Göktuğun söylediklerini sindirmeye çalışıyordum. Ne uygulaması, ne erişmesi anlamıyorum. Ben de herkes gibi indirdim ve gittim gösterilen yere. Başka bir şey yapmadım ki...
Göktuğ: Pişt, cevap vericek misin artık?
Ben: Nasıl olur...
Göktuğ: Beklediğim cevap bu değil biliyorsun
Ben: Ne yapayım? Bilmediğim şeyi sana nasıl söyleyeyim? Ben bile bilmiyorum nasıl yapmışım bunu
Göktuğ sakince yüzüme bakarken alakasız alakasız konuştu
Göktuğ: Çok da fena sayılmazsın aslında.., adın neydi senin
Arkadan Batuhanın sesi geldi. Göktuğ başını bile çevirmedi
Batuhan: Helenay
Göktuğ: Güzel isim
Batuhan: Ee, noldu anlattı mı bir şeyler?
Göktuğ: Kendisine sor, bir şey bilmiyormuş
Batuhan: Bak canım biz insan öldürmüyoruz, öldürmüyoruz diye bu kadar zorlama istersen?
Ben: Su istiyorum ben
Göktuğ yorgun yorgun yüzünü ovuşturdu. Batuhan da ağrı şekiyor gibi şakaklarını ovdu.
Batuhan: Çok zorsun, çook
Batuhan odadan çıkıp elinde suyla geri döndü. Yavaşça uzattı
Batuhan: Peki, olayı baştan sona anlat o zaman
Ben: Anlatmam
Göktuğ: Bir şey bilmiyorsan neyi anlatacaktın?
Ben: Ölümden-öte-köy-yok
Göktuğ: Üzerindeki dahil bana tam üç tişört borcun var
Ben: Sana borçlu kalmam merak etme, hatta al çok istiyorsan
Üzerimdeki tişörtü çıkarmaya çalıştım ama elim yüzünden hareketlerim kısıtlıydı ve şuan sanırım çırpınıyor gibi görünüyordum.
Göktuğ: Üzerinde kalması daha doğru
Aklıma gelen bir soruyla duraksadım.
Ben: Benim üstümü kim değiştiryor ya!?
Göktuğla Batuhan birbirlerine baktılar
Göktuğ: Bakmadım
Ben: Aşağlık!
Batuhan: Cesaretine gerçektrn hayranım ama bize yardımcı olsan iyi olur
Ben: Sizinle bir insan gibi konuşmamı istiyorsanız, insanı bir ortam yaratın
Batuan: Abiye de verelim mi?
Ben: Hey!
Göktuğ: Kabul
Batuhan: Şaka mı bu?
Batuhan odadan çıktı. Göktuğ bıkkın bir halde arkasından gitti. Ben de acımla kaldım burda tek başıma. Ben bir şeye erişmedim, hiçbir şey için ekstra çaba sarf etmedim. Herkes gibi indirdim ve lanet olsun ki gittim. Hiçbir şey görmedim, ben bir şey bilmiyorum... nasıl oldu, nasıl? Elim ağrı yapmaya başlayınca yatağa geçtim. Komodindeki sudan içtim, arkama yaslanıp örtüyü üzerime çektim. O kadar yorgunum ki, o kadar bitkin.., hayatımda bir an dışında, hiç bu kadar çaresiz kalmamıştım. Çok korkuyorum belli etmemeye çalışıyorum, zihnim en az vücudum kadar yorgun. Gözlerimi kapatıp örtüyü kafama kadar örttüm, bacaklarımı karnıma çekip cenin poziysonunda düşünmeye devam ettim. Biraz sonra dayanamayıp uykuya daldım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Esvera Berva
AdventureHer hareketimiz her zaman o kadar da mantıklı olmayabilir, olmadı. Merak ettim ve gördüm. Doğruyu bulana dek yanlışlar yapacağım, Yapmak zorunda kalacağım...