✨14✨

141 12 26
                                    

Eddy Visser

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Eddy Visser

Baybars Tütün

"Baybars çocuk musun?"

"Sana ne lan? Zaten zorla getirdin bari bırak da kız keseyim az."

Ne var yani sahile gitmek için onu çekiştiriyorsam? Hem Antalya'ya gelip sahile gitmeden mi dönseydim?

"Sen ve kız kesmek? Sen kız keser miydin ya? Ben seni sadece erkek kesenlerden sanıyordum."

"Şakamatik seni. Daha sonra hatırlat bu esprine güleyim tamam mı?"

Verdiğin cevapla genelde konuşmak haricinde oynamaya dudakları biraz gerildi ve sırıtmamak için dudaklarını birbirine bastırdı.

Yüzünü incelemeyi bırakıp çekiştirdiğim kolunu bıraktım ve kumda koşturmaya başladım. Bu sahil ayrı bir şehir olmalıydı. O kadar fazla insan vardı ki yarım dönemde anca alıştığım İstanbul'u nerdeyse aratmıyordu. Mangal yapmanın yasak olduğunu belirten tabelaları görünce yasak olmasa buranın ne kadar kalabalık olabileceğini hesaplamaya başladım.

"Bu güzelliği görmeye bu kadar insanın gelmesine hiç şaşırmadım. Şu denize bak çok güzel."

"Evet güzel ama insanlar yüzünden kirleniyor. Üstelik fazla insan gelmiş baksana neredeyse gözükmüyor bir kısmı."

"Güzel şeylerin etrafı her zaman kalabalıktır. Özellikle de biliniyorsa."

Hiçbir tepki vermeden kumda ilerlemeye başladı. Arkasından giderken etraftaki insanlara bakıp denize girme isteğimi bastırmaya çalıştım.

"Çok vaktimiz yok Baybars. Hevesini aldıysan artık restorana geçeceğiz. Buralarda bir yerdeymiş restoran."

"Gelirken bir tane görmüştüm acaba o mu?"

Yavaş yavaş arabayı park ettiği alana doğru ilerledik. Ünlü kafelerin yanlarından geçip arabayı bulduk. Arabayı açtığında son bir kez etrafa bakınıp arabaya bindim. Bir daha buraya gelme şansımın çok düşük olduğunu bildiğim için her saniyesini değerlendirmiştim ve Aktan'a rağmen çok güzel zaman geçirmiştim.

Alan çok büyük olduğu için çıkmamız da az da olsa uzun sürdü diyebilirdik. Restoran yakın olduğu için kısa sürede varmıştık ve ben şimdiden sıkılmıştım. Aslında manzarası çok güzeldi. Antalya'yı ve denizi bir arada görüyordun ancak ortamı benlik değil. Hiç zengin biri olmamıştım ve zenginliğini belli eden ortam olursa sıkılacağımı tahmin ederdim. Tahminlerim tamamen doğruydu.

Birden elimde hissettiğim elle manzaraya dalan gözlerimi ve düşüncemi hemen başka yöne çevirdim. Aktan ayağa kalktığında ben de ayağa kalktım ve gelen misafirlere doğru samimi olmaya çalışan gülümsememle baktım. Bir kadın bir adam ve bir tane de benden 1-2 yaş büyük olduğunu tahmin ettiğim bir çocuk(!) bize doğru yaklaşıyordu. Kişilik özelliğimden kaynaklı olmalı ki hemen onları incelemeye başladım. Tek bir bakışta bile etrafa pozitiflik saçtıklarını anlayabiliyordum. Bu benim içimi rahatlatıyordu, en azından yanımdaki negatif enerjiyi nötrleyecek kişiler vardı.

MANKEN//BxB(GAY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin