53. Bölüm|

114 19 10
                                    

"Teşekkür ederim." Dedim Armine. Levi'a döndüm. Ofladım.
Cebimden mendili çıkardım. Salladım hafifçe.

Suya yatırdım. Mendili suyun içinde gezdirdikten sonra sıktım.

Tereddüt ettim. Eren'e baktım. Mendili uzattım. Hemen kafasını olumsuz anlamda salladı.

"Hadi be Eren. "

"Zorlama onu." dedi Mikasa. "Ben-"

"Tamam."

"Ne konuşuyorsunuz siz yine."
Yanına oturdum. "Bana dönün."  Kimse umursamadı.

"Ben yaparım." Diyince Levi, döndüm.

"Peki." eline verdim. Sertçe gözüne sildi. Neden böyle yaptı ki? Tısladı. Sonra hafif hafif gözünü temizlemeye başladı.

Sonra bana uzattı. "Islat." Yere çömeldim. Islatıp sıktım hafifçe ve eline verdim. Bir süre sonra gözlerini açmayı denemişti. "Ver bana." Diyip aldım bezi.

"Eren, gel." Dedim ve elimle uzattım bezi.

"EREN, GEL." "Özür dilerim, özür dilerim." Aldı bezi
...

Adamın ağzını tuttum, arkadan yanaşmıştım. Boğazına geçirdim çakıyı. Bir kişi daha fark edip bana saldırmaya kalkıştı. Hemen yana kayıp, tekme attım. Düşmesini sağlamıştım. Kafasına bastım hafifçe.

"Yazık etme kendine."
Bağırdı. Biraz daha bastırdım. "Kafam!!" Bayılmıştı. Hemen üstünü karıştırdım. Cebinde bir kaç mermi ve bir kağıt parçası buldum.

Cebime attım ve arkamdaki enayi'nin bacağına çakıyı soktum. Yerde yuvarlandım, üstüme düşecekti az kalsın. "Mal."

Armin'e arkadan yaklaşan adam dikkatimi çekti. Hemen koşup adama tekme attım. Armin'u tuttum ve arkama alırken o beyinsize de tekme attım. Çakımı boğazına dayadım.

"Pes etmen gerek "

Kağıt parçasını Armin'e verdim. Önüme gelenlere çakı yahut tekmelerle karşılık verirken Armin bana asıldı. "Sylvia! Yangın planlıyorlar! Onun haritası bu!" Endişe ile bakıştık.

"Tarif et hemen, Gidiyoruz."

...

2 dakika içinde etraf karışmıştı. Kaç evi ateşe vermişlerdi bilmiyorduk. Ama ortalık cehennem gibiydi.
İnsanlar kaçışıyordu. Duman gözlere perde indiriyordu.

Sinir krizi geçirmezsem iyiydi.
Boktan bir şey için millet'in huzuru'nun içine ediyorlardı.

Çocuklar ve kadınlar nereye kaçıcaklarını bilmiyorlardı. Erkekler küfürler ederek askerlere sövüyorlardı.
Sylvia'nın stress ve sinir duyguları artış gösterirken damarları belirginleşmişti. Dağılmış kaşları çatılmıştı. Gözü sinirden açılmıştı.

Neden böyle olduğunu sorgulayacak halde değildi. Elinde teçhizat da önemli olan, kılıca sap olmasını sağlayan şey yoktu.

Ama gitti çıplak elleri ile bir askerden bıçaklarını çaldı. Koştu ve dizilmiş askerlere dalaştı. Dumanlar altındaki bir evi temizledi.

Sonra etraftaki insanlara kötü bir bakış attı. "Söndürün şunu!?"

Bir takım insan tuhaf bakışlar attı.
Bağzıları da kova kova su atmaya başladı.

Yangın söndükten sonra bakakalmıştım.
Bir adam yerde yatıyordu. Her yeri yanık ve kandı.

Yere düşmesini sağladı bacakları.

Sylvia'nın İsyanı|Başlangıç (Snk fanfic)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin