---Midyee'ye ithafen---
Jason hızlı bir şekilde koşuyordu.Carter'ı kurtaramayacağını biliyordu ama yine de onu kaybetme düşüncesini kabullenemiyordu.1 gün içerisinde çok sevdiği 2 kişiyi kaybetmek istemiyordu.Bütün gücüyle Carter'a doğru koşuyordu ancak her seferinde Carter ondan biraz daha uzaklaşıyordu.
Jason aniden kendini yeraltındaki gizli yerlerinde buldu.Herkes onu bekliyordu.Bu özel bir gün olmalıydı.Jane,Angela,Carter ve Juan...Hepsi gülümseyerek Jason'a bakıyordu.Jason onlara doğru yürüyordu ancak onlara yaklaşamıyordu.Juan koşarak Jason'ın yanına geliyordu.Onu kurtarmak istercesine Jason'a elini uzatıyordu.Jason tam o eli yakaladığı sırada arkadan birisi onu çekiyordu.Jason bir anda kendini bir uçurumdan düşerken buluyordu. Juan onu bütün gücüyle çekmeye çalışıyordu ancak Jason'ı bacaklarından tutan birisi vardı.Jason dönüp aşağa baktığında onu çeken kişinin eski çağlardan kalma giyimli,uzun saçlı birisi olduğunu görüyordu ancak garip olan o değildi.Asıl garip olan daha da derine baktığında gördüğü lavlardı.Alt taraf Jason'a adeta cehennemi anımsatıyordu.Jason bu uçurumdan düşerse sonsuz lavlar arasında kaybolup gidecekti.Tek kurtulma umudu ise onu bütün gücüyle çekmeye çalışan Juandı...
Jason aniden uyandı.Etraf karanlıktı.Nerede olduğu hakkında hicbir fikri yoktu.En son hatırladığı şey büyük bir patlama olduğuydu.Sonra Angela ve Carter aklına geldi.İçini derin bir hüzün kaplamıştı.Etrafına bakındı.Yattığı yerden kalkmak istedi ancak başındaki yoğun ağrı ona engel oldu.Tam bu sırada karşısında bir gölge farketti ve aniden sordu:
-Ki..Kimsin sen?
Gölge birden hareketlendi.Aniden bir ışık belirdi.Şimdi Jason adamın yüzünü net bir şekilde görebiliyordu.Yüzünde derin yara izleri olan bu adamın uzun saçları vardı.Kıyafetleri bakımsız ve eskiydi.Adam konuşmaya başladı.
-Patlamanın ardından başını sert bir şekilde yere vurdun evlat.Sizi takip ediyordum.Seni ve...Carter'ı.
Jason sarsılmıştı ve aniden sordu:
-Carter'ımı? Ama sen onu ve beni nereden tanıyorsun ve neden bizi takip ediyordun?Daha da önemlisi ben neredeyim?Adam soruları sabırlı bir şekilde dinlemişti ve hepsini cevaplayacak gibi görünüyordu:
-Carter beni hiç tanımadı.Ancak o da tıpkı benim gibi birisiydi.Hiç sahip olamadığım oğlum gibi...Belki size 21 Aralık 2012 tarihinde başından gecen o enteresan olayı anlatmıştır.Hayatını değiştiren o geceyi.Ben o gece Carter'ın karşısına çıkan o "esrarengiz" kişiyim.Onun bir görevi vardı.Dünyayı kurtaracak olan kişiyi bulmak ve o gece Carter ve siz hep birlikte bar kapısından içeri girerken gördüm.Carter görevinde başarılı olmuştu.Dünyayı kötülükten kurtaracak olan o kişiyi bularak.Umarım şimdi iyidir.
Jason bu tuhaf adamı dinlerken etrafa goz gezdirmişti.Mağarayı andıran bir yerde olduklarını farketti.Etrafta onlarca mum vardı ancak sadece adamın önündeki mum yanıyordu.Jason adamın son sözleri ile sarsıldı."Umarım şimdi iyidir"
-Bi..bi saniye.Şimdi iyidir derken ne demek istedin.Bizi takip ettiğini soyledin.Öyleyse Carter'ın ve o devasa yaratığın tam patlamanın ortasında olduğunu da görmüş olmalısın.
Orta yaşlı bu adam gayet sakin görünüyordu.Konuşmasına devam etti:
-Evet genç adam biliyorum.Ancak Carter'ı hafife almamalısın.O daha önce de bunun gibi bir çok olayı atlattı.Haberlerde hiçbir ceset bulunamadığı söylendi.Ayrıca bilmen gereken birşey var.O patlamanın sebebi bendim.Carter'ı kardeşimden kurtarabilmemin tek yolu buydu.Umarım Carter hızlı davranabilmiştir.
Jason şimdi kafası karışmış ve öfkeliydi.Sert bir şekilde bağırarak sorularına devam etti:
-Patlamanın sebebi sen misin! Ayrıca kardeşimden kurtarabilmemin tek yolu buydu derken ne demek istedin? O kırmızı gözlü yaratık senin kardeşin miydi? Tanrı aşkına kimsin sen!
Adamın cevabı çok kısa olmuştu ve bu 3 kelimelik kısa cümle bile Jason'ın kanının donmasına sebep olmuştu.Orta yaşlı bu adam bir anda tek bir hareketiyle mağara gibi bu yerdeki onlarca mumu yaktı ve Jason'a cevap verdi:
-Benim adım Sirius...
(Arkadaşlar bu bölüm biraz kısa oldu farkındayım.Bir sonraki bölüm biraz daha uzun olacak.Hepinize mutlu yıllar dilerim)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gökteki Umut
Fantasy21 Aralık 2012...Maya takvimine göre ''Dünyanın Sonu''.Aslında hiç bir şey olmadı hatta herkes maya tutmadı diyerek dalga geçti. Peki ya bir şeyler olduysa ve biz farkında değilsek? Ya insanoğlu söylendiği gibi bir çağ atladıysa Ya insanoğlu...