perez, Bay Hamilton sizi burada tekrar görmek çok güzel. Bakıyorum da bu sefer yanlız gelmemişsiniz. Nico ne kadar da değişmişsin. En son gördüğümde 8 yaşında bir çocuktun."

Nico homurdanarak "Tabi eminim öyledir." dedi.

Antaeus yanlarına geldi. Yüzünde her zamanki gibi sinir bozucu gülümsemesi vardı. Onlara bir süre öylece baktı sonunda bakışları Lexina'yı buldu. Onu görünce yüzü asıldı. "Selene."dedi yavaşça." Seni burada görmeyi beklemiyordum. "

Lexina üzgün bir ifadeyle ona baktı.
" Ama ben seni görmeyi bekliyordum. "

Antaeus tam bir şey diyecekti ki Medusa yanında belirdi." Ashley hayatım seni yeniden görmek çok güzel. Bakıyorum ki hala yaşıyorsun. Ne kadar güzel! İçeriye gelsenize. Konuşalım."

Hep beraber içeri geçtiler. İçeresi bomboştu. Normalde boş masa kalmayan Lotus Otelinde bugün kimsecikler yoktu.

Medusa onları büyükçe bir masaya oturttu. Kronos, Gaea, Porphyrion ve Nero masada oturuyordu.

Nero onlara gülümsedi ve ayağa kalktı." Ashley Ria Perez, seni yeniden görmek çok güzel. Açıkçası bu günü çok uzun zamandır bekliyordum."

Lexina ona ölümcül bir bakış atarken Ashley gülümsedi. "Nero. Seni YENİDEN canlı bir şekilde görmek de çok güzel. Ama Apollon'un bundan pek hoşlanacağını sanmıyorum."

Nero kahkaha attı. "Ah Ashley espri yeteneğin hala aynı. Hadi otursanıza. Ayakta kaldınız."

Lexina sinirle onlara döndü. "Thanatos'a ne yaptınız?!"

Ashley sakince ellerini onun omzuna koydu. "Bunları elbette konuşacağız Lexina. Ama şuanlık şiddet hiçbir şeyi çözmez. Lütfen otur."

Ashley güçlerini kullanarak Lexina'ya sakinleştirdi. Lexina sakin bir yüz ifadesiyle onun yanına oturdu.

Gaea "Seni Tartarusta gördüğümde ne kadar yetenekli olduğunu görmüştüm Ashley. Arkadanda olan gücü de." dedi Harrison'a bakarken. "Siz birlikteyken tek bir birey gibi oluyorsunuz. Bu da sizi ekstra tehlikeli yapar. Ama ben işlerin her zaman konuşarak çözülebileceğine inanırım. "

Ashley Harrison'un elini tuttu. "Savaşmadan önce her zaman konuşmak gerekir."

"Kesinlikle. Ama sne beni zihninden atmayı tercih ettin. Söylediklerimi dinlemedin."

"Ben ne yapmam gerekiyorsa onu yaptım."

Kronos "Her zaman iyi bir konuşmacı olmuşsunuzdur Bayan Perez. Annenizle çok benzer yanlarınız var. Onun kadar ikna edicisiniz."

Nico oflayarak "Konumuza dönelim. Ashley'e bir davetiye gönderirek ne yapmak istediniz? Geçen sefer bence yeteri kadar açıktık."dedi.

"Ama geçen sefer hiçbir şey tartışmadık." dedi Medusa. "Bu sefer konuşmak istiyoruz."

"Size inanmak için sebeplerimiz yok aslında." dedi Harrison. "Ama ne diyeceklerinizi merak ediyoruz. O yüzden buradayız."

"Umaeım sevgili Tanrılarınızla konuşmanız iyi geçmiştir. Themis, seni burada görmeyi hiç beklememiyordum." dedi Kronos.

"Ben de bu kadar hızlı toparlanmana şaşırdım Kronos. Ama konumuz bu değil. Buraya sunduğunuz olanakları tartışmaya geldik."

Gaea gülümseyerek "Bunda tartışılacak bir şey yok. Ya bizim teklifimizi kabul eder ve hayatta kalırsınız ya da herkesle beraber yok olursunuz." dedi.

Onlar bir süre kendi aralarında tartıştı. Lexina derin bir nefes aldı ve Antaeus'a döndü. "Abi seninle bir dakika konuşabilir miyiz?"

"Tabiki."

Lexina Ashley'e bir bakış atıp masadan kalktı.