Baştan aşağıya turuncuya boyanmış gökyüzüne hipnotize olmuş gibi bakıyordum. Terası andıran geniş balkondaki tekli oturaklarda değildik artık. İki kişilik büyük koltukta bacaklarımı toplamış, başımı babamın göğsüne yaslamış, kolumu hafşf çıkmış bira göbeğine dolamıştım. Onun birini sırtıma sardığı biriyle de içkisini tuttuğu kollarının arasındaydım.
Ne büyük güven, ne büyük huzurmuş meğer!
Hayatımda ilk defa tek başıma hissetmiyordum. Babaannem ve halam da hep yanımda olmaya bana destek olmaya çalılmıştı evet, ama şu an hissettiğim şey bambaşkaydı. Babam vardı artık yanımda... Bu cümlenin verdiği huzurla derin bir iç çektim.
"Noldu güzelim?" diye sordu çenesinin altından bene bakarak. Bakışlarımı ona çıkartıp gülümsedim.
"Hiç, hiçbir şey." bir süre daha sessizce oturduk. Ben gökyüzünü izlerken o da elindeki şişeden ara ara yudumluyordu.
"Hadi bana biraz anlat bakalım keçi hanım." dedi neşeli ama kayan konuşmasıyla. Muhtemelen ardı arkası gelmeyen şişeler yüzündendi.
"Neyi anlatayım ki?" diye sordum.
"Okulu, Aydın'daki seni, ordaki hayatını, alakalı alakasız anılarını... Ne bileyim anlat işte. Çoğunda olumsuz etkilerim var muhtemelen ama olsun. Madem yüzleştik, dökül bakalım." anlayışla yüzüne baktım ve cümlesi bittikten sonra biraz düşündüm.
"Anlatacak çok bir şeyim yok aslında voleybol oynamam dışında. Voleybol kulübünde kaptandım okul takımında da aynı şekilde.Ama pek arkadaş ortamlarına dahil olmazdım. Açıkçası etrafımda sürekli bana çok destek olmaya çalışan arkadaşlarım olsa da pek yakın arkadaşım yoktu. Ama bunu onlar da kabullendi zamanla, bana ona göre yaklaştılar. Genelde çok fazla benle arkadaş olmaya vs çalışmazlardı insanlar. Biraz soğuk duruyomuşum dışardan. Arkadaşım Poyraz hep öyle derdi. Dışardan soğuk, herkesten nefret eden biri gibi dursam da içerde inatçı ve mızmız bir kız çocuğu varmış ona göre." Poyrazın benimle uğraşmalarını hatırlayınca kıkırdadım.
"Bi dakika bi dakika, bu Poyraz sadece arkadaşın mıydı peki?" diye sordu aniden kaşlarını çatarak. Alkolden kayan konuşmasıyl her hareketi ayrı bir komik geliyodu bana.
"Evet sadece arkadaşımdı. Poyraz ve Tuğçe. İki arkadaşım onlardı. Bi onlarla yakındım. Onlara bile çok nadir içimi dökebilirdim. Hep onların bana verdiği değeri benim onlara veremediğimi düşünürdüm ama şimdi fark ediyorum ki öyle değilmiş."
"Hmm." diye homurdanıp tekrar çenesini başıma yasladı.
"Benim ilişki tarafımda bi kaç tahta eksik ya o iş yaş için rahat olsun." dedim güleç bir sesle.
"O niye, fıstık gibi kızsın. Çok piç kurusunun dibi düşüyordur sana."
"Teşekkür ederim ama onunla alakası yok bence bu işlerin. Ben biraz moron kalıyodum. Her konuşmanın sonu ya benim sıkıldığımı söyleyip bitirmemle ya da karşı tarafın bu kadar isteksiz olacağına konuşmayabilirsin demesiyle bitiyor."
"Afferin lan sana!" dedi babam baygın bir sesle. Niye öyle dediğini muhtemelen o da bilmiyordu.
Hava iyice kararmıştı ve dün geceden de uykusuz olduğumuz için -ee bi de alkol var işin içinde- ikimiz de mahmurlaşmıştık. Hatta babamın gözleri kapanıyordu. Benim asla onu bir yere taşıyamayacağım gerçeğinden ve fikir hoşuma gittiğinden üzerimize battaniye getirmek için ayaklandım.
Babamın odasının kapısına geldiğimde daha önce hiç buraya girmediğimi fark etmiştim. Bir de stüdyosuna hiç girmemiştim ama kapı açık oldukça hep görmüştüm. Oda hiç denk gelmemişti.
Kapıyı aralayıp içeriye girdim. Yatağının üzerinde dağınık şekilde duran büyük örtüyü görünce ona doğru yöneldim. O sırada gözüme takılan şeyle aniden yerimde durdum. Komodinin üzerinde bir fotoğraf vardı. Annem ve babamın fotoğrafıydı bu normalde, kucaklarında da ben duruyodum. Ama fotoğraftan annem yırtılmıştı.yanlışlıkla yırtılmış gibi de durmuyodu. Çatık kaşlarımla fotoğrafı birkaç saniye daha süzdükten sonra daha fazla düşünmedim.
Örtüyü alıp balkona döndüm. Babam ayaklarınıkarşıdaki büyük sehpaya uzatmış uyuyordu. Ben de deminki yerimi alıp üstümüzü örtüyle örttüm.
"İyi geceler güzelim..." diye mırıldandı kapalı gözlerini açamadan.
"İyi geceler baba." dedim gülümseyerek. Ve uyuya kalana kadar o fotoğrafı düşünerek gökyüzünü izledim.
Eee 2 günde bu 3. bölüm bence verdiğim arayı telafi ediyorum agjsmskxsç. Şaka bir yana umarım gidişat hoşunuza gidiyordur. En kısa zamanda bir sonraki bölümde görüşmek üzere!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dünya Gül Bana
FanfictionNo1 Can Bozok fan fiction Gerçeklerle hiçbie alakası yok ona göre yorumlarsanız daha çok keyif alırsınız.