MANKEN//BxB(GAY)

✨5✨

Baybars Tütün

"Baybars kalk."

Omuzumdan dürtüldüğümü hissetmemle homurdandım ve yatakta bi o yana bi bu yana dönmeye başladım. En son kıçıma yediğim şaplakla Vera'nın kolundan tutup yatağa yatırdım ve onu gıdıklamaya başladım. Tiki olduğunu biliyordum ve bunu her fırsatta kullanıyordum. Neden mi kullanıyordum? Çünkü bu şerefsiz başka dilden anlamıyordu.

"Baybars senin ben var ya dışı dudak kaplamalı içinde dişler ve dilinin olduğu ağzını-"

Elimi hemen karnından çekip ağzını kapattım ve kocaman gözlerle Vera'ya baktım.

"Sen iyice terbiyesiz olup çıkmışsın. Tontonum, Ayşe sultanım duysa seni n'apar biliyor musun sen?"

Eliyle yüzümü ittirmeye başladı ve ağzını elimle kapattığım için rahat sesi çıkamasa da konuşmaya başladı.

"Anneanneme söylersen senin tüm kirli çamaşırlarını dökerim he. Sen tehdit edersen ben de seni tehdit ederim kuzen kusura bakma."

Elimi çekip yanına uzandım ve yüzümü ona taraf çevirdim.

"Satıcısın Vera biliyorsun değil mi?"

Baş parmağını kaldırıp 'ok' işareti yaparak 'biliyorum' sinyali veriyordu. Nefesimi yavaş yavaş verirken yatakta oturur pozisyona geçtim.

"Yarın yurda yerleşeceğim ne düşünüyorsun?"

Bir süre daha yatakta uzandıktan sonra o da benim gibi oturur pozisyona geçti ve ayaklarını bağdaş kurup bana doğru döndü.

"Açıkçası günlerdir aklımdan çıkmayan tek bir şey var o da Aktan Çirlet. 1 hafta geçti ama ses seda yok adamda. Okuduğum şeylerde hiç böyle şeyler yazmıyordu. Yani adam ertesi gün işe başlıyormuş. İsmini de salak gibi söylemişsin zaten. Ahmet, Mehmet değil ki ismin biraz zorlansın. Kırk yıl düşünsem Baybars ismi aklıma gelmez yani."

Göz devirip kafasına bir tane geçirdiğim. Bu kız niye böyleydi?

"Sanki benim aklıma Vera gelirdi. Hem belki de onun altında ezilmeyeceğimi, ona yalvarmayacağımı anladığı için peşimi bırakmıştır olamaz mı?"

Alnına vurup başını iki yana salladı. İçinden benim salak olduğumu geçirdiğine yemin edebilirdim ama asla kanıtlayamazdım.

"Baybars. Bak gerizekalı kuzenim benim. Bak son dakika beyin diye bir şey olduğunu hatırlayan kuzenim benim. Bu adam hayatı boyunca pes etmemiş birisi. Sence senin peşini bırakır mı?"

Konuşması üzerine düşünmeye başlamıştım ki telefonumun titremesiyle irkilip hemen ekranı açtım.

"Boşver o ayı herifi de tontonum arıyor gel onunla konuşalım."

Görüntülü aramayı kabul edip bir şeyler olduğunu fark etmesin diye hemen sahte gülücüğümü yüzüme taktım.

"Benim sultanım n'apıyormuş bakayım?"

Her sultanım dediğimde şımardığı gibi aynı şekilde şımarıyordu. Bu kötü şımarma değildi ama. Hani şu küçük dağları ben yarattım misali gezen ama bi' boka yaramayan salak insanlardaki şımarma yoktu benim tontonumda. Sadece torununun iltifatı üzerine duyduğu gurur belli ediyordu bakışlarıyla.

"1 hafta oldu ama ben seni çok özledim oğlum. Nasıl dayanacağım ben bu kadar uzun süre?"

Vera kameranın içine girercesine telefona yaklaştır ve gözlerini tontonuma diker gibi yaptı.

"Anneanne ben de hurdayım alooo. Beni hiç özlemedin mi? Aşk olsun yani ben senin bu dana torununa gözüm gibi bakarken olacak şey mi? Hem Baybars'ı her gün 3 kere görüntülü arıyorsun zaten. Beni haftada 1 anca arıyorsun bak minnoş kalbim çok kırılıyor."

Dağılan saçlarımı ellerimle toplayı saçını çekerek kameradan uzaklaştırdı. Çığlık atıp tek eliyle kafasını okşarken diğer eliyle de bana yumruk atmaya çalışıyordu.

"Ne giriyorsun be kameranın içine salak. Sultanımla arama girersen ahan böyle de saçından olursun."

İntikam almak adına benim güzelim saçlarımı çekmeye başladığında karnına dokunmaya başladım. Kahkahalar atıp karnını tutmaya başladığında sırıttım ve saçlarımı düzelttim.

"Ben her zaman kazanmak zorundayım Vera. Çünkü ben Baybars'ım. Tikinin olması sana çok eksi yazıyor."

Tikiyle oynamayı bıraktığımda kafama bir tane geçirip kameraya yaklaştı. Aha yine başlıyordu şikayet konuşması.

"Ya anneanne şuna bir şey söyle şimdiden başladı beni delirtmeye. İyi ki bugün yurda gidiyor da kurtuluyorum bundan."

Dudak büzüp tontonuma baktım. Hiç yurtta kalmamı istemiyordu ama maalesef ki ayrı bir ev tutmak için yeterli birikime sahip değildim.

"Vera kızım bak bu eşek sıpası delidir. Başına bir iş açmasın tamam mı? Dikkat et sen bu manyağa. Yoksa birine sataşır kesin rahat duramaz kuduruk."

Ah be sultanım çok geç kaldığımı bir bilsen ayağındaki terlik şu an kafamda olurdu da iyi ki bilmiyorsun.

"Merak etme Ayşe sultan bu deli oğlanı zor da olsa tutuyorum. Neyse şimdi kapatmamız gerekiyor kahvaltıdan sonra Baybars'ı yurda götüreceğim. Birkaç gün sonra da okullar başlıyor zaten bizim üniversiteyi biraz gezdireyim de kaybolmasın bu salak."

Kendinize iyi bakın, dikkat edin muhabbetleri de bittikten sonra telefonu kapatıp çok sevgili kuzenime döndüm.

"Sonunda senden kurtuluyorum
pis yaratık Vera Taşkın."

Merhabaaaa! Yine ve yineeee bölüm sonu. Bölüm ve kitapla alakalı düşüncelerinizi yorumlarda ya da bana yazarak belirtmeyi ve bölümü beğenmeyi unutmayın. Unutursanız da canınız sağ olsunnn.