✨8✨

163 17 13
                                    

Baybars Tütün

Her iki günde bir rutin haline gelmiş olan müdür odasına gitme olayı yine yaşanıyordu. Gerizekalı Onat ben Çise ve Vera ile takılırken canı sıkıldı diye mor sweetimi kesmişti. Geldiğimde yatağımın üstünde duran yırtılmış sweeti gördüğümde ne ara Onat manyağını bulup ona yumruk attığımı hatırlamıyorum bile.

"Bir daha seni uyarmayacağım Baybars. Şu an seni atmam gerekiyor ama dua et Onat seni atmamam için benimle konuştu. Şimdi çık dışarı hadi."

Oflayıp odadan çıktım. Ben gidersem Onat manyağı kiminle uğraşacaktı değil mi? Onun için eğlenceydim ve gitmem onun işine gelmezdi. Neredeyse yarım dönemdir aynı odada kalıyorduk ve ağzımdan burnumdan getiriyordu her şeyi.

Odaya girdiğimde Onat dalağı gülerek beni izliyordu hiçbir şey söylemeden sırt çantamı alıp söylediği şeyleri duymamazlıktan gelerek odadan çıktım. Telefonumun titremesiyle ekranı açtım ve arayan kişiye baktım. Aramayı kabul ederken telefonu kulağıma doğru götürdüm.

"Efendim Çise?"

"Heh Baybars. Bugün bizim evde toplanıyoruz unutmadın değil mi? Geçen sefer sizi ekmiştim ondan vicdan azabı çekiyorum bak."

Sinirli olmama rağmen Çise'nin bu hallerine gülüp yurttan da çıktım ve kızların evine doğru ilerledim.

"Kutan çağırdı diye pıtı pıtı yanına gittin. Bunun bir bedeli olacak tabii ki."

Yüzünü görmesem bile sesindeki tondan şu an kaşlarını çattığını anlayabiliyordum.

"Neymiş o bedel beyefendi?"

Adımlarımı biraz daha hızlandırdım ve apartmana yaklaştığımda sorusunu cevapladım.

"Kapıyı aç kapıyı."

Telefonu yüzüne kapatıp apartmana girdim. Merdivenleri ikişer ikişer çıkıp onların kata geldiğimde zile art arda basmaya başladım. Ayakkabılarımı çıkardığım sırada kapının açılmasıyla elimi zilden çektim.

"Kızım senin de kıçın ne ağırmış on saate açtın kapıyı be."

İçeri girerken burnunu parmaklarım arasına alıp acıtmadan sıktım. Burnunu parmaklarımdan kurtarıp birbirine doladığı ellerini açtı.

"Acaba haber vermeden geldiğin için olabilir mi? Vera'nın dediği kadar ayı bir insansın Baybars."

"Bu iltifatları neye borçluyum acaba? Bu arada Vera nerde?"

Salona geçip sırt çantamı kenara fırlatırken kendimi de koltuğa attım ve yayıldım.

"Giyiniyor o birazdan gelir. Aç mısın bir şeyler yer misin?"

Kafamı yastığa yaslayıp başımı iki yana salladım.

"Gelmeden önce müdür beni doyurdu sağ olsun. Adam hala bana laf atıyor. Salak mıdır nedir ya?"

Tekli koltuğa bağdaş kurarak oturdu ve dağılmış saçlarıyla ev topuzu yaptı.

"Anlaşılan yine Onat bir şey yaptı. Yine ne oldu?"

"Mor sweetimi yırtmış gerizekalı. Salağa bak sen kimsin de kıyafetlerimi yırtıyorsun? O tişörtü babaannem bana yıl başında almıştı. Aylarca para biriktirmiş almak için."

İçeri giren bedenle iç çekip ona baktım. Bu şehir çok pahalı olduğu için babaannem artık yetişemiyordu. Bunu anlamamam için kendinden kısıp bana para gönderiyordu bunun farkındaydım.

"Kuzen aynı şeyi mi düşünüyoruz?"

Oflayıp omuzlarımı havaya kaldırdım ve geri indirdim. Yatmaktan sıkıldığım için oturur pozisyona geldiğimde Vera da hiç beklemeden yanıma oturmuştu.

"Beraber iş arayalım diyorum kabul etmiyorsun ki."

Bakışlarımı yerdeki halıya dikip desenleri izlemeye başladım. Bu beni nedensiz şekilde rahatlatıyordu.

"Para kazanması gereken benim Vera. Seni niye yorayım ki?"

Elini omuzuma koydu ve ona bakmam için başını biraz yana eğdi. Gözlerimi halıdaki desenlerden çekip sevimli bedene diktim.

"Ha sen ha ben ne fark eder ki? Bunun tartışmasını yapmaya gerek bile yok."

"BULDUM!"

Çise'nin birden bağırması üzerine Vera ile irkilmiştik. Duygusala bağlayacakken böyle bir şey beklemediğimizden korkmuş olmalıydık. Hemen toparlanıp meraklı gözlerimizi Çise'ye dikerken o koltuktan kalkıp önümüze dikilmişti.

"Kutan manken aradığını söylemişti. Ya o kız arıyordu sanırım ama bir şekilde hallederiz. Sanırım birkaç şirket katalog çekimleri için manken arıyormuş."

Tereddütle gözlerine baktım. Yıllardır denediğim halde hiç kabul edilmemiştim bu yüzden manken olabileceğime dair inancım neredeyse hiç kalmamıştı. Sadece arada hayallerimi asla bırakmamam gerektiğini hayırlatan iç sesim sayesinde ayaktaydı manken olma hayalim.

"Ya merak etmeee. Bu sefer başaracaksın. Hem baya iyi para veriyorlar Onat manyağından da kurtulursun ne güzel."

"Bak işte şimdi tam oldu. O ruh hastasından kurtulmak için her şeyimi veririm."

Baş parmağını kaldırıp gülümsedi ve eline telefonu alıp onunla ilgilenmeye başladı. Vera ile el ele tutuşup heyecanımı gidermeye çalışırken bir süre sonra yine Çise konuşmaya başladı.

"Tamamdır. Yarın iş görüşmesine bekliyorlarmış. Okuduğunu söyledim ona göre program ayarlayacaklardır bir de yarın çok önemli bir şirketin sahibi de orada olacakmış. Seni beğenirse kesin katalog çekimlerine alır diyor."

"Bekle beni şirket sahibi! Baybars Tütün geliyor!"

Merhabaaaaaa! Kafanızda yavaş yavaş bir şeyler oluşuyordur diye düşünüyorum. Merak ettiğiniz sorular varsa mutlaka soruuun. Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Unutursanız da canınız sağ olsun.

MANKEN//BxB(GAY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin